Dostumuzun az, düşmanımızın bol olduğu bu dünyada savunmayı ihmal edip, asker sayısını azaltmak, ülkemizin ve halkımızın geleceğini tehlikeye atmaktır. Şimdi, iktidar bunu yapıyor.
Değerli okurlarım; Son zamanlarda, halkımızın gözünden kaçan bir durum var. Gözünden kaçırmayanlar ise, durumu sessiz ve çaresiz seyrediyorlar.
İşte o son zamanlarda yapılan açıklamalara göre, Türkiye’de askerlik sistemi değişiyor. Asker sayısı azaltılırken, paralı askerlik öne çıkarılıyor. Bir kısmı terhis edilirken de, daha 100.000 den fazla askerin terhis edileceği söyleniyor.
Bu uygulamayla, askere yapılan masraflardan tasarruf edilmiş olabilir. Hatta, askerliği paralı hale getirerek, devlet bundan para da kazanabilir.
Ancak, yurt savunması gibi hayati bir konuda, bu yapılanları çok iyi düşünmek ve ona göre karar vermek gerekir. İşte, bu yapılmıyor.
Bu iktidar döneminde çeşitli suçlamalarla, askerimiz büyük yara aldı. Yeni ve gereksiz düzenlemeler yapıldı. Darbe korkusuyla, İş Makinaları ve Çöp Kamyonları, kışlaların önüne çekildi, kapılarını kapattı. Bu durumla karşılaşan savunmamız, önemli bir zafiyetle yara aldı.
ÇEVREMİZ, DÜŞMAN DOLU
Yedi düvelle barışık olmadığımız ve coğrafi olarak da çok kritik bir bölgede olduğumuz cihetle, savunmamızın çok kuvvetli olması gerekirken, bunun zayıflatılması katiyen doğru değil.
Hele, 15 Temmuz kalkışmasından sonra, askerin gücünün azaltılması ve bir çok askeri yapılanmanın bozulup yeni ve hiç de uygun olmayan yollara, başka düzenlemelere gidilmesi, bu ülkenin zararınadır.
İktidar sahipleri, kendi gelecekleri için güçlü bir Ordu istemese de, Türk Milletinin bölgesinde çok güçlü bir Orduya sahip olması gerekir.
Görüyorsunuz, dost ve müttefikimiz oldukları halde, savunmamız için aldığımız ya da alacağımız silahlara bile karışıyorlar.
Günü geldiğinde, bunları kullandırmamak için her yola başvuracaklar.
O sebeple savunmamızı, dolayısıyla askeri yapılanmayı ve gücünü zayıflatmak ve asker sayısını azaltmak yerine, çoğaltıp çok daha kararlı ve güçlü olmalıyız. Lafla kararlılık olmaz. Eylemle bunu göstermek gerekiyor.
BU BÖYLE SÜRER Mİ?
Sürmemesi lazım. Bugün olmazsa eğer, gelecek iktidarların öncelikle bu konuyu ele alıp, savunmamızı daha da güçlendirmeleri gerekiyor.
Bir zamanlar Fransa’dan sonra NATO’nun en güçlü Ordusuna sahip iken, şimdi öyle denmiyor.
Türkiye, “Saldım Çayıra, Mevla’m Kayıra” düşüncesiyle ve yanlış planlarla yönetilemez. Ekonominiz ne kadar güçlü olursa olsun, yurt savunmanız zayıf ise, bunun halka ve ülkeye faydası olmaz. Ekonomiye gelince…
Aradığımız o güçlü ekonomi nerede? Bilen var mı acaba?
|