Ecevit başbakanlıktan ayrıldıktan sonra, artık yuvasında mütevazi bir hayat sürmeye başlamış. Bir gün telefonu çalmış. Tabii artık sekreteri olmadığı için; kendi telefonuna kendi bakıyor. Telefonda bir erkek sesi: - İyi günler, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'yla görüşebilir miyim? Ecevit gülmüş: - Bayım ben artık Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı değilim! Bunun üzerine telefon kapanmış. Derken... 5 dakika sonra tekrar telefon... Ecevit açmış, yine aynı adam: - İyi günler, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı lütfen? Ecevit şaşırmış… - Az önce arayan siz değil miydiniz? Bakın ben artık Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı değilim! Telefon yine kapanmış. Ecevit tam yerine oturacakken tekrar telefon çalmış. - İyi günler, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı orada mı? Ecevit artık çok kızmış: - Sen laftan anlamaz mısın be adam? Kaç kere söylemem gerekiyor, ben artık Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı değilim! Bunun üzerine telefonun ucundaki adam gülmüş: - Biliyorum!... Biliyorum ama tekrar tekrar duymak çok hoşuma gidiyor!!! BUSH'LU PUL Başkan Bush, talimat vermiş: - Üzerinde resmim olan pul bastırdım, bundan böyle başkanlığın bütün mektuplarında bu pullar kullanılacak. Bir süre sonra görülmüş ki pullar zarfa bir türlü yapışmıyor. Başkan Bush küplere binmiş ve yetkilileri çağırıp sormuş: - Üstünde resmim olan pullar yapışmıyor, arkalarına zamk sürmediniz mi? - Sürdük efendim! demiş yetkili ve eklemiş: Yapışmamasının nedeni, herkesin pulun arka yüzüne değil de ön yüzüne tükürmesi efendim!... NERDEN BULURSA BULSUN ABD Başkanı, İngiltere Başbakanı ve Türkiye Başbakanı bir gün bir toplantıda bir araya gelmişler. Tabii, 3 lider bir arada olur da, sormaz mı gazeteciler. Önce ABD başkanına sormuşlar: - ABD'de bir memur ne kadar parayla geçinir? Siz kaç para veriyorsunuz? Başkan cevap vermiş: - Valla ben memura en az 2000 dolar veririm. 1000 doları ile geçinirler. Geri kalan 1000 doları ne yaparlar, nerede harcarlar, hiç sormam. Gazeteciler aynı soruyu İngiltere başbakanına da sormuşlar. O da cevap vermiş: - Ben, memuruma ortalama 3000 sterlin veririm. Geçinmesi için 2000 sterlin yeterli. Artan 1000 sterlini ne yapar, nerede harcarlar, sormam, beni hiç ilgilendirmez. Her ikisinden bu cevapları alan gazeteciler, aynı soruyu bizim başbakana da sormuşlar. - Valla, demiş bizimki, Türkiye'de bir memurun geçinebilmesi için en az 1 milyar lira lazım. Ama ben taş çatlasın 400 milyon lira veriyorum. Geri kalan 600 milyonu nereden bulurlar, nasıl geçinirler hiç sormam. Kaynak: Sihiryihikayeler.com Kalın sağlıcakla. SEN DEĞİRMEN DER MİSİN? Hoca Konya’da dolaşırken görmüş ki büyük mü büyük, heybetli mİ heybetli bir bina yapılıyor. İnsanlar karınca misali çalışıyor. Hoca çalışmayı hayran hayran seyrederken boşboğaz işçilerden biri Hoca’ya: – Burada ne arıyorsun, demesin mil Hoca gayet sakin: – Binaya bakıyorum, demiş, ne ola ki? Adam, bıyık altından gülerek: – Değirmendir! deyince, Hoca: – Herhâlde, demiş, değirmende çalışan hayvanlar da değirmen kadar büyük oluyor! |