Kanun tanımayan bir kesim var ki, bu Sözleşmeyi hiç tanımıyor. Cumhurbaşkanı da “Bu Sözleşme muhafazakar halkımızı rahatsız ediyor” deyince, zalimlere gün doğuyor.
Değerli okurlarım; Artık eski nesilden sayıldığımız için, uzak geçmişimi çok iyi hatırlıyorum. En iyi hatırladıklarımdan biri de, eskiden ülke çapında kadınlara şiddet uygulaması yoktu ve konuşulmuyordu, yazılmıyordu.
Son zamanlarda, pek tabii ki bu iktidar döneminde “Kadına şiddet” diye bir durum ortaya çıktı ve önü bir türlü alınamadı.
Aşırı geçimsizlik dendi, kadın dövüldü, hırpalandı bazen de öldürüldü. Kıskançlık dendi, aynı şey yapıldı. İtaatsizlik dendi, yine yapıldı. “O benim sevgilimdi, beni terk etti” dendi, dövüldü, öldürüldü. Barışmadı dendi öldürüldü. Kısacası, bir bahane bulunup, kadın hep horlandı ve darp edilip öldürüldü.
Bu durum yerel olmayıp da ülke çapına yayılınca, herkesi rahatsız etti ve çok üzdü. Hele, kadının henüz reşit olmadan ve isteği dışında evlendirilmeye kalkılması ve henüz kendisi bebek denilecek çağda kucağına bebek verilmesi, kadını da çevreyi de çok üzdü.
Bu durum yalnız Türk halkı tarafından değil, yabancılar tarafından da izlendi ve hoş görülmedi.
İSTANBUL’DA TOPLANTI YAPILIYOR
2011 yılına gelindiğinde Avrupa Konseyi İstanbul’da bu konuda bir toplantı yapıyor. Dünyada 200’e yakın ülke varken, bu konuda yani kadına şiddet konusunda İstanbul’da konferans düzenlenmesi çok ilginçti.
Olaylar konuşuluyor ve 11 Mayıs 2011 de bir Sözleşme imzalanıyor. Adına İstanbul Sözleşmesi denilen bu anlaşmaya önceleri ilgisiz kalan Türkiye, 2012 yılında Sözleşmeyi imzalıyor.
İmzalıyor, ama 2012 yılından bu güne kadar geçen 8 yıl içinde, kadına şiddet daha da arttığı gibi, TV’lerdeki haberlerin önüne hep kadına şiddet haberleri geçiyor.
Bu arada, henüz reşit olmamış kız çocuklarının, hatta erkek çocukların bile istekleri dışında evlendirilmeleri ve evliliğe zorlanmalarındaki sayılar hiç azalmıyor.
Gelen bilgilere göre, 2017 yılında Türkiye’de 16-17 yaşlarında 17.000 çocuk rıza ile ya da zorla evlendirilmiş. Kadına şiddet de çabası.
Böylece İstanbul Sözleşmesi güme gitmiş.
CUMHURBAŞKANI NE DİYOR?
Cumhurbaşkanı, geçtiğimiz günlerde bu sözleşmeden yakınıyor ve “İstanbul Sözleşmesi, muhafazakar halkımızı rahatsız ediyor.” Diyerek, değiştirilmesi için ilgililere talimat veriyor.
Bu durumda, sözleşme değiştirilecek ve eski hamamla, eski tasa dönülecek.
O muhafazakar halk bir zamanlar ne diyordu. “Kadının karnından sıpayı, sırtından sopayı eksik etmeyeceksin!”
KADININ HİÇ Mİ KUSURU YOK?
Olmaz olur mu? Özellikle evlilik dışı ilişkiler. kocayı aldatmalar, kısa sürede sevgili olup, öfkelenip ayrılmalar, kıskançlık yaratmalar ve benzeri davranışlar, bunu yapan kadınlara ve genç kızlara hiç yakışmıyor.
Belayı, biraz da onlar üzerine çekiyor. Ama, bunun sonucu şiddet ve öldürmek olmamalı!