İktidarın son numarası, halkı kuşaklara bölmek. X, Y, Z Kuşakları gibi, daha fazlası da var. Bunlardan en çok umut bağladıkları Z kuşağı, ama o kuşak iktidara yüz vermiyor. O sebeple, durum vahim. Önümüzde erken ya da zamanında seçim var. Bu durumda, iktidarın gidici olduğu kesin!
Değerli okurlarım; Sosyolojide ”Böl-Yönet” diye kötü bir kural vardır. Bu kural bölücülüğün daniskasıdır. Siyasi iktidarlar genellikle, “Benden olanlar ve olmayanlar” diye ne yazık ki halkı ikiye bölerler. Bu durum, insanları bir toplumsal düşmanlığa kadar götürür.
Bu bölme işini, her alanda en iyi yapan bu iktidardır. Son zamanlarda, bir de kuşak tartışması ve bölünmesini ortaya çıkardılar.
NEDİR BU KUŞAKLAR?
Bizim gibi 1945 yılından önce doğanlara , “Eski Kuşak” diyorlar. Onlara fazlaca itibar ettikleri yok. Tecrübelerine de değer vermiyorlar. Çünkü onlar geçmişte kaldı. Çünkü, iktidardan yana olanlar daha değerli ve her şeyi daha iyi biliyorlar.
1945 ile 1965 yıları arasında doğanlar “Gelenekçi Kuşak” oluyor. Gelenekçiler, onlara göre genellikle yeniliklere kapalı olanlar. Oysa, bu düşüncede olanların mayaları buradan gelmiyor.
1965-1985 yılları arasında doğanlar, X Kuşağı oluyor. Onlar, eski ve gelenekçilerden daha ileri görüşlü, ama o kadar da fazla değil. Onların fikirlerine de bakmak lazım.
1985-1995 yılları arasında doğanlar, Y kuşağı oluyor. Onlar, yeniliklere açık kimseler. Onları ihmal etmemek lazım. Çünkü onlar, yeniliklere çok kolay adapte oluyorlar.
1995 den bu güne kadar doğanlarsa, daha doğrusu 2000 yılından sonra doğanlar Z Kuşağı oluyor ki, onlar en değerli kuşak.
Z kuşağına ”Bilgi çağı Kuşağı” ya da “İnternet Kuşağı” da deniyor. Bu kuşağın önemli özellikleri var. Bir defa çoğu yüksek öğrenimli. İş bulamasa da, aylık 5000 liradan az bir ücretle çalışmak istemiyorlar. Çünkü, parayı çok seviyorlar.
Ana-babalarını kendilerinden çok geride görüyorlar, nasihatlere pek aldırış ettikleri yok. Seçilme yaşı 18’e indirildiği için, siyaset merakları var, ama onları aday gösteren siyasi parti yok.
İktidar partisi onları bir “Oy deposu” olarak görüyor, ancak onlar iktidardan yana değil. Nitekim, Cumhurbaşkanı’nın çağrıyı andıran mesajlarını dikkate almıyorlar ve “Sana oy yok” diyerek tepki veriyorlar.
Bir hesaba göre, seçmen olarak bunların sayısının 6 milyon ile 8 milyon arasında olduğu söyleniyor. Büyük bir sayı.
Bir adı da ”İnternet Kuşağı” olan Z Kuşağının İnterneti ve Sosyal Medyası kısıtlanmaya kalkışılırsa, sonucu elbette böyle olur.