|
|||
SADECE ÜÇ ÖRNEKLE; Türkiye Nerelere Geldi? | |||
Naci AKAY | |||
Türkiye’yi, karanlık günlere götüren üç değil, çok fazla örnek var. Ben, sadece güncel olan üçünden söz edeceğim. Sözlerim, böyle bir Türkiye’yi özleyen ve kabul edenler için değil. Madde 1. “Başı açık kız görünce sinirleniyorum.” diyen bir Milli Eğitim Müdürü o. “Camiler eğer Atatürkçülerin elinde olsaydı, terörist yetiştirirlerdi” diyen de o. Bu Müdür, 18 Mart Çanakkale törenleri için “Bayraklarla beraber Atatürk afişleri de asın” diye üst makamlardan genel genelgedeki “Atatürk’ün adını” çıkarıyor ve emri Atatürksüz olarak okullara ve eğitim kurumlarına gönderiyor. Çünkü, başı açık kız öğrenciler kadar, Atatürk’e de sinirleniyor. Milli Eğitim Müdürü’nün bu marifeti(!) eleştiri alıyor. Ama, onun kafa yapısındaki Memur-Sen, Hak-İş’e bağlı sendikalar, Ensar Vakfı, Muhtarlar Derneği, bu kara düşünceli Müdüre sahip çıkıyor. Bu sendikalar, Bartın Milli Eğitim Müdürü olan bu zatı makamında ziyaret edip, ona destek ve moral veriyorlar. Madde 2. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Fethullah Terör Örgütü ve onun kurduğu tarikat ile mücadele ederken, başka tarikat ve cemaatler onun yerini doldurmaya ve devlet katında köşe kapmaya çalışıyorlar. Dertleri, önce göze girmek. Bunun için neler neler yapıyorlar. Gaziantep’te böyle bir dernek ve yandaşları dağıttıkları broşürlerde, öğrenci velilerine, “Çocuklarınızı okula göndermeyin. Zorunlu eğitimden koruyun. İçinde bulunduğumuz çağda, demokrasi bir kurttur. Okullar, birer kurttur. Bu Milli Eğitim Kurumları, kimin ilkelerine önem veriyor? Çocuklarınızı zorunlu eğitimden koruyun ki, cehennem ateşinde yanmayasınız.” Sonra da doğrudan babalara hitap ediyorlar. “Ey Baba! Sen hala çocuklarını okula göndermeye devam edecek misin? Bir daha düşün.” Diyorlar. Değerli okuyucularım, Bu broşürleri nasıl dağıtıyorlar? Bunları, denetleyen, inceleyen ve bu haliyle dağıtılmasını önleyecek bir güç, bir yetkili yok mu? Ve bunlar bu haliyle , Türkiye’yi nereye götürmek istiyorlar? Madde 3. Çanakkale zaferinin yıldönümü sebebiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, günün önemini anlatan bir tiyatro gösterisi yapılacak. Oyuncular karma. Yani, erkek de var, kadın da var. TBMM Başkanı, “Olmaz!” diyor. “Kadınlar, bu oyunda ve bu çatı altında sahneye çıkamaz.” Emir demiri kestiği için kadın oyuncular, oyundan çıkarılıyor. Sonra da, birlik olup Meclis Başkanı’nı protesto ediyorlar. Ediyorlar, ama Meclis Başkanı da istediğini yapıyor. Ve, 21’nci yüzyılda, Türkiye’nin Meclisinden kadın sanatçıları adeta kovuyor. Olup biteni, ben yadırgamadım. Bu kişi, üstlendiği görevin önemini bir yana iterek, bir süre önce “Ben, içinde laiklik ilkesi olmayan bir Anayasa istiyorum.” diyebilmişti. Biz de, trene bakan o mübarek mahluk gibi, onun televizyondaki resmine bakmış, bu söylemini kulaklarımızla duymuştuk. Sonra ne oldu? Hiç! Hatta, hiç oğlu hiç? Şimdi başa dönelim ve tekrar soralım. Bakın, Türkiye nerelere geldi? Durun, daha geleceği yerler var. Biraz daha bekleyelim bakalım. |
|||
Etiketler: SADECE, ÜÇ, ÖRNEKLE;, , Türkiye, Nerelere, Geldi?, |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.