|
|||
Ne Demeye Hala Taşırsın? | |||
Tekin Sönmez | |||
İki seyyah bir şehirden diğerine gidiyormuş. Derken yollarının üstüne taşkın bir dere çıkmış. tam suyu geçecekler, az ötede korkudan tir tir titreyen, yapayalnız ve gencecik bir kadın görmüşler. Adamlardan biri hemen kadının yardımına koşmuş. Onu sırtına almış, suyu öylece aşmış. Sonra da kadını derenin öte yakasında yere bırakıp iyi günler dilemiş. Böylece yollarına devam etmişler... Ancak yolun kalan kısmında öteki seyyahın ağzını bıçak açmamış. Suratından düşen bin parça... Somurttukça somurtuyor. Bir kaç saat böyle surat astıktan sonra suskunluğunu bozup söyle demiş: " Ne demeye o kadına yardım ettin? Bir de üstelik ona dokundun. Seni ayartabilirdi! Baştan çıkartabilirdi. Erkekle kadın böyle temas etsin , olacak iş mi? Ayıp yahu.. Olmaz bize yakışmaz." Kadını sırtında taşıyan seyyah sabırla gülümsemiş: "İyi de dostum, ben o genç kadını derenin karşısına geçirip orada bıraktım; sen ne demeye hala taşırsın..??" KAHVE YEMENDEN GELİR Her gün zam yapılmadığı zamanlarda, bazen zam yapmak gerektiğinde esnaf bunu uygun bir şekilde izah etmek zorunda kalırdı. Yine bu zamanlarda kahve satan bir esnaf kahveye zam yapmak zorunda kalır. Çünkü kahve Yemen'den gelmektedir ve bu süreçte fiyat değişmeye başlar. Kahve satan bu esnaf bunu halka anlatmak için cama şu notu düşer: Kahve Yemen den gelir, Halktan bazıları bundan pek hoşlaşmaz ve esnafın meşgul olduğu bir anda notun altına şunu notu ekler: Kahve Yemen den gelir, |
|||
Etiketler: Ne, Demeye, Hala, Taşırsın?, , |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.