ads
DOLAR 38.89 ₺
EURO 43.45 ₺
STERLIN 51.67 ₺
G.ALTIN 3,997.10 ₺
Ç.ALTIN 6,658.87 ₺
BİLEZİK 3,714.30 ₺
BTC 102,409.86 $
ETH 2,472.81 $
BİST 9,668.36
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Tekin Sönmez

Tekin Sönmez

İslam Dini Bu İse, Yandık!

Yayınlama: 20 Mart 2018 Salı 08:29 Okunma: 2802

Tabii ki bu değil. Din eksenli siyaset yapan Cumhurbaşkanı da, sonunda patladı. Haklıydı. Çünkü, mübarek İslam Dini bu bağnazların, bu yobazların elinde bir oyuncak gibi olamaz! 

    Değerli okuyucularım, sonunda Cumhurbaşkanı da patladı. İslam Dini’nin kendisi tarafından ve kendi iktidarı döneminde  olabildiğince istismar edildiğini bilmesine rağmen,  Kuran’a ve Sünnet’e aykırı biçimde yorumlandığını görünce, daha fazla dayanamadı ve patladı.

    16 yıllık iktidarları döneminde, bu mübarek din kılıktan kılığa sokuldu. En güçlü kaynak olan Kur’an-ı Kerim hükümleri bile adeta terk edilip, uydurma hadislerle yüce Peygamberimizin sünneti, akıl almaz biçimde yorumlandı ya da uydurma hadisler çoğaldıkça çoğaldı.

                                           CİNSELLİK ÖN PLANDA

       Kadının örtünmesiyle, yani cinselliği öne çıkarılarak başlattıkları tartışmalar, toplumun çekirdeği olan aileye zarar verme noktasına getirildi.

    Bir asra yakın bir süredir tartışmasız uygulanan Türk Medeni Kanunu sürekli hırpalanırken, bu kanuna aykırı evlilikler, başka türlü nikahlar ve henüz reşit olmayan çocukların evlenmeye zorlanması gibi abukluklar, hep bu dönemde yapıldı ve görüldü.

     Cinsel tecavüz olaylarının artması, bu olayların çocukların toplu yaşadıkları yurtlarda ve kimi eğitim kurumlarında görülmesi, ikinci plana itilen kadınlara yönelik tecavüz ve cinayetler, faillerinin takipsiz ve cezasız kalması, toplumu temelinden sarsmaya yetti ve arttı.

                                  CİNSELLİK,  YİNE CİNSELLİK

     Cinsel doyumsuzluk içinde kıvranan, ancak İslam adına konuşmak ve hüküm kurmak için ortaya çıkan kimi sakallılar, nihayet Cumhurbaşkanı’nın da sabrını taşırdılar.

      Bütün erkekleri kendileri gibi sapık gören, o sebeple ketçap, ruj gibi kimi objelerle, yastık yorganı bile cinsel tahrik unsuru gibi gösteren bu zavallıların, dinimize daha ne kadar zarar verecekleri, şimdi çok merak ediliyor.

     Ailenin dirliği ve birliğiyle sağlamlığının korunması için iktidarın kurduğu Aile Bakanlığı da, bu tecavüzleri, bu sapıklıkları ve cinayetleri önlemeye yetmedi. Bir zamanlar bir tecavüzü kastedip, “Bir kereden bir şey olmaz.” Diyen bir Bakanın başında olan bu Bakanlık, halkı kandırmaktan başka bir iş yapamadı.

                  DİNDE YENİLİK, DİNDE GÜNCELLEME OLUR MU?

    Tabii ki olmaz, olamaz. İslam Dini gelinceye kadar Allah’ın gönderdiği dinler, yine onun iradesiyle yenilenmiş ya da değiştirilmiştir. Kullarının iradesiyle değil.

     Kesin olan şu ki, İslam dini, yine onun hükmüyle Allah’ın son dinidir ve  değiştirilemez. Yenilenemez ve güncellenemez.

     Ne var ki,  bu dinin temel kaynağı olan Kur’an hükümleri, sosyal hayatın gerekleri ve gerçekleri göz önüne alınarak, Allah’ın buyruğuna uygun olarak tefsir edilebilir. Tefsir ediliyor da. Kuran’ın özüne aykırı olmamak kaydıyla.

     İslam Dini, bugünkü yobazların anlattığı bir din olsa, yandık!

       Yunan yetkililerden Lozan Anlaşması’nın güncellenmesini isteyen Cumhurbaşkanı, İslam Dini’nin güncellenmesini istemek yerine, bu dine zarar verenleri yola getirmenin çaresine bakmalıdır. 

      Çünkü o, bunu yapacak güçte ve durumdadır.