Oldukça geniş bir araziye yayılmış 18 delikli bir kulüpte golf oynayan adam, kaçıncı delikte olduğunu şaşırmış. Az ilerisinde golf oynayan bir kadın görünce, hayranlıkla seyreden adam, ona doğru yürüyerek seslenmiş:
- Affedersiniz hanımefendi, ben de golf oynuyordum, ama kaçıncı delikte olduğumu unuttum.
Kadın demiş ki:
- Ben 7'inci delikte oynuyorum. Siz benden bir delik geride olduğunuza göre; 6'ıncı delikte olmalısınız.
- Teşekkür ederim hanımefendi.
- Bir sey değil.
Oyuna dönen adam, bir süre sonra kaçıncı delikte olduğunu yine şaşırınca, tekrar kadının yanına gelmiş:
- Affedersiniz hanımefendi, kaçıncı delikte olduğumu yine unuttum.
- Beyefendi, ben 14'üncü delikte oynuyorum. Siz benden bir delik geride olduğunuza göre; 13'üncü delikte olmalısınız.
- Teşekkür ederim hanımefendi.
Oyunu bitirince, kulübün barına giden adam, orada golf oynarken karşılaştığı kadını görmüş ve gülümseyerek selam vermiş. Kadının gülümsemesi üzerine, gidip onun yanındaki tabureye oturan adam demiş ki:
- Tekrar teşekkür ederim hanımefendi. Size bir içki ısmarlıyabilir miyim?
- Elbette.
Laf lafı, kapı kapıyı açmış ve güzel bir muhabbet başlamış. Adam sormuş:
- Hanımefendi, ne iş yaparsınız?
- Ben satış şefiyim.
- Aaa, ne tesadüf? Ben de satış şefiyim. Ne satyorsunuz?
- Söylersem gülersiniz.
- Niye güleyim ki?
- Gülmeyeceğinize söz verin.
- Söz veriyorum; gülmeyeceğim.
Kadın kızara bozara demiş ki:
- Ben orkid satıyorum.
Kadının bu cevabı üzerine adam kasıklarını tuta tuta gülmeye başlamış. Hem de ne gülüş? Gülerken oturduğu tabureden düşen adam, tepinerek yerde gülmeye devam etmiş. Kadın öfkeyle söylenmiş:
- Söylemiştim güleceğinizi. Oysa "Gülmeyeceğim" diye söz vermiştiniz!..
Adam gülmeye devam ederek cevap vermiş:
- Yok yok hanımefendi, ben size gülmüyorum.
- Kime gülüyorsunuz?
- Ben kendime gülüyorum hanımefendi. Ben de tuvalet kâğıdı satıyorum. Hâlâ sizden bir delik gerideyim!..
İNCİ
Bir istiridye komşu istiridyeye “İçimde büyük bir sancı var. Ağır ve yuvarlak ve bana çok ıstırap veriyor.” Ve öbür istiridye tepeden bakar bir hoşnutlukla yanıtladı “Göğe ve denizlere şükürler olsun ki benim içimde hiçbir sancı yok. İçimde ve dışımda her şey iyi ve tamam.” O sırada oradan geçmekte olan bir yengeç iki istiridyenin konuşmasını duydu ve içinde ve dışında her şey iyi ve tamam olan istiridye “Evet, iyi ve tamamsın; ama komşunun taşıdığı sancı gerçekte son derece güzel bir inci.”
SAKIZ
İlk defa uçağağa binen Temel ile Dursun, uçak havalanır havalanmaz kulakları uğuldayınca, korkudan tir tir titremeye başlamışlar. Bu durumu gören hostes, bunların korkularını gidermek için yanlarına gelmiş ve ikişer adet sakız verdikten sonra demiş ki:
- Sakız kulaklarınızın uğuldamasını önler.
Yolculuk sona erdikten sonra, Temel Dursu'a seslenmiş:
- Ula Dursun, sağ salim yere indik, sakızları kulaklarımızdan çıkarabiliriz!..
|