|
|||
Özcan Işıklar’ın, Silivri’ye Zararı mı, Faydası mı Oldu? | |||
Naci AKAY | |||
Kendisini, hiç görmedim. Faydasını da bilemem, ama Silivri’ye faydadan çok zarar verdiğini söyleyen çok fazla. Bildiklerinizi mahfuz tutup, bilmediklerinizden söz edeyim. Değerli okuyucularım; Dün, Silivri’deydim. Çardak Köfteci dükkanı, uğrak yerimdir. Çünkü, en iyi Tekirdağ Köftesi, ondadır. Araç trafiği iyice karışmış olan Silivri’de, arabama zor bela bir park yeri bulabildim. O sebeple, aklımdan hep Silivri Belediyesini geçirdim. Halka hizmet yolunda görev alanların kimliklerinden çok, yaptıkları işe ve bu işte başarılı olup olmadıklarına bakılır. Ben de öyle yaptım. Bu ilçeye, hizmet olarak neler yapıldı diye araştırdım. İstanbul'un Silivri ilçesini, o sebeple bu yazıma konu yaptım. Silivri, İstanbul’un mülhak ilçelerinden biridir. İstanbul’dan 70 km kadar ayrıldıktan sonra, bu mega kentin Trakya’ya, dolayısıyla Avrupa’ya açılan bir kapısıdır. 15 yıl kadar bir süreyle yazları gittiğim ve içini dışını iyi tanıdığım bu ilçe, vatandaşlarımız için tam bir cazibe merkezidir. Öyle, ama onun bu çekiciliği zaman içinde nüfusunu artırdıkça artırdı. 25-30 yıl öncesine kadar, esas şehri bölen ve yolun diğer tarafında kalan tarlalar bile bugün yüksek binalarla doldu, taştı. Burada adeta ikinci bir Silivri oluşturdular. Bu kadar hızlı gelişme ve büyümenin, iyi ve başarılı bir Belediyecilik sayesinde olduğunu sanmayın. Çünkü, sık sık gittiğim ve içinden geçtiğim bu şehirde, Belediyeciliğin dibe vurduğunu her zaman gördüm. Daha çok CHP’li Başkanların görev aldığı bu güzel şehir, kısa sürede güzelliğini kaybetmeye yüz tuttu. Bunun sebebi, nüfusun ve ona olan talebin artması değil, Belediye hizmetlerinin dibe vurmasıdır. ÖNCE, ŞEHİR İÇİ TRAFİK BOZULDU Silivri’nin öncelikle bir “Yazlık şehir” olarak algılanması, sahil boyunu tamamen doldurdu. Ne var ki, sürekli kalanlarla, yazlıkçı olarak gelenlerin uğrak yeri, tabii ki çarşısı oldu. İşte, Belediye burada (çarşı düzenlemesinde) hatta yaptı. Hata yaptı çünkü, araçlarıyla şehir merkezine gelenler için otopark ya da otoparklar yapmayı hiç düşünmedi. Zabıtası, İlçe Emniyetinin trafik birimi ile hiçbir işbirliği yapmayınca, yol kenarlarına park eden araçlardan ücret almak işe yaramadı. O kadar ki, aracını park edecek yer bulamayan vatandaşlar, yolları trafiğe tıkamak zorunda kaldılar. Bu da, herkes için çok kötü oldu. Bunları söyledikten sonra, “Peki, çare ne olmalıydı?” derseniz, tren kaçmış durumda. Mesela, ilk tedbir olarak bir kapalı ve katlı otopark düşünülebilirdi. Ya da, Şehir merkezinin biraz dışına bir açık otopark yapılabilir veya başka tedbirler alınabilirdi. Bunları, elbette Belediyenin yapması ve Belediye Başkanlarının bunu düşünmesi gerekirdi. Son seçilen ve hala görevde olan Özcan Işıklar, bu önemli soruna mutlaka bir çözüm bulmalı, selefleri gibi davranmamalıydı. O sebeple, onun için faydalı olamadı, aksine büyüyen bu sorunu çözemediği ve çoğalttığı için, “zararlı oldu” denilebilir. SORUN, BİR TEK BU DEĞİL Kİ? Silivri, Trakya’nın verimli topraklarında yer alan bir şehir olup, etrafı tarım alanlarıyla dolu. Şehrin bu özelliği sebebiyle, Özcan Işıklar’ın Silivri’de bir “Tarım Meslek Lisesi” nin açılmasına öncülük yaptığını öğrendik. Çok da iyi olmuş. 19.asırda İstanbul’da açılan Halkalı Ziraat Okulu, Türk tarımına önemli hizmet ve katkılarda bulunduysa da, tarımla ilgili yeni öğretim kurumları açmak, bu ülkeyi yönetenlerin aklına hiç gelmedi. Özcan Işıklar’ın buna el atması ve şimdilik burslu 100 öğrencinin okuduğu bu okulun açılmasını sağlaması, büyük takdir görmüştür. ANCAK, TARIMA AİT TOPRAKLAR YAĞMADA! Silivri’nin arazisi düz, yani engebeli değil. Etrafındaki tarlalar, şehrin büyümesini sağlayacak durumda. Ancak, Silivri’nin daha fazla büyümeye ihtiyacı yok. Çünkü, yeterli alt yapısı yok. Hal böyle iken, kimi açıkgözler, şehre komşu ve tamamen tarım alanı olan bu toprakları parselleyip, arsa konumuna getirdiler. Kimilerinin üstüne binaları diktiler bile. Hele, kimi özel TV kanallarını kullanıp, tarlaları parsel parsel satmaları ve hiç kimseden tepki görmemeleri, çok ilgi çekti. İşte bu durumda, Silivri Belediyesi’nin ve onun Başkanı Özcan Işıklar’ın sessiz ve tepkisiz kalmaması gerekirdi. Oysa Işıklar, bu yağmaya hep sessiz ve tepkisiz kaldı. Sebebini anlamak, imkansız. Başka bir söylemle, kendisine “Tarım alanları elden giderken, Tarım Okulu açmanın gereği ve mantığı nedir acaba?” diye sormak lazım. Edindiğimiz bilgilere göre, bir çoğunda ifraz ve yasal hiçbir özellik bulunmayan bu parselleri, salt çıkar için ve kolay satılsın diye kefilsiz ve peşinsiz pazarladıkları, böylece Belediyenin gözünün içine baka baka, halkın da dolandırıldığı ortaya çıktı. Belediye Başkanı Işıklar’ın, şimdi kalkıp da bu duruma feryat etmesinin hiçbir anlamı yoktur. Yaklaşan seçimlere de hiçbir faydası olmayıp, üstelik zararı vardır. CHP’nin seçimlerde kimi ya da kimleri aday göstereceğine karışamayız. Ancak, sorumluların, geçmişte olup bitenlerden halkımıza bilgi verme zorunluluğu vardır. Seçici konumdaki yetkililerin o sebeple, tekrar aday olmak isterse mevcut Başkanın durumuna ve geçmişine çok iyi bakmaları gerekir. İktidar partisini,. İmar yağmaları sebebiyle kolayca ve haklı olarak eleştiriyoruz. Ancak, vatandaş kalkıp da muhalefet için, “Tencere dibin kara, seninki benden kara” derse, ne diyeceğiz?
|
|||
Etiketler: Özcan, Işıklar’ın,, Silivri’ye, Zararı, mı,, Faydası, mı, Oldu?, |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.