DOLAR 35.76 ₺
EURO 37.35 ₺
STERLIN 44.53 ₺
G.ALTIN 3,149.11 ₺
Ç.ALTIN 5,185.76 ₺
BİLEZİK 2,892.61 ₺
BTC 101,476.06 $
ETH 3,205.36 $
BİST 9,997.85

Tekin Sönmez

Tekin Sönmez

İhlas Vurgunu Ve Arda Turan Olayı

Yayınlama: 7 Şubat 2019 Perşembe 13:21 Okunma: 3811

İkisi de tam suçlu, ama ikisi de iktidar destekli. Farklı alanlarda güçlerine güvenip, ikisi de hak-hukuk tanımıyor. İkisi de, “Bana dokunan yanar.” düşüncesindeler. Çünkü, para gücüne ve siyasi iktidara  güveniyorlar.

      Değerli okurlarım; Türkiye’deki ekonomik düzenin bozulması, kısa süreler içinde artan hayat pahalılığı, özellikle gıda maddelerinde meydana gelen fiyat artışları, halkın sırtına yüklenen zamlar, buna karşın işsizlik ve düşük ücretler ve de geçindirmeyen asgari ücret halkın belini bükerken, iktidarın seçim savurganlığı ve tuzu kuruların yaşadığı lüks hayat, halkı iyice çileden çıkarıyor. O sebeple, bu durum gündemden hiç düşmüyor.

     Halkın gündemi böyle olunca da, bazı vurgunlar ve bunların devlet katında himaye görmesi, soyulan vatandaşı yaşamaya bile küstürüyor.

     Bunun son örneğini, “İhlas Holding Vurgunu” nda görüyoruz. Daha önce de bu sütunlarda yazmıştım.

     Merhum Enver Ören’in kurduğu iktidar destekli bir İhlas Holding var. Adını,  Kur’an’daki İhlas Suresi’nden almış. “İmanla ve kalp temizliği ile yola çıktık, dini kurallara göre iş yapacağız, faizden kaçacağız.” diyerek halkı inandırıp, daha doğrusu kandırıp para toplamaya başlamış. Ve, kısa sürede 390 ya da yuvarlak 400 milyon Amerikan doları toplamış. (5.5 ile çarpıp, Türk Lirasına çevirebilirsiniz.)

       67.000 kişiden bu parayı topladıktan sonra, faizden kaçındıklarını söyleyerek dağıtmayı vaat ettiği kar payı yerine, nefeslenmeleri için temiz bir hava, içmeleri için de birer bardak su dağıtmış. Yani, topladığı paraların üstüne oturmuş. Kimilerine göre, upuzun yatmış.

                                                  SONRA NE OLMUŞ?

     Öteki Banker, Batık Banka ve tefeciler de topladıkları paraların üstüne yatınca, devlet bu kişi ve kuruluşların mal ve paralarına el koyup mağdurlarını kurtarmak için TMSF (Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu) ve BDDK (Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunu) kurmuş. Böylece, tasfiyeler ve hesap sormalar da başlamış.

     Başlamış, ama herkese mi? Hayır! Enver Ören’e ve kurduğu İhlas Holding’e  devlet katından hesap soran olmamış. Çünkü, dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan bir talimatla, bu kişiye ve Holding’ine dokunulmamasını emredince, akan sular durmuş, Enver Ören ve Holding’ i kurtulmuş!

                                         DAHA SONRA NE OLMUŞ!

     Paralarını kaptıranlar, “Yandık Allah!” diye bağırmaya başlayınca, dolandırıcılar keyiflendikçe keyiflenmiş.

   Enver Ören, 2013 yılında büyük bir “Kul Hakkı” nı omuzlarına yükleyerek vefat edip, Eyüp Mezarlığına gitmiş.

    Yerine bıraktığı oğlu Mücahit, büyük bir kurnazlıkla ve yemin ederek Amerikan vatandaşı da olunca, sırtını sağlam yerlere dayayarak, bu “Kul hakları” nı vermemekte direnmeye başlamış !

     Değerli okuyucularım; dişinden tırnağından artırdıkları bu paralarını kaptıranların büyük çoğunluğu fakir ve çaresiz insanlar. Uzun yıllardan beri, paralarını kurtarmak için ağlaşıp duruyorlar. Hemen hepsi acınacak halde. Zor olan yaşam kaliteleri, iyice bozulmuş.

     Yasaya göre, bir yıldan da az bir zaman sonra “Zamanaşımı” uygulanıp, paraları kesin olarak ödenmeyecek ve Holding’e yani Enver Ören’in oğlu Mücahit’e kalacak. Mücahit Ören, zamanaşımı için gün sayarken, mağdurları her gün ölüp ölüp diriliyorlar. Analarını öpen Kadı olduğu için de, mahkemeye gidemiyorlar.

    İşte, din ticaretinin sonunun ne olduğunu, bir kere daha görün!

       Arda Turan Olayı’na Gelince…

     Olayı bildiğiniz için, tekrar yazmayacağım. Parasına ve şöhretine güvenen Arda Turan adlı bir futbolcu, Cumhurbaşkanı destekli olarak İstanbul Belediyesi’nin takımı olan Başakşehirspor’da oynuyor.

    Günlerden bir gün, şarkıcı olan kocasıyla yürüyen bir kadına sulanıyor. Ve, eşinin yanında sözle tacizde bulunuyor.

    Eşi, haklı olarak tepki verince de, ona kafa atıp hastanelik ediyor. Hastanede de silah çekiyor. Sonra da, sesli ve görüntülü olan bu yaptıklarını inkar ediyor.

     Mahkemeye verilen ve yargılanmasına başlanan Arda’nın, 12 yıla kadar hapsi isteniyor.

      Bundan sonra ne olur? derseniz, beklediğiniz hiçbir şey olmaz. Tutuksuz yargılanan Arda’nın yaptığı bu rezillik ve şımarıklık, uzatılan dava ile unutturulurken, sembolik bir ceza verilirse, kararın okunması sonraya bırakılır ve Arda kurtulur.

     Arda, hoşlandığı yeni kadınları tacize devam ederken bense, Adliye binalarının ve mahkeme kapılarının önünden geçmemek için yeni yollar ararım.

   

 

 

google-site-verification=uSnnSC5jUTWittUtiCokfxv6706ikL65px5KxiN1Mg4