Başkanlık Sistemi
Başkanlık sistemi, devlet yönetiminde tek bir kişinin başkanlığında hükûmet etme ve devleti yönetme esasına bağlı siyasi sistemdir. Yasama, yürütme ve yargı ilkeleri arasında katı bir ayrılığa dayanan temsili bir yönetimdir.
Başkanlık sistemi Türkiye’ye uygun bir sistem değildir. Belli bir sistemin içerisinde denetim yok ise, orada hukuk dışlanmış ise, sadece başkanın ağzından çıkan sözler kararname şeklinde kanun olarak kabul ediliyor ise burada demokrasiden bahsetmek mümkün değildir. Demokrasi; hukuk, ahlak, insan sevgisi, hoşgörü ve sorumluluktan oluşur. Örnek almayı düşündüğümüzde Avrupa bunlara sahip.
Türkiye’de henüz demokrasinin yerleşik kurumları bile yok. Yargı, tek adamın ortaya koymuş olduğu görüşe yani başkanlık sistemine göre düzenlendi. Parlamenter düzen reddedildi, kuvvetler ayrılığı şu anda yok. Bunların olmadığı yerde demokrasiden bahsetmeniz mümkün değil. Demokrasinin olabilmesi için hukukun, ahlakın ve insan haklarının demokrasinin içeriği olması lazımdır. Demokrasi sayısal kavramdan ibaret değildir, parlamentodaki sağlanan çoğunluk değildir. Demokrasi bir yaşam biçimidir.
Bir tilki ormanda gezerken, ağaca asılı bir parça et görmüş; yemek için yanına yaklaştığında, etin bir bombaya bağlı olduğunu anlamış, bunun üzerine etin karşısına uzanıp, beklemeye başlamış. Bir süre sonra, yanına açlıktan gözü dönen bir kurt gelmiş. Kurt, tilkinin eti yemeyip de karşısında oturduğunu görünce sormuş:
- Yahu eti niye yemiyorsun tilki kardeş?
- Yiyemem kurt kardeş, oruçluyum, buyur sen ye.
Bunu duyan kurt, hemen ete saldırmış. O anda bomba "Paaattt!.." diye patlamış. Zavallı kurt neye uğradığını bilemeden havaya uçmuş ve, "Küüüttt!.." diye yere düşmüş. Meydanı boş bulan kurnaz tilki, eti afiyetle yemeye başlamış. Yaralı kurt, tilkinin bu hareketi üzerine şöyle demiş:
- Hani sen oruçluydun? İftar vakti gelmeden orucunu niye bozuyorsun?
Kurnaz tilki pis pis sırıtmış ve şöyle demiş:
- Top patladı, duymadın mı?
DÜŞMEK
Adamın biri yolda giderken, birden ayağı kayıp düşmüş. Arkasından gelen adam, kalkmasına yardım etmiş. Düşen adam teşekkür ettikten sonra sormuş:
- Sizin bu iyiliğinize nasıl karşılık verebilirim?
- Vallahi ben şimdiki iktidar partisinin bir üyesiyim. İlk seçimlerde bizim partiye oy verirseniz, ödeşmiş oluruz...
Adam ters ters bakmış karşısındakine ve demiş ki:
- Beyefendi, beyefendi!.. Ben düşünce kıçımı yere vurdum, kafamı değil!..
DÜŞTÜ
Adamın biri, yaptığı seyahatler esnasında bir çok kadınla birlikte olmuş. Fakat bir gün aniden erkeklik organında bir hastalık ortaya çıkmış. Adamcağız acılar içinde doktora koşmuş. Doktor endişeyle söylenmiş:
- Eyvah, bunu hemen kesmemiz lazım, durumu çok kötü!
Bunun üzerine adam başka bir doktora gitmiş. O doktor da şöyle demiş:
- Keseceğiz!..
Kestirmek istemeyen adam, bu şekilde yaşamaya karar vermiş. Ancak aylar sonra ağrısı dayanılmaz olmuş ve yeniden başka bir doktora giden adam sormuş:
- Doktor bey şeyimi kesmeyeceksiniz değil mi?
- Hayır, masaya çıkar mısınız lütfen!
Adam söyleneni yapmış. Doktor seslenmiş:
- Öksürün lütfen!
- Öhhö, öhhö, öhhö!..
- Bir daha öksürün!
- Öhhö!..
- Bakın, kesmeye gerek kalmadı, kendiliğinden düştü!..
Zekicefıkralar.com
|