FESTİVALLERİN EN GÜZELİ Saray Roman Festivali!

      Belediyenin katkısıyla 8 Ocakta başlamış, 17 Ocak’a kadar sürecek. Kanımca Festivallerin en güzeli, en renklisi olacak. Romanlar eğlenceyi ve cümbüşü seviyor ve çok da  iyi biliyorlar. Çünkü o  nlar, etsiz yemek yemezler.

    Değerli okurlarım;  Onların gerçek adı “Çingene”dir. Mısır’da, onlara “Kıpti” derler. Ana vatanları kuzey Hindistan’dır. Hz. İsa’nın doğumundan 50 yıl kadar sonra Mısır’da çoğalmışlardır. Hristiyanlığı seçmişler, bu gün hala Mısır Kıptileri Hristiyan’dır.

   Çingeneler, göç yollarını takip ederek Orta Avrupa’ya, oradan da dünyanın çeşitli bölgelerine yayılmışlardır. Türkiye’de önceleri Konya’ya yerleşmişler, daha sonra ülkemizin çeşitli yerlerine dağılıp, bu arada daha çok Trakya’yı  (Edirne’yi) mesken tutmuşlardır. Türkiye’deki sayıları, bir milyon civarındadır.

    Bilindiği gibi ilçemiz Saray’da da, onların Çayla yolunda, Çayla Mahallesi adıyla büyükçe bir toplanma yeri vardır. Türkiye’ye gelen ve yerleşen Çingenelerin tamamı Müslümandır. Saray’da oturanlar gibi.

     Çingene, namı diğer Roman vatandaşlar, halkımızdan ayrı bir yaşantıdan uzak olmamışlar, farklı işler yapmışlar, ancak bazı davranışları ilgi çekmiştir. Mesela, kötü niyetli kimileri hırsızlığa bulaşmış, kimileri çevresine zarar vermiş, ancak büyük çoğunluğu suç işlemekten uzak durmuştur. İlçemizde yaşayanların da, herhangi bir suça karıştıkları görülmemiştir.

      Ne var ki, birçok yerde haksız yere horlandıkları için iş bulmakta sıkıntı çekmişler ve büyük ölçüde geçim derdine düşmüşlerdir.

     Genelde Müslüman olan Çingenelerin içinde ibadetten, mesela Namazdan ve Oruçtan geri kalmayanlar vardır. Duruşları ve davranışlarıyla da, sevecen ve sempatik insanlardır.

     Kimi vatandaşlarımız, Kurban Bayramında kurbanın etini nereye vereceğini, fitre ve zekatını nereye vereceğini düşünür. Çok kere, ihtiyacı olmayanlarla layık olmayanlara, ancak bilmeyerek verir. Oysa, Müslüman olan Çingeneler, fitre, zekat ve kurbana layık insanlardır. Onların buna ihtiyacı vardır. Bu ibadetlerin karşılığını onlara vererek, hem onları hem de Yüce Yaradan’ı sevindirmiş oluruz. Bunu bilelim ve unutmayalım.

                     ÜLKEMİZDEKİ NAMLI ÇİNGENELER KİMLERDİR?

   Onların çoğu, ya Şarkıcı ya da film artistidir. Onlar, çok yeteneklidir. Çingene oldukları pek bilinmez, ancak onlar gerçek Çingene, yani katıksız Romandır. Kimler mi?

       Şarkıcı, Oryantal  Sibel Can, Artist Sadri Alışık, oğlu Kerem Alışık, Şarkıcı Tarık Mengüç, Şarkıcı Demet Akalın, Şarkıcı, Minik Serçe namlı Sezen Aksu, Film artisti Türkan Şoray, Klarnetçi Hüsnü Şenlendirici, Şarkıcı Adnan Şenses, Şarkıcı Kasımpaşalı Güllü, Artist Sibel Turnagöl, Artist, Şarkıcı, Sunucu Seda Sayan, Darbukacı Balık Ayhan, Şarkıcı Muazzez Ersoy, Darbukacı Burhan Öcal, Şarkıcı Orhan Gencebay, Şarkıcı Kibariye, Şarkıcı Artist Petek Dinçöz, Komedyen Şarkıcı Ciguli ve Şarkıcı Ebru Gündeş Çingenedirler.

                           GELELİM SARAY ROMAN FESTİVALİNE

       Şimdi Saray’da Belediyenin katkılarıyla “Roman Fest Rüzgarı” adlı bir Roman Festivali başlamış. İyi olmuş, hayırlı olsun. 8 Ocakta başlayan Festival, 9 gün sürecek ve romanlar, bir kere daha kurtlarını dökecekler.

     Bu festival, Saray’da geç kalmıştır. Daha önce başlatılan Bahar ve Kültür Festivali’nin yerine, keşke bu Festival konmuş olsaydı. Çok daha güzel ve renkli olurdu.

    Ne var ki, Festival için soğuk bir mevsim seçilmiş. Bunu, iklimin daha uygun olduğu bir zamana çekmek gerek.

     Bu yazıyı kaleme aldığım sırada Saray’da değilim. Festivali uzaktan izliyorum. Keşke Saray’da olsam da, yakından görebilsem, pek mutlu olurdum.

   Cumhurbaşkanı, İyi bir Çıkış Yaptı!

     Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir genç kızın yüzüne kezzap atıp, parçalayan ve bir gözünü kör eden bir manyak için verilen 13 yıllık cezaya tepki gösterdi. Ve, “Hakimler sadece kanunlara göre değil, vicdanlarına göre de ceza vermelidir.” Diyerek, tepkisini ortaya koydu..

    Cumhurbaşkanı çok haklıydı. Bu çıkışı takdir topladı ve herkesi mutlu etti. Ancaaak…

     İstanbul Bakırköy’de bir başka manyak, aracının içinde kız arkadaşını öldüresiye döverken, tepki verenlerin üstüne aracını sürmüş ve insanları ezmek istemişti. Bazılarını da, ağır yaralamıştı..

    Bu manyağın babası Savcı, annesi Hakimdi. Annesi, sırf oğlunu savunmak için Avukatlığa geçiyor ve bu manyak, o kızcağızın hayatını söndürdüğü halde, 2 yıl bile yatmadan hapisten tahliye oluyordu. Mahkeme, buna yapılan itirazı da reddediyor ve bu sapığı tekrar toplumun içine salıyordu. Salmakla kalmıyor, dayak yiyen genç kıza da, bu heriften kendini koruması için haber yolluyordu.     

      Şu hakimlere ve onların şu adaletine bir bakar mısınız?  Yazık olsun böyle adalete ve onun böyle Hakimlerine!

      İşte, Cumhurbaşkanı’nın, buna da tepki göstermesini beklerdik. Beklemeye devam ediyoruz. Belki, buna da tepki verebilir. Veya, bu yanlış düzeltilir.