CHP, artık Atatürk’ün Partisi filan değil. Tam bir hizip partisi, tam bir koltuk partisi. Israrla, inatla ve ispatla söylüyorum ki, bu partiden ya da bu partinin kontenjanından koltuk kapanların hemen hepsi, partiye midelerinden bağlı. Hem de, pamuk ipliğiyle…
Değerli okurlarım; Bir siyasi parti düşünün ki, bu ülkenin kurtarıcısı Atatürk tarafından kurulmuş. Demokratik düzenin Türkiye’ye gelmesinde öncülük yapmış. Atatürk’ün en yakın arkadaşı tarafından da, demokrasinin kurucu partisi olmuş. Ancak, çıkarılan çok sayıda seçim sistemi ve kanunlarına rağmen, tek başına bir türlü iktidar olamamış.
Bu millet, bu önemde ve değerdeki bu partiyi neden benimsememiş? Öteki partiler kurulup, iktidara gelerek kapanıp giderken, sürekli siyasette kalan parti acaba neden tek başına iktidar olamamış?
Bunun nedenini araştırmak için başka sorular da sorulabilir, ama gerek kalmadan söylemeye çalışayım.
Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi, çok partili siyasi hayata geçildikten sonra kendi içinde bir türlü sükunet bulamamış. 1950’li yıllarda devletin ikinci, partinin birinci adamı olan İsmet İnönü’ye karşı parti içinde başlatılan muhalefet, milletin partiye olan güvenini ortadan kaldırmış.
Millet, “Bu parti, kendi içinde bir sürü anlaşmazlık yaşarken ve birlik olamazken, ülkenin ve halkın birliğini nasıl sağlayacak?” Diyerek güvenini iyice kaybetmiş.
Zaman geçmiş, birçok yeni parti kurulmuş, kimisi tek başına kimisi koalisyonla iktidar olmuşlar, ama Cumhuriyet Halk Partisi kimi koalisyonlardan başka, iktidar koltuğuna tek başına oturamamış.
HİZİPLEŞME DEVAM EDİYOR.
Hizipleşme, bölünme, bölüklere ayrılma anlamında kullanılan bir sözcük. Tam da CHP için söylenmiş.
Kendimi bildim bileli, bu partinin kendi içinde durulduğunu ve birlik bütünlük içinde iktidara doğru yürüdüğünü görmedim.
Merhum Bülent Ecevit’in, merhum İsmet İnönü’yü Genel Başkanlıktan göndermesiyle başlayan ilk büyük hizip, ötekilerin de başlangıcı değil, devamı oldu. Parti, bir daha iflah olmadı.
12 Eylül darbesinden sonra dışlanan merhum Turgut Özal bile, kurduğu partisiyle ilk seçimde “şak” diye iktidar oldu. CHP, yine muhalefette.
Parti, bu dönemde ve daha sonra bölünmelere uğradı ve yeni partiler doğurdu. Mesela, Halkçı Parti (HP), Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP), Demokratik Sol Parti (DSP) bu partinin doğurduklarından.
CHP ve onun düşüncesinde olup onun doğurduğu partiler de, bu kötü huydan vazgeçmediler ve bu yüzden siyaset arenasında tutunamadılar. Filvaki, bu durum öteki partilerde görülse de, onlar ve geldikleri zihniyet tek başına pekala iktidar olmuşlardı.
ŞİMDİKİ CHP’YE BAKALIM
Bugünkü Cumhuriyet Halk Partisinin, Kemal Kılıçdaroğlu tarafından iktidara taşınacağına, artık bebeler bile ihtimal vermiyor. Yani, hiç kimse inanmıyor.
İnanmıyor, çünkü iktidar partisi AK Parti, bütün meselelerini kendi bünyesinde hallederken, mesela görevleri değiştirilenler haklarındaki kararı saygı ile karşılarken, CHP bir görev değişikliği yaptığında, kıyamet kopuyor.
Adam, Partinin İl ya da İlçe Başkanlığından alınıyor, kıyameti koparıyor ve ertesi günü istifayı bastırıp, partiden ayrılıyor. O adam ki, daha önce parti için canını ortaya koyduğunu ve partinin bir neferi olduğunu söylüyordu. Oysa, Partisine her yönüyle gönülden bağlı olduklarını söyleyen bu kişilerin, partiye gönülden değil, göbeklerinden ya da midelerinden bağlı oldukları kolayca anlaşılıyordu.
O kadar çok örnek var ki. Alın İzmir Belediye Başkanı, alın Bodrum Belediye Başkanı, alın Kadıköy Belediye Başkanı, alın Beşiktaş Belediye Başkanı, alın Avcılar Belediye Başkanı, alın Kırklareli Belediye Başkanı aday gösterilmeyen öteki Belediye Başkanlarını, Partinin Genel Sekreteri ve İstanbul İl Başkanı ve öteki Başkanların istifalarına bakın.
Değerli okuyucularım, Cumhuriyet Halk Partisinin bu durumunu bilen ve gören iktidar yetkilileri ve halkımız, bu partiyi artık ciddiye almıyor. Bu partiye güvenmiyor ve kemikleşmiş atavik oylardan başka oy vermiyor. İktidarın başı, bu partiyle ve lideriyle adeta dalga geçiyor. Onu, kolay lokma olarak görüyor.
Çünkü biliyor ki, bu partinin içindekilerin çoğu çıkarcı ve bozguncu. Koltuk için partideler. Koltuk altlarından gittiğinde, parti sevdası da kaybolup gidiyor.
Yazılarımı okuyanlar beni tanıyor ve AKP yanlısı olmadığımı biliyorlar. Bu kadar laftan sonra demek isterim ki, bu CHP olduğu sürece AKP iktidardan gitmeyecektir. Çünkü, halkımız CHP’nin tek başına iktidar olması halinde, bu haliyle ona güvenmiyor, inanmıyor!
Çerez politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez kullanmaktayız. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız. Çerez Politikası
