The document has moved here.
|
|||
RESNELİ NİYAZİ | |||
-Tarihin tozlu sayfalarına baktım. Resneli Niyaziyi gördüm. Resneli Niyazi'de
kimmiş dedim. Tarihin tozlu sayfalarına yazıldığına göre mutlaka bilinmesi,
okunması gereken biri diye düşündüm, hatta hakkında yazılmış bir kitap var.
-Resneli Niyazi; asker ve siyasetçidir. Makedonya'nın Resne kasabasında 1873
yılında doğmuştur. İlk tahsilini Resne'de görmüş olup , Manastır lisesisinde
bir süre okuduktan sonra Askeri Rüştiye Mektebine geçmiştir. Bu okuldan
mezun olduktan sonra ise Harbiye Mektebine girmiştir. Harbiye Mektebinden
1896 yılında Mülazım Teğmen çıkmıştır.
-Mülazım ["Osmanlıda en istidatlı gençler, hariciyeye Mülazım olarak girer,
pişe pişe, kademe kademe yükselir, öyle bir siyasetçi haline gelir ki düşmanın
ne düşündüğünü, gelecekte ne düşüneceğini bile sezebilir. Askeri terim ise:
Mülazım- evvel : Teğmen , Mülazım-ı Sani: Üsteğmen demektir." [Alıntı:
osmanlıca.ihya.org]
-Resneli Niyazi; Teğmen çıktıktan sonra, Rumeliye gönderilir ve bir yıl sonra
1897 yılında yılında Yunan ile Savaş ilan edilmiştir. Bu durumda Resneli Niyazi
Beşpınar muharebesinde yararlılık gösterdiği için üsteğmenliğe yükseltilmiştir.
Muharebede esir ettikleri bir kısım Yunan askerlerini İstanbul'a getirme görevi
kendisine mükafat olarak verilir. Muharebeden sonra memleketi Resnede ki
Ohri taburunda görevlendirilmiştir. Burada iki yıl görev yaptıktan sonra, 1903-
1908 yılları arasında 3. Avcı Taburunda Bulgar çeteleri ile mücadele etmiştir.
-Resneli Niyazi; Hürriyet ve Meşrutiyet fikrini Namık Kemal ve arkadaşlarının
eserlerinden öğrenmiştir. Rumeli'de gizli faaliyette bulunan İttihat ve Terakki
Cemiyetine girerek, 1908 yılının Haziranında taraftarlarıyla birlikte dağa çıkar
ve II. Abdülhamit idaresine karşı ilk defa isyan etme cesaretini göstermiştir.
-"1908 yılı Temmuz ayında Meşrutiyet ilan edilince, Kolağası Niyazi Bey,
Erkan-ı Harp Binbaşısı Enver Paşayla birlikte "Hürriyet Kahramanı " ilan
edilerek büyük bir şöhret kazanmıştır. Resneli Niyazi Bey memleketin her
tarafında hükümdarlar gibi karşılanmıştır. Niyazi bey bir müddet sonra
emekli olur ve memleketine döner. Ne yazık ki düşmanı olduğu söylenen
biri tarafından kurşunlanarak öldürülmüştür." [Kaynak: İbrahim Alaeddin Gövsa]
Yine bir rivayete göre : Resneli Niyazi Bey, Evine geri döner. Siyaseti bıraktıktan
sonra çiftçilikle uğraşmaya karar verir. Bu sırada başlayan Balkan savaşlarına da
katılan Resneli Niyazi Bey, savaş sonrası memleketi olan Makedonya kaybedilince
tekrar İstanbul'a geri dönmek ister. 1913 yılının Nisan ayında Arnavutluk'un
Avlonya limanında İstanbul vapurunu beklerken 7-8 kişilik düzmece bir gurubun
düzmece kavgasının ortasında kalır ve Resneli Niyazi Bey kavgayı ayırmak isterken
kim vurdu ya gider.
-Filiz Hastürk'ün sayfasından alıntı yaptığım birde; Resneli Niyazi ile özdeşleşen
bir "Geyik Muhabbeti" var. Herkes tarafından Resneli Niyazi Beyi kısa ve öz olarak
anlatabileceği bir hikayedir bu.
-"Geyik Muhabbeti: Geyikli yada Resneli Niyazi diye adı tarihe geçen Osmanlı
subayı Niyazi Bey ,1873 yılında Manastır yakınında ki Resne kasabasında doğmuştu.
Harbiye mektebini bitirip teğmen rütbesi ile 1897 yılında Osmanlı-Yunan savaşına
katıldı. Savaşta büyük yararlılık gösterip üsteğmenliğe yükseltildi. Balkanlarda
ayaklanan Sırp ve Bulgar çetecilerle göğüs göğüse çarpışıp büyük ün kazandı.
Yurtseverliği ve silahşörlüğü, yurt içinde büyük hayranlık uyandırmıştı. Şapkasının
üzerine "Vatan Fedaisi" diye yazıyordu. Kendisine padişah yaveri unvanı verilmek
istendiğinde; sadrazamın on üç yaşında ki oğluna da aynı unvanın verilmiş olmasını
içine sindiremediği için reddetti.
-"Resneli Niyazi, evladı gibi sevdiği bir geyikle dolaşırdı. "Geyikli Niyazi" adıyla da
anılması bu yüzdendi. İttihat ve Terakki gizli cemiyetinin amacı doğrultusunda
3. Temmuz 1908'de Selanikten iki yüz fedaisiyle dağa çıkarak Sultan II. Abdülhamit'in
İstibdat rejimine karşı baş kaldırdı. Adı Enver Paşa ile birlikte Hürriyet Kahramanı
olarak anılmaya başladı. Sultan II. Abdülhamit 1878'de ortadan kaldırdığı birinci
meşrutiyet rejimini, 23 Temmuz 1908'de ikinci kez ilan etmek ve Anayasayı
[Kanunu Esasi] yürürlüğe sokmak zorunda kaldı. 24 Temmuzda meşrutiyet resmileşti.
Resneli Niyazi Bey , "Kahraman-ı Hürriyet " unvanıyla dağdan kentte indiğinde büyük
gösterilerle karşılandı. 1909 yılında 31 Mart ayaklanması meydana geldi. Ayaklanmalar
İstanbul Sokaklarında günlerce bie mektepli subay avı başlatarak, çok sayıda mektepli
subayı öldürdüler.
-" Bunun üzerine Selanik'te ki 3 Ordu bünyesinde İstanbul'da ki ayaklanmayı bastırmak
üzere bir hareket ordusu kuruldu. Resneli Niyazi'de yanındaki fedailerle hareket ordusuna
katılarak İstanbul'a geldi. Tabii geyiğini de birlikte getirmişti. İşte o günlerde ,Resneli
Niyazi Beyin İstanbul'un içinde özgürce gezen geyiği ,gazetelere konu oldu. Gazeteler
siyaseti ve 31 Mart ayaklanmasını unutup ,Resneli Niyazi'nin geyiğiyle ilgili haberler
yapmaya başlamıştı. O kadar çok geyik haberi yapılıyordu ki buna karşı çıkanlar, "Yeter
artık bu geyik muhabbeti" diye yakınır oldu. O günden sonra geyik muhabbeti bir deyim
olarak dilimize yerleşti. Alıntı. Filiz Hastürk
|
|||
Etiketler: RESNELİ, NİYAZİ, , |
|