11 İlçesi olan Tekirdağ’ın merkez ve İlçelerinde, Günlük ve Haftalık olmak üzere tam 59 adet Gazete çıkıyor. Yani, plaka numarası kadar. Kimilerine bakıyorum, okullardaki duvar gazeteleri onlardan daha iyi. Tekirdağ’daki bu gazete enflasyonu, acaba neden? Anlatayım.
Değerli okuyucularım, gazete ya da genel anlamda basın dendiğinde, Atatürk’ün o meşhur “Basın, milletin ortak sesidir.” sözü aklıma geliyor.
Çok doğru bir söz. Zaman geçse de, öneminden hiç bir şey kaybetmiyor. Ancak, bu ortak sesler o kadar çoğaldı ve karıştı ki, ses olmaktan çıkıp kimi yerlerde “gürültü”ye dönmüş durumda. Kastedilen o seslerin gürültüye dönen yerlerden biri de, Tekirdağ olmuş.
Araştırdım ve oturup tek tek saydım, bir kaçı “haber sitesi” bir kısmı günlük, bir kısmı da haftalık olmak üzere, 11 ilçesi olan Tekirdağ ilinde, tam 59 gazete yayınlanıyor.
Öğrendiklerimi ve aklımda kalanları sıralarsam, Avrupa Yakası, Bakış, Yeni Haber, Çorlu, Çorlu Haber, Devrim, Haber Trak, Tekirdağ Pusula, Hayrabolu’nun Sesi, Marmara Ereğli’nin Sesi, Marmara Haber, Medya Batı, Saray Gözlem, Saygın Malkara, Şarköy’ün Sesi, Tekirdağ Sağlık, Tekirdağ Yeni İnan, Trakya, Trakya Demokrat, Trakya Gündem, Trakya Taraf, Çerkezköy Haber, Çerkezköy, 59 Haber, Tekirdağ Yeni Haber, Gazete Trakya, Kent Haber, Trakya 2000, Olay, Tekirdağ Postası, Tekirdağ’ın Sesi, Saray Haber, Pusula, Trakya Demokrat, Çerkezköy Havadis, Şafak, Evrim, Çorlu Asayiş, Kapaklı Haber, Çorlu Eksen, Trakya Spor, Haber Eksen, Kapaklı Gündem, Tekirdağ Net Haber, Malkara’m, Malkara Son Haber, Muratlı Hizmet, Tekirdağ Canlı Haber, Ajans Tekirdağ, Kapaklı Gazetesi, Kent Haber, Havadis ve diğerleri… say, sayabildiğin kadar.
Elime geçenlere bakıyorum. Haberlerin ya da kimi yazıların çoğu, öteki ulusal gazetelerden, iktibas ya da iltibas (alıntı/benzerlik) yoluyla ele geçirilmiş. Resim ve şekiller de öyle. Bu yapılırken, hukuki bir tepki almamak için büyük özen gösterilmiş.
En çok basan 2000-1500 baskı yapıyor. 500 ve daha az yapan da var. Çoğunun matbaası yok. Baskıyı dışarıda yaptırıyorlar. Haftalık yayınlananlardan kimileri sayfayı hazırlayıp dükkanı kapatıyor. Telefon ettiğinizde, telefon açılmıyor, telefona bile çıkan yok. Çünkü, kurumsallık yok.
BU KADAR ÇOK GAZETE NİYE?
Basını çok iyi izleyen ve biraz da içinden gelen bir dostuma soruyorum. “Bunun sebebini anlamak çok kolay” diyor ve kimilerini kastederek ekliyor.
“Öncelikle, Basın İlan Kurumu’ndan pay/para almak için açılıyorlar. Bu kurum, onlara iyi para veriyor. Ayrıca, özel ilanlardan da para alıyorlar. Kimileri iktidar yanlısı yayın yapıp, iktidarın nimetlerinden de yararlanıyorlar. (Yandaş Gazete olmak gibi), Ayrıca, kamuoyunda ve çevrelerinde prestij sağlamanın peşindeler. Çok kere hak edilmeyen övgülerle ve bir beklenti ile siyasete soyunanlara kamuoyu desteği sağlıyorlar. Yazılı tehdit ve karalama ile de, istedikleri kişi ya da kurumu kötü duruma sokabiliyorlar. Buradan da, kendilerine maddi/manevi bir fayda çıkarabiliyorlar. Daha açık bir söylemle, basının gücünü bir silah gibi kullanıp, her türlü maddi ve manevi avanta elde edebiliyorlar. Sahipleri başka işler de yapıp, işleri için devlet katında ve her alanda kendisine kolaylık sağlatabiliyor. Dahası da var…” diyor.
İÇLERİNDE, GAZETEYE BENZEMEYEN DE VAR.
Elime geçen bazılarına bakıyorum. Normal gazete ebadından küçük boydalar. Adeta Haber Bültenleri gibi. Sayfa sayıları az.
Maddi güçleri yetersiz olmalı ya da bölgelerinde fazlaca haber bulamadıkları için, demek ki fazlaca ilgi çekemiyorlar.
Kimi köşe yazarları sokak ağzıyla ifade kullanıp, Türkçenin imla kurallarına ve Türk diline de zarar verebiliyorlar.
Bunları söylerken, içlerinde çok düzgün yayın yapanların ve Türkçeyi çok iyi kullananların olduğunu da belirtmeliyim.
Bendeniz ister ulusal, ister yerel, ister haftalık, ister günlük olsun gazete ve dergilerin kültür hayatımızdan hiç çıkmamasını dilerim. Ancak, ülkemizde dördüncü güç olan basın gücünün, siyasi ve başka başka çıkar ve tehdit amaçlı olarak kullanılmasını, asla kabul edemem. Ve hiç kimsenin de kabul etmesini arzu etmem.
Şimdi, el değiştirip iktidarın güdümüne giren ve kendini büyük gibi gösteren ulusal gazetelerden megaloman/karalamacı olup, yalan haberleriyle ünlenen Hürriyet Gazetesi, bir zamanlar işte böyleydi. Şimdi ise, süngüsü düştü.
Tekirdağ İl merkezi ve 11 ilçesinde yayınlanan bu gazetelerin, amaçlarına çok iyi bakılarak devlet ve kamuoyu tarafından çok iyi denetlenmesini, bu işi her önüne gelenin değil, bilenlerin yapmasını arzu ederim.