Kayserili bir iş adamı tatilini geçirmek üzere bir köye gider. Burada
cüzdanını düşürür. İçerisinde yüz milyon lira vardır. Bir zaman sonra cüzdanı bulan bir köylü Kayseriliye mektup yazar ve cüzdanını gelip almasını söyler. Kayserili gelir ve cüzdanı alır. İçini açıp parayı sayar ve alnını kırıştırır. Bunu gören köylü:
-Ne o? Yüz milyondan fazla mı para vardı? diye sorar.
Kayserili:
– Bu para iki aydır bende değil, bunun faizini kim verecek?
ŞAŞIP KALMAK
Yeni evli kadın işten gelen kocasına müjdeyi vermiş:
- Kocacığım, ben hamileyim!..
Kocası şaşırmış:
- Nasıl olur karıcığım? Her defasında çok dikkatli oluyorum. Galiba sen yanılıyorsun.
- Yanıldığım filan yok, hamileyim işte!..
Kadın ısrarla hamile olduğunu söyleyince, kadın doğum uzmanı bir doktora gitmişler. Doktor kadının kocasına sormuş:
- Beyefendi, sorun nedir?
Adam sorunu anlatmış:
- Doktor bey, ben çok dikkatli bir insanım. Karımın hamile kalmaması için elimden geleni yapıyorum, ama karım "Hamileyim" diye ısrar ediyor. Ben de bu durum karşısında ne yapacağımı bilemiyorum. Vallahi şaşıp kaldım!..
Adamın bu sözü üzerine kadını muayene eden doktor demiş ki:
- Bakın beyefendi, bu iş araba kullanmaya benzer. Siz her seferinde çok dikkatli olursunuz, ama herifin biri gelir langırt diye geçirir ve siz şaşıp kalırsınız!..
BENİM GÖZÜM GÖRECEKLERİNİ GÖRDÜ
Bu Bir Osmanlı Hikayesi
18 Mart 1915 günü. İngiliz donanması en büyük savaş gemileriyle Çanakkale boğazını geçmek için zorluyor, yoğun topçu ateşi ile boğazın iki tarafındaki Osmanlı tabyalarını hallaç pamuğu gibi atıyordu. O gün Boğaz tabyaları arasında en çok iş gören ve en çok hasara uğrayan Rumeli Mecidiyesi Bataryası oldu. Sabahtan beri muharebenin en şiddetli anlarında dahi iki sahil arasında gidip gelmekten çekinmemiş olan Müstahkem Mevki Komutanı Cevat Paşa, tabyanın feci durumunu haber aldığı zaman yine motora atlayıp Çimenlik İskelesi’nden karşı sahile hareket etti. Cephaneliği berhava olan tabyanın durumu hazindi. İstihkam yıkıntıları arasında dolaşmakta olduğu sırada bir ağacın altına uzanmış olan bir askerin hali dikkatini çekti ve yanına gidip:
-Ne var evlat ?diye sordu.
Nefer hemen yerinden fırlayıp esas duruş vaziyeti aldı. Çünkü sesi tanımıştı. Ama gözleri başka tarafa bakıyordu.
- Gözlerine bir şey mi oldu oğlum?
O zaman nefer tok sesiyle:
- Üzülmeyin efendim, benim gözlerim göreceğini gördü,diye cevap verdi.
Evet, düşman gemilerine tam isabet kaydedilmiş ve “Ocean” destroyeri hareket edemez hale getirilmişti. Fakat düşman mermilerinden birinin isabetiyle bu kahraman asker gözlerini kaybetmişti.
Cevat Paşa sessiz sessiz ağlıyordu.
|