|
|||
DENİZİN HİKAYESİ | |||
Tekin Sönmez | |||
İz bırakmadan kaybolabileceğim tek yer deniz. Beni her seferinde aldığı yere bırakan hayatı da peşimden sürükleyip masmavi olmak istiyorum. Doğmamış sayılamayacak kadar kibirliyim. Hiç olamayacak kadar var, var olamayacak kadar kırgınım. İçimde bir yerlerde ikinci bir beden var. Onun sürekli yanılmasından, âşık olup dağılmasından çok sıkıldım. Yorgunum…
Hatalarını benim kadar seven birini görmek umuduyla ufuk çizgisine bakıyorum. Bir gün mutlaka bir fırtınanın ortasında kavuşacağız. Ama önce bir ayna lazım bana. Karanlık gecelerde sularına ay düşmüş deniz kadar parlak ve dürüst bir ayna. Kendimle tanışmalıyım, kendimle buluşmalıyım…
Yalnız yürümek, sokakta sadece kendi ayak sesini duymak, sofrada yalnız olmak, yalnız uyumak, bir çocuğu yalnız büyütmek…
Her kadından bir parça aşk, çokça kırgınlık ve o anlaşılmaz sabrı almış ama yalnızlığın getirdiği her şeyden korkacak kadar tek başına bir kadın Mahur. Dünya üzerinde kapladığı alanı değil, hayata kattıklarını dert eden kadınlardan. Âşık olabilen, anne olabilen, üretebilen, bilen, soran, karşı koyabilen, çokça hata yapabilen bir kadın. Âşık olduğunda yapabildiği her şeyi unutacak kadar kaybolan bir kadının hikayesi…
"BALTAYI BİLEMEK”
Bir ormanda iki kişi ağaç kesiyormuş. Birinci adam sabahları erkenden kalkıyor ağaç kesmeye başlıyormuş, bir ağaç devrilirken hemen diğerine geçiyormuş. Gün boyu ne dinleniyor ne öğle yemeği için kendine vakit ayırıyormuş. Akşamları da arkadaşından bir kaç saat sonra ağaç kesmeyi bırakıyormuş.
İkinci adam ise arada bir dinleniyor ve hava kararmaya başladığında eve dönüyormuş. Bir hafta boyunca bu tempoda çalıştıktan sonra ne kadar ağaç kestiklerini saymaya başlamışlar.
Sonuç: İkinci adam çok daha fazla ağaç kesmiş. Birinci adam öfkelenmiş:
– Bu nasıl olabilir? Ben daha çok çalıştım. Senden daha erken işe başladım, senden daha geç bitirdim. Ama sen daha fazla ağaç kestin. Bu işin sırrı ne?
İkinci adam yüzünde tebessümle yanıt vermiş:
– Ortada bir sır yok… Sen durmaksızın çalışırken, ben arada bir dinlenip baltamı biliyordum. Keskin baltayla, daha az çabayla daha çok ağaç kesilir.
BENİ ARAMIYORLAR
Beyazsaray`daki oval bürodayız. Bill çalışıyor. Monica onu seyrediyor. Bu sırada telefon uzun uzun çalar ama sekreter hanım hiç oralı olmaz. Sinirlenen Bill :
-Telefona niçin bakmıyorsun?..diye sorunca Monika :
-Neden bakacakmışım ki…Nasıl olsa her seferinde seni arıyorlar!
SOSYAL ADALET
Güney Afrika’ya iş gezisine giden genç iş adamının işleri umduğundan daha başarılı ve çabuk gelişir. Sözleşme imzalanınca bile dönüşüne daha bir gün vardır. Vakit geçsin diye dolaşırken “Ghandi” filminin afişleri dikkatini çeker. Hani şu bol Oscar`lı uzun film… Hemen taksiden …
HİTLER VE STALİN
Hitler ve Stalin bir barda oturmaktadırlar. Bir adam içeri girer ve barmene bunlar Hitler ve Stalin değil mi diye sorar. Barmen “Evet, onlar” der.
Sonra adam onlara dogru yürür ve sorar:
“Selam, ne yapıyorsunuz?”
Hitler cevaplar:
“3. Dünya savaşını planlıyoruz.”…
AJAN
Birgün Mossad,C.ı.a ve M.I.T i bir ormana götürüler. Bu 3 istihbarat örgütüne bu ormanda zurafa bulmalari istenir. İlk zurafayı getiren yarısı kazanacaktir.
Cok geç olmadan Mossad ve C.ı.a zurafayı bulup getiriler fakat bizim M.İ.T den ses seda yoktur .Nihayet en sonunda görülür …
|
|||
Etiketler: DENİZİN, HİKAYESİ, , , |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.