Nasıl üretildiğini öğrenirseniz, seveceğinizi sanmam. Beslenme Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay, bu dönere sadece sağlık yönünden bakıyor. Oysa, yapılışına da bakarsanız, onun dediği gibi yanından geçerken mideniz bulanır. Dönerciler, Canan Hanımı dava etmişler, ama haksızlar. Anlatayım.
Değerli okurlarım; Yediğimiz gıdaların ne kadar hileli, ne kadar pis ve sağlığa aykırı olduğunu geçen ay Sağlık Bakanlığı nihayet açıkladı. Tam 1211 gıdayı pis ve sağlıksız üreten 684 işyerinin adı ve adresi, bir bir açıklandı. İnternet sayfasıyla beraber, medyada da haber oldu.
Halkımız uyarıldı, ancak değişen bir şey oldu mu? Hayır! Çünkü, onlara ceza verildi ise, sadece küçük para miktarlarıyla kurtuldular. Büyük para cezası olsa bile ödeyip, hilelerine biraz da zam katarak üretime devam ediyorlar. Çünkü, bütün bu rezilliğe rağmen, kapanan hiçbir işyeri yok. İşini bırakan da yok. Burası Türkiye deyip, gülüp geçtiler. Sahtekarlığa devam.
Hele ve bu pislikler, daha çok bu gıda maddelerinde yapılınca, halkın ilgisi haklı olarak öteki gıda maddelerine çevrildi. Bunların başında, elbette caddelerdeki yol kenarlarında ve birçok restoranda satılan dönerler geliyor. Halk onlara “Döner Kebap” dese de, onların çoğu “Şüpheli Kebap” Yani, nasıl ve neden yapıldıkları pek bilinmeyen kebaplar oluyor.
BUNLARDAN BİRİ DE, TAVUK DÖNER
Kendimi bildim bileli, bir şişe dizilen döner bu kebabın, büyük baş hayvanın etinden yapıldığını öğrenmiştim. Ne var ki, yakın zamanda bir de “Tavuk Döner” çıktı. Yani, tavuk etinden yapılan döner kebap.
İşin aslını bilenler “Siz öyle sanın” diyorlar ve ekliyorlar. “Tavuk döner kebap, toplu imal ediliyor ve hazır biçimde satılıyor. Kesip tabağa ya da ekmeğin arasına koyan, onun sadece pişirme işini yapıyor. Öyle kebap olmaz.” Diyorlar. ”
İnsanın aklına hemen, hangi etlerden ve nasıl hazırlanıyor? Sorusu gelince, onun da cevabı hazır. Tavuğun tüyleri yolunduktan sonra, varsa, ya da marketlerde satılmayan artık, hatta kokmuş tavuklar barsak ve dışkısı atılıp geri kalan neyi varsa, harmanlanarak, preslenip lop et haline getiriliyor ve döner biçimine sokuluyor. Temizliğine ne kadar dikkat edildiği ise, hiç bilinmiyor.
Hazırlanan döner etleri, dondurucuya konup, istenen yere pazarlanıyor. Alan da, onu şişine dizip, ateşte pişiriyor ve döner kebap diye satıyor.
NEDEN BU KADAR UCUZ?
Birinci nedeni, tavuk eti, büyükbaş hayvan etine göre çok ucuz. İkincisi, tavuğun hiçbir şeyi atılmayıp et haline ve döner kebap haline getirildiği için, ucuzluk burada da görülüyor. Hele, kullanım dışına çıkan tavuklar da olursa. Durum böyle olunca, piştiğin fiyatı da ucuz oluyor. Satıcı, ucuz olduğu için elbette sürümden kazanırken, yiyen vatandaş da ucuz bir fiyatla karnını doyuruyor. Alan razı-satan razı.
Onun bu pek temiz olmayan durumuna rağmen, çeşitli baharatlarla terbiye edilmesi olumsuz kokusunu ve tadını ortadan kaldırırken, onu böylece lezzetli ve cazip hale getiriyor.
Geçtiğimiz gün, bir Tavuk Dönercinin önünden geçerken, yanına astığı yazıyı okudum Yarım ekmek arası döneri, 2,5 liradan satıyordu. Hemen hesap ettim. Bir ekmek 150 kuruş, yarısı 75 kuruştu. İçine bolca döner koymasından başka, yeşil biber, domates, kızarmış patates, salatalık turşusu, hatta kıyılmış soğan bile koyuyordu. Onları da kabaca hesapladığım da, dönerci acaba bundan ne kazanıyor? Sorusu aklıma geldi.
Bir tanıdığıma sordum. “Onun içinde doğru-dürüst et yok ki” dedi ve ekledi. “Tavuğun kemik, deri ve bağırsakları bile onun içinde. Üstelik sağlıklı tavuklardan değil, marketlerden satılmayıp artan tavuklardan ve bozulanlardan yapılıyor.” Deyince, yine şaşırdım.
Ben, “Yiyenlere afiyet olsun.” demekten başka söyleyecek söz bulamadım, bulamıyorum.
|