The document has moved here.
|
|||
PEŞİN NAMAZ KILMAK | |||
Tekin Sönmez | |||
Bektaşi ile bir hoca birlikte yola çıkmışlar, bir süre sonra hoca : -Namaz saati! demiş, başlamış kılmaya… Rekat üstüne rekat, selam üstüne selam… Bektaşinin beklemekten canı sıkılmış, hoca namazı bitirince sormuş : -Yahu bu ne uzun namaz böyle? -Kazaya kalmış namazlarım vardı, onları eda eyledim! Bektaşi : -Eh ben de bir namaz kılayım! demiş ve başlamış namaza… Ama ne namaz, bitmiyor, sonunda hoca dayanamamış : -Erenler, senin namaz da uzun sürdü! -Önümüzdeki haftanın namazını kıldım! Hoca şaşırmış : -Yahu olur mu böyle şey? Bektaşi gülmüş : -Yukarıdaki senin veresiyeni kabul ediyor da, benim peşinimi niye kabul etmesin? ÖMER İLE BEKTAŞİ ömerle bektaşi yolun kenarında oturup muhabbet ederlerken önlerinden bir köpek geçer. ömer sorar bektaşi bu köpek bizdenmidir yoksa sizdenmi? bektaşi : hele önüne bir tavşan at yerse sizden yemezse bizden. İYİ BECERDİN Bektaşi, evinde misafir olduğu için, karpuzcuya uğramış: -Iyi karpuzun var mi? -Kurabiye gibi baba, güven bana! -Peki öyleyse iyi bir tane ver bakalım. Karpuzcu birini seçip vermis. Baba erenler, almış ve eve gitmiş. Bektaşi, yemekten sonra, konuklarının önünde karpuza gururla biçağı vurmuş. Fakat o ne? Ilk bıçak darbesinden sonra etrafı koku salmış. Karpuz ikiye ayrılınca, fos diye çürüyen içi masaya yayılmış. Tabii her taraf berbat, Bektaşi ise mahçup olmus. Baba, sabahı zor etmiş ve soluğu karpuzcuda almış: -Erenler, seni tebrik ederim? Karpuzcu şaşırmış: Bektaşi: -Ulan kesmeden, delmeden o karpuzun içine nasıl sıçtın, doğrusu şaşıp kaldım. Seni onun için tebrik ediyorum. KABAHATLI DEĞİLSİN Bir köyde yağmur duasına çıkarlar. Bektaşi de istemeye istemeye bunlara uyar, cemaatin arkası sıra giderken, eline geçirdiği bir agaç dalını, kendi tarlasının bir köşesine saplayarak, basını yukarı kaldırıp, söylenir: -Bizim tarla da işte burası… Rastlantı bu ya, yağmur duası yapılır yapılmaz, bulutlar kendini gösterir. Kara bir bulutun kendi tarlası üzerine gittiğini gören Bektaşi sevinçle kosar. Bir de ne görsün, ceviz büyüklüğünde dolu, bütün ürünü berbat etmemiş mi? O vakit basışı yukari kaldırır; şöyle söyler; -Kabahat sende değil, sana tarlayğ gösteren pezevenkte!…
|
|||
Etiketler: PEŞİN, NAMAZ, KILMAK, |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.