CHP’li İstanbul/Ataşehir Belediye Başkanı “yolsuzluktan” görevinden alındı, kıyamet koptu. Ancak, CHP’li Belediye Başkanları , AKP’lilerden daha mı namusluydu? İnsanları güldürme Sayın Kılıçdaroğlu
Değerli okuyucularım; Adalet ve Kalkınma Partisi, hem parti hem de iktidar (hükümet) olarak, yönetiminde olduğu kimi kendi Belediye Başkanlarını istifa ettirerek görevlerinden ayırıyor.
Bu arada kimi muhalif (CHP’li) Belediye Başkanlarını da, yolsuzluk yaptıkları savıyla görevlerinden uzaklaştırıyor.
İktidarın kendi Başkanlarını istifa ettirmesinin iki sebebi var. Birincisi bu Başkanlar yolsuzluğa ve hırsızlığa o kadar bulaşmışlar ki, kokuları daha fazla taşmadan onları uzaklaştırıyorlar. Böylece, hesap vermek zorunda kalmalarını önlemeye çalışıyorlar.
İkincisi, onları CHP’liler gibi doğrudan görevden alıp, yargının eline düşmesini, böylece partinin yara almasını önlemeye çalışıyorlar. Kendilerine göre, ikisinde de haklılar.
Ancak, ne kadar örtmeye çalışsalar, bu Başkanların pisliklerinin yaydığı kirlenme ve kokuyu bastırmaları, asla mümkün görünmüyor. Nasıl görünsün ki? Bir İstanbul, bir Ankara Belediye Başkanı’nın yaptığı yolsuzluklar ve kanunsuzluklar yalnız Türkiye’ye değil, yurt dışına ve dünyanın dört bir köşesine yayılmış durumda.
Belediye dendiğinde gerek İstanbul’da, gerekse Ankara’da pis kokulardan burnunuzu tıkamadan bir yerden bir yere geçemiyorsunuz. Öteki şehirlerin de, cesametine göre bu iki şehrimizden farkları yok.
CHP’Lİ BAŞKANLAR NEDEN ALINIYOR?
Çünkü, onlar da yolsuz. Dini-imanı olmayan rüşvet ve yolsuzluklar, sadece AKP’lilere mahsus değil ki!
Alın size, İstanbul/Ataşehir örneğini. O çevreyi iyi bilirim. CHP’li Belediye Başkanı’nın görevini kötüye kullanıp yolsuzluk batağına girdiğini, o sebeple görevinden alındığını her yerde ve özellikle Ataşehir’de bilmeyen ve söylemeyen yok.
Başkanın CHP den Milletvekili olan eşinin, bir günde 3 lüks rezidans daireyi hem de çok yüksek fiyatlarla satın aldığını da herkes biliyor.
Bu değirmenin su kaynağını bulmak için, uzaklara gitmeye gerek yok. Durum, soytarılar gibi sırıtıyor.
Görevden alınan Başkanı savunan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığı itiraz ve savunma, katiyen doğru değil. Doğru olmadığı gibi, kendisinin kazandığı puanları kaybetmesine sebep olan bir savunmadır bu.
Bir vatandaşımızın dediği gibi, vatandaş “Onların ağzı yok mu, onlar da pekala yiyorlar. Bazıları, AKP’lileri bile geride bırakıyor. Sizin anlayacağınız, tencere dibin kara, seninki benden kara!”
SORGULAMA VE YARGILAMA ŞART!
Değerli okuyucularım, hangi partiden olursa olsun özellikle Belediye Başkanlarının icraatlarının yanı sıra, mali tasarruflarıyla bulaştıkları hırsızlıklar ve yolsuzluklar mutlaka ele alınmalı, sorgulanmalı ve yargılanmalıdır.
Tarafsız ve doğru bir araştırma ve yargılama yapıldığı takdirde, oluşacak pis kokulardan korunmak için maske takmak yetmeyecektir.
Ne var ki, bu iş bugünkü hükümetin ve adaletin yapabileceği bir iş değildir.
|