Bıçkın ve aynı zamanda hovarda bir adam ölmüş ve cehenneme gitmiş. Adam cehennemde birkaç gün kaldıktan sonra cennet görevlisi melek gelmiş ve demiş ki:
- Seni cennete götüreceğim.
Adam da meleğin peşine takılmış ve cennetin olduğu tarafa doğru yürümeye başlamışlar. Cennetin kapısına yaklaştıklarında içeriden feryat eden insanların sesleri duyulunca, şaşıran adam meleğe sormuş:
- Hani sen beni cennete götürecektin?
- Burası cennet.
- Burası cennet de, içerideki sesler nedir?
- Ha, o sesler mi? İçerideki iyi insanlara kanat takılacak, onun için sırtlarına delik açılıyor.
Bizimki ürkmüş, cennetin yolunda biraz daha ilerlemişler. Bu sefer geçenki seslerden daha acı ve yoğun sesler gelmeye başlamış. Adam yine sormuş:
- Şimdi neler oluyor, neden sesler daha acı?
Melek yine cevap vermiş:
- İyi insanların başlarına halka takılacak, onun için başlarını deliyorlar.
Bizimki iyice korkmuş ve demiş ki:
- Ben cehenneme gitmek istiyorum.
- İyi, ama orada da sana kuyruk takacaklar.
- Taksınlar, nasıl olsa onun deliği hazır!..
SÜS KÖPEĞİ
Zengin bir işadamını av merakı sarmış; av tüfeği, tabanca, ne bulduysa almıs ama, av köpeği bulamamış. Bizim zengin de karısının süs köpeğini alıp, ava gitmiş. Ormana varınca, adam avlanmaya başlamış, süs köpeği de ormanda dolaşıyormuş. Ormanda öğle yemeğini arayan jaguar, süs köpeğini görünce şaşırmış, bakmış bakmış; bir şeye benzetememiş, kendi kendine sormuş:
- Ulan bu ne?
Bunu farkeden süs köpeği yerde iki kemık bulmuş, biraz oynadıktan sonra yüksek sesle söylenmiş:
- Yahu koca kaplanı yedim, hâlâ doymadım!..
Jaguar bunu duyunca tırsmıs:
- Ufak tefek ama, götürüyor galiba? "Baksana kaplan yedim, doymadım." diyor, nedir ki bu?
Jaguar kara kara düşünürken, ağaçta tarzanlık yapan bir maymun görmüş, maymunun yanına gitmiş, karşıdaki süs köpeğini göstererek sormuş:
- Bu ne yahu?
Maymun da kendini naza çekmiş:
- Söylerim ama, bir şartla; bundan sonra bana dokunmayacaksın.
Jaguar, maymunun şartını kabul etmiş. Maymun demiş ki:
- O sadece bir köpek, seni işletiyor.
Jaguar kendi kendine "Ya maymun beni işletiyorsa?" diye düşünmüş, maymuna emretmiş:
- Bin ulan sırtıma, köpeğin yanına beraber gidelim!..
Maymunun her şeyi anlattığını gören süs köpeği, "Ulan bu jaguar kesın beni yer, acaba ne yapsam?" diye düşünürken aklına parlak bir fikir gelmiş; önündeki kemiklerle oynayarak bağırmış:
- Ulan nerde kaldı bu maymun? İki dakikaya kadar bir jaguar getirecekti, hâlâ yok!..
ATEŞTEN BİR YER TALEBİ
Bu Bir Osmanlı Hikayesi
Uzun müddet açıkta kalan bir kadı, Emir Buhari Hazretlerine müracaat ederek bir makama tayini için kazasker efendiye bir tavsiyename yazmasını rica eder.
Hazret-i Emir:
"Peki!" deyip derhal şu mealde bir tezkire yazar:
"Duacınızın mektubunu getiren, Cehennem'den bir hasır serecek kadar yer talebinde bulunduğundan, mes'ulüne müsaade buyurulması rica olunur.
|