Güreş meydanlarında cazgır güreşçileri tanıtırken şöyle der: ''Allah Allah illallah. Yiğitler çıktı meydane; hepsi birbirinden merdane! Üste çıktım diye sevinme. Alta kaldım diye üzülme... Allah Allah illallah...

Değerli okuyucularım. 31 Mart 2019 Yerel seçimlerine sayılı günler kala, ilçemizde belediye başkan adayları başta olmak üzere, meclis üyeleri ve muhtarlar sahaya indi. Adaylar, ilçemizin belirli noktalarına afişlerini ve parti bayraklarını asıp ortamı renklendirerek, ilçeye renk kattılar. Aslında belediye başkan adaylarımızda renkli kişilikleriyle tanılıyor. 

Ortalık, hareketlenmeye başladı... Belediye başkan adayları, başta ilçe merkezi olmak üzere çarşı, pazar derken çalışmalarını hızlandıran adaylar, ev ziyaretleri, kahve sohbetleri, sokaklarda hoşbeşin ardından, adaylar heyecanla çalışmalarını sürdürüyorlar.

İlçemizin yiğit belediye başkan adayları! Er meydanına çıktılar, şimdilik peşrev çekiyorlar. Ama önümüzdeki günlerde naralar atıp el ense çekmeye de başlayacaklar inşallah! 31 Mart günü sandıklar açıldıktan sonra da güreşlerin sonucu belli olacak. Bakalım altın kemeri kimler takacak.

Vatandaşımız altın kemeri kime takacak diye düşünürken, birden Aziz Nesin'in hikayesi aklıma geldi... 

Tabii ki bu hikayeyi de anlatmadan geçemeyeceğim...
Hikaye şöyle; ''Kahramanımız iri yarı, heybetli bir pehlivan. Sesi de öyle gür ki; narayı patlattığı zaman rakibi psikolojik olarak çöküp dizlerinin bağı çözülüyor. Tabii ki doğal olarak hemen yeniliyor.

Yine bir gün şampiyonluk müsabakası var.. Seyirciler tıklım tıklım.. Kahramanımız mindere geliyor.. 
Müthiş bir tezahürat!. Ama o da ne? Karşısına ufak tefek cılız biri çıkıyor.. Seyirciler önce herhalde bu bir şakadır diye düşünüyorlar.. Ama cazgır gelip bunları tanıtınca çok hayret ediyorlar.. Bu adam herhalde deli deyip acıyorlar da!.

Derken cazgırın işareti ile güreş başlıyor.. Tabii ki bizim pehlivan peşrev çekip hemen o yeri göğü inleten meşhur narasını patlatıyor.. Fakat cılız pehlivan bu naraya aldırmayıp kahramanımıza paça kasnak dalıyor.. Ve bizimkini iki seksen sırtüstü yatırıp tuş ediyor!.

Tüm seyirciler şokta! Gözlerine inanamıyorlar!
Neyse, uzatmayalım; mesele sonradan anlaşılıyor. Cılız pehlivan sağırmış; narayı duymamış!''
Aziz Nesin'in çok eskiden yazdığı bir hikaye. Diyeceksiniz ki; bu hikaye nereden aklına geldi. Bizim belediye başkan adaylarımızdan bazılarının ve özellikle liderlerinin sesi fazla çıkıyor da ondan! Yani burada demek istiyorum ki fazla bağırana aldanmamak lazım!

Yerel seçimlerin genel seçimlerden bir farkı var. Yerelde adayı faktörü çok önemli. Hatta adayın meclisi de daha önemli. Vatandaş adaya ve ardından meclisine bakıyor ona göre oy vermek için karar veriyor. 

Bu yeterli mi? Elbette değil. Ama ne de olsa yerel seçimler genel seçimlerdeki aday belirlemelerine göre bir tık daha demokratik. Çünkü halk yerel seçimlerde adaya da dikkat ediyor. O yüzden halkın nabzına dikkat edilmek zorunda..

Yerel seçimler, bizim toplumumuzda, toplumsal hayatın merkezinde yer alması, demokrasi dinamiklerinin oluşturulması konusunda oldukça önem arz etmektedir. Yerel yönetimlerin güçlenmesinin tek yolu halka daha yakın olmasıdır.