''At ölür, meydan kalır; yiğit ölür, şan kalır; şan ölür, toprak kalır''

Her kim ne iş yaparsa yapsın, kendisini hatırlatacağı, başarılı ve güzel eserler geride bırakırsa her daim anılır. İşte bu sözün manası da bu...

Yiğit yiğitliğiyle anılır. Başarılı, becerikli ve çalışkan yönetici kişi de geride bıraktığı eserleriyle anılır.

Acaba bizim halkçı Başkan Nazmi Çoban, 10 yıllık bir belediye başkanı olarak, bundan sonra nasıl anılır, merak ediyorum. Gelen gideni aratır mı? Evet… Genelde de bu böyledir. Bunu biraz daha zamana bırakacağım. Bakalım, gelecek ve Saray'ı beş yıl yönetecek belediye başkanı olan kişi, bize Nazmi Başkanı ne kadar aratacak. Bekleyeceğiz/göreceğiz...

İnsanlar her zaman yaptıkları ile anılırlar. Önemli olan şey yaşarken yaşamda önemli izler bırakmak ve tüm dünya tarafından anılmaktır. Bu aynı zamanda bizim gibi ufak yerleşim yerleri içinde geçerlidir. Biliyorsunuz; İnsan öldükten sonra cenazesi cami havlusuna getirilir. Cenazede sorar namazı kıldıran hoca: "Merhumu (ya da merhumeyi) nasıl bilirsiniz?" Cemaat hep bir ağızdan haykırır. "İyi biliriz". Cevabı bilinen bir sorudur bu aslında. Çünkü cenazeye katılanlar zaten merhumu/merhumeyi tanıdıkları için geliyorlar. Ben şuana kadar katıldığım cenazelerde bir cenaze haricinde "İyi bilmezdik" diyenine rastlamadım. Eğer kişi cenazeye bir mecburiyet olarak katılmışsa ve ölen kişiyi sevmezse de eski kırgınlıkları unutarak "İyi bilirdik" derler.

Kişi sağken hakkındaki olumlu veya olumsuz bir takım değerlendirmeler ve acımasız söylentiler olabilir. Aslında insanlar zaman zaman kendilerini sanal musalla taşına yatırıp o meşhur soruyu sorabilirler kendine, "Nasıl bilirsiniz?" İşte bu sorunun cevabı o kişinin zihnimizdeki kimliğidir. O ana kadar o kişiyle olan tüm geçmiş deneyimlerimiz kişi ve kendi hakkındaki bilgilerimizin zihnimizde kalmalıdır. Kişi ve kendi kimliğini okuyabilirsin. Bir kişi kendini ve başkasını sorguladığı zaman, "Hoş adam ya da huysuz adam, güzel adam ya da üçkağıtçı adam, sakin adam ya da sinirli adam, çalışkan adam ya da dalgacı adam, güvenilir adam ya da güvenilmez adam. Tutarlı adam ya da tutarsız adam, sağlam adam ya da yanar-döner adam, ya da adam gibi adam." Derler… Kişinin kimliği daha da uzayabilir. Bu tamamıyla kişiyle olan ilişkilerden kaynaklanan kişisel bir sorun.

YİĞİT ADAMIN ŞANI; ÖLÜMDEN SONRA DA DEVAM EDER

İnsan, yaşamı boyunca kendini kanıtlayan, yeteneklerini toplumlar için kullanan, becerikli ve başarılı

olan ve geriye iyi eserler bırakanlar ölseler dahi bunlarla hatırlanırlar. Yiğit insan ile bu özelliklerde olan insan anlatılmak istenmektedir. Bu tür insanların şanı ölümlerinden sonra da devam eder. Yaptıklarıyla anılırlar. Her insan ölmeden önce hayata kalıcı bir şeyler vermeli, öldükten sonra bu kalıcı eserleriyle güzel anılmalıdır. Hiç değilse bunun için çaba gösterilmelidir.

Nasıl ki at öldüğünde onun koştuğu meydanlar; yiğit öldüğünde ise şanı şerefi kalıyor, kendisindenbahsedilmeye devam ediliyorsa; bu hayatta iyi ve faydalı işler başaranların, geride güzel eserlerbırakanların da adı, şanı yaşamaya devam eder. Bedeni ölmüş olsa da, bıraktığı güzelliklerle herkesingönlünde yaşamaya devam eder.

Bir insan, geride bıraktığı güzellikler kadar güzeldir. Bir insan geride bıraktığı güzel eserler kadar güzeldir. Bu güzelliğiyle insanların gönlünde yer yapar ve uzun yıllar yaşatır. Sıradan canlılar gibi sadece doğup, yaşayıp sonra da ölmek, insana yakışan özellikler değildir. Her birey, gerek kendisi, gerek ailesi ve çocukları gerekse de devleti ve milleti için bir şeyler yapmalı, yaptığı şeylerin faydası ölümünden sonra bile görülmelidir.

Tarihte öyle kişiler yaşamıştır ki ölümlerinden belki de binlerce yıl geçmesine rağmen, halayaşıyorlarmış gibi anılır, konuşulurlar.

Bu hayatta dikili bir ağacımızın olması bile, insanların duasını almamızı sağlar. Düşünün ki bir adamdünyanın yaşam tarzını değiştiren elektriği bulmuştur. Böyle bir insanın manevi anlamda ölmesimümkün müdür? Elbette değildir. Bu örneğin aksine hayvanlar gibi sadece yiyip içip ölen insanların ise sadece kemikleri kalmıştır yerin altında, Hem de kime ait olduğu bilinmeden. Her insan kendisinden sonra gelecek nesillere güzel eserler bırakma gayreti içinde olmalıdır. Günü kurtarma derdinde olanların büyük işler başarması mümkün değildir.