Evreşe Yolları Dar!

    Değerli okuyucularım, gerek bu sütunlarda, gerekse haber olarak bu gazetenin sayfalarında, Saray içi yollarının durumu defalarca yazıldı. Halkımız, sivrisineğin vızıltısını saz eseri gibi algılarken, Saray’ın bu durumu davulun sesi gibi olsa da, yetkililerden hiç kimse anlamıyor. Yani, bu rezaletin düzeltilmesi için çaba göstermiyor.

      O yetkililere sorarsanız, “Elimizden geleni yapıyoruz. Ancak, bizi engelliyorlar. Para vermiyorlar, Malzeme vermiyorlar. Araç-gereç vermiyorlar. Önümüzdeki mamayı ağzımıza vermiyorlar” dercesine, rahat hareket edebiliyorlar.

     Bu vahim durum gerek bu gazetede, gerekse halk arasında ne kadar gündem konusu yapılsa da  görünen o ki, Saray halkı bu kışı da çamur içinde geçirecek.

     Ne var ki, bu şehirde yaşayan bir kişi olarak, bendeniz de bu işin, bu ihmalin, bu vurdum-duymazlığın, bu ciddiye alınmamanın müsebbiplerinden biriyim.

     Çünkü, Saray’ın yerel yönetimine körü-körüne bağlanıp  oy verip de, bütün siyasi ve ekonomik gücü elinde toplayan iktidara sırt çevirince, işin sonu işte böyle çamurda boğulmak oldu.

                          BİRAZ DA, MİZAHLA RAHATLAYALIM

    Evreşe, Çanakkale’nin bir kasabası. Türkülere, konu olmuş bir kasaba. Birkaç defa, geçerken uğradım. Yolları hakikaten dar, ama çamur değil. Çamur olmadığı gibi, yerel yöneticileri şimdi dar olan o yolları genişletmeye çalışıyor.

    Vatandaş diyor ki, “Keşke, bizim yollarımız da dar olsaydı da, böyle çamur olmasaydı” O vatandaşlar bilmeli ki, bu kafalar size daha çok “keşke” dedirtecek, ama o keşke’leri şimdi değil, seçim sandığına giderken düşünecektiniz.

      Son sözümüz şu ki, bu satırları yazarken amacım, hiç kimseyi incitmek ya da üzmek değil, “Yeter artık!” diyen Saray halkının isyanına ortak olmak ve bu isyanı dile getirmek.

             Güven Bilgen, Şaşırttı!

     Güven Bilgen, genç bir esnaf hemşerimiz. Öteden beri, Saray ilçe merkezinde Nalbur olarak çalışıyor. Kendisini, yakından tanıyorum ve aktüaliteyi izleyen fikirlerini ve de siyasi çıkışlarını beğeniyorum.

     Saray Belediyesi CHP’li eski Başkanı’nın damadı ve CHP’nin fikir üreten elemanlarından biri.

     Güven tanıdığım kadarıyla, doğru bildiği yoldan çıkmayan, inandığı davaya bel bağlayan, hiçbir eylem ve söyleminde siyasi kişisel çıkar gütmeyen genç bir dava adamı konumunda iken, partisinden ayrılmış.

     Bunda şaşılacak bir durum yok. Dava arkadaşlarıyla anlaşamayınca sabrı tükenmiş olmalı ki, yolunu ayırmış.

     İyi de, ayrıldığı güne kadar iktidara meydan okuyan ve onu zemmeden Güven, meydan okuduğu o kapıyı çalıp-belki de çalmadan- hemen içeriye dalmış.

      Hayırlı olsun. Güven akıllı biri. Dönekliğin prim getirdiğini, o da iyi bilenlerden.

    Acıkanlar, Esat Yalçın’a!

     Hemşerimiz Esat Yalçın, Belediye Parkı’nın karşısında, “Yalçın Köfte” adıyla, Ahmet Bey köftesi satıyordu. İşleri iyi gidiyordu ve kazanıyordu.

     Şimdi de, İstanbul Caddesi’nde (Akbank Şubesi’nin yanında) yeni ve büyük bir Yemek Salonu açtı. Saray’ın, bu ilçede bu ebatta bir yemek salonuna ihtiyacı vardı. Acıkanlar, artık Esat Yalçın’a gidiyor.

    Salon, daha önce de açılmıştı. Üç defa el değiştirdiği halde, müstecirleri dikiş tutturamadılar. Çünkü, oyunu kuralına göre oynamadılar ve her biri bu oyunda saf dışı kaldılar.

     Esat Yalçın, bu işi iyi biliyor ve kendine güveniyor. Salonu yeniden dekore eden Yalçın, her gün çeşidi bol taze yemekler sunarak, müşterilerinin damak zevkine hitap etmeye çalışıyor. Müşterileri, son derece memnun.

     Yeni iş yeri, Esat Yalçın’a ve halkımıza HAYIR’lı olsun.