|
|||
SULTAN MAHMUD’UN VEZİRİ | |||
Tekin Sönmez | |||
Ağaya sormuşlar "senin ağalığın ne zamana kadar sürer." Ağa cevap vermiş "eşekliğiniz bitene kadar" Bir gün Sultan Mahmud, vezirlerinden biriyle tebdili kıyafet yolda giderken, câminin duvarını tâmir eden Şâh Velî ile karşılaştı. O şâhıs, Şâh Velî’ye; “Hoca ikiylen nasılsın?” diye sordu. Şâh Velî de; “Üçlen iyiyim.” karşılığını verdi. O şâhıs; ”Niye er kalkmadın?” diye sorduğunda; “Er kalktım da el aldı.” cevâbını verdi. Yine o zât; “Bir kaz yollasam yolar mısın?” diye sorunca, Şâh Velî; “O işi iyi beceririm.” dedi. Vedâlaşıp ayrıldıktan sonra Sultan Mahmud yanındaki vezirine; “Biz ne konuştuk?” diye sordu. Vezir cevap veremedi. Bunun üzerine Sultan Mahmud;“Sen ki benim yardımcımsın! Bir yaşlının anladığını niçin anlamazsın. Eğer yarına kadar anlamazsan seni vezirlikten azl edeceğim.” dedi. Vezir hemen yaşlı adamı buldu ve; “Siz ne konuştunuz? Ne olur bana söyleyin. Ne isterseniz vereceğim.” dedi. Şâh Velî ondan câminin tâmir edilmesini istedik ten sonra; “O, ikiylen nasılsın, diyerek yâni ayakların tutuyor mu, kendi işini kendin yapabiliyor musun demek istedi. Bense, üçlen iyiyim, diyerek o dediklerini bastonla yapabiliyorum demek istedim. O, niye er kalkmadın, yânî, neden evlenip çocuk sâhibi olmadın, şimdi onlar bu işi sana bırakmazlardı, demek istedi. Bense, er kalktım da, el aldı, diyerek evlenip çocuklarımın kız olduklarını, evlenip gittiklerini bildirdim.” dedi. Yardımcı hemen; “Ya o, bir kaz yollasam yolar mısın, diyerek ne demek istedi. Şâh Velî; “Bana acıdı ve bana yardım etmek istedi. Bu iş için de seni gönderdi.” dedi. Vezir bunları öğrendikten sonra câmiyi tâmir ettirdi. ETİN OKKASI SEKİZ AKÇE Sultan IV. Mehmed Han bir divan toplantısında sadrazama:“Yaptığım tetkiklere göre etin okkası sekiz akçeye satılır, fakat yine de et bulunmaz imiş, sebebi nedir?” diye sorunca sadrazam:“Hünkarım, et ve ekmek zaman-ı devletinizde pek çoktur. Fiyat artışı yoktur. Var diyen size yala söylemiştir” dedi. Divanda hazır bulunan Hocazade Mesut Efendi:“Devletli vezir, asıl yalanı imdi siz söylediniz” dedikten sonra, Padişaha dönerek:“Şevketlim, hâlâ narha takyit yoktur. Şehirde bir okka et bulunmaz. Bulunursa sekiz akçedir. Hatta semiz etler gizlice 10-12 akçeye satılır. Fukara muzdariptir. Fukarası muzdarip olan bir memlekette bolluktan bahsetmek abestir” dedi. Bu sözleri üzerine sadrazam onu susturmak istedi ise de Hocazade:“Burada da mı sus dersiniz? Bu, huzur-u hümayundur. Hak ne ise onu söylemek gerekir. Bunda yalan ve hatır için söz, din ve devlet için söz, din ve devlete hıyanettir” dedi. LEYLEĞİ KUŞA BENZETTİM Nasreddin Hoca’ya bir gün komşunun kızı, pencereden başını sarkıtıp: – Leylek de ne oluyor? ALTIN SÖZ Sen sen ol,sakın göklere bakmayı bırakma e mi küçüğüm? Başına her ne gelirse gelsin, ama kolay ama zor, üzüntüde veya sevinçte, nerede olursan ol, gökyüzündeki yıldızları seyretmeyi sakın bırakma... Sibel Eraslan |
|||
Etiketler: SULTAN, MAHMUD’UN, VEZİRİ, , |
|