|
|||
ALBERT VE PROF.DR HÜSEYİN YILMAZ | |||
*Hüseyin Yılmaz; Bilim adamı. Denizli-Acıpayam'ın, Yumrutaş köyünde
doğmuştur. İstanbul Teknik Üniversitesinin Elektrik Bölümünü bitirdikten
sonra Amerika'da MIT Üniversitesi Fizik Bölümünde doktora yapmış ve
profesör olmuştur. Einstein'in fonksiyon teorisine katkılarına yönelttiği
eleştiriler dünya kamuoyunda ilgiyle karşılandı. Kimi çevrelerce, bu
Einsten'in yaklaşımının çürütülmesi olarak değerlendirilmiştir.
*Bu hikaye 1936 yılında Denizlinin Acıpayam ilçesinde görevli öğretmenlerin
pikniğe gitmeleriyle başlıyor. Öğretmenler piknik yaparken keçilerini otlatan
küçük bir çoban çocukla karşılaşırlar. Çobanı yanlarına davet edip çay ikram
ederler ve ismini sorarlar. Küçük Çoban ürkek bir sesle cevap verir. "Hüseyin"
der. Hüseyin'e öğretmenler yanlarındaki gazeteyi verip okumasını isterler.
O tarihlerde okuma yazma bilenlerin sayısı o kadar azdır ki...Okuma
öğrenenlerin diplomaları bizzat valiler tarafından imzalanırmış...Hüseyin
okuma bilmediği için gazeteyi eline almayı kabul etmez...Öğretmenler bu
kez yaşını ve neden okula gitmediğini sorarlar. "on iki" diye cevap verir ve
ekler " üç yaşımda annemi kaybettim, on bir yaşımda babamı" der.
*Hüseyin ile bir süre sohbet eden öğretmenler, çocuğun aslında çok zeki
olduğunun farkına varırlar. Mutlaka okuması gerektiğini tembih ederler.
Hüseyin, karşılaştığı öğretmenlerin verdiği destek ve heyecanla Denizle'de
parasız yatılı okumaya başlar. Bir süre sonra katıldığı bir matematik yarışmasında
Hüseyin'e bir kitap hediye edilir. Hüseyin bu kitabı bir gecede okur bitirir.
*Ertesi gün Fen Bilgisi öğretmenine gider," bu kitapta eksiklik var" der...
Öğretmen şaşırır. Çünkü Hüseyin'in bahsettiği eksiklik...Görecililik Teorisi
hakkındadır. Söz konusu teorinin önemli bir parçasının kitapta olmadığını
fark etmiştir Hüseyin... Fen öğretmeni konuyu İTÜ'inde kendi hocası olan
rahmetli fizik profesörü Nusret Kürkçüoğlu'na mektup yazarak iletmiştir.
Nusret hocadan şu yanıt gelir; "Hüseyin liseyi bitirince İstanbul Teknik
Üniversitesi Elektrik Mühendisliğine gelsin" demiştir.
*Bu hikayeyi yazarken Nusret Kürkçüoğlu'ndan bahsetmeden geçemeyiz.
Prof.Dr. Nusret Kürkçüoğlu 1910 yılında Erzincan'da doğmuş ve lise öğrenimine
başladığı İstanbul'da ki Vefa Lisesinin daha birinci sınıfındayken Paris'te ki
4. Henry lisesine gitmiş ve lise öğrenimini burada tamamlamıştır. Dört yıllık
bir eğitim-öğretim süresi olan bu liseyi iki yılda bitirmiştir. Lise öğreniminden
sonra , Sarbonne Üniversitesinde Fizik Eğitimi görmüştür. Türkiye'ye döndükten
sonra Balıkesir Lisesinde Fizik Öğretmenliği yapmış ve bu görevi sırasında
Türkiye'nin 7'inci Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in öğretmenliğini de yapmıştır.
Nusret hocanın görev derecesi , Mustafa Kemal Atatürk'ün isteğiyle, yedi basamak
birden yükselmiştir. Ardından Nusret hoca 31.05.1933 tarihinde yeni kurulan
İstanbul Üniversitesinin Fen Fakültesine Fizik doçenti olarak atanmıştır.
*Hüseyin liseden mezun olunca İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliğine
gider. Denizlili öksüz ve yetim çoban Hüseyin, orada da bir takım çalışmalar yapar
ve çalışmalarını hocaları anlayamaz . Hocalarından biri" Bu çalışmalarını bilse
bilse Amerika Boston'da ki Massachusetts Teknoloji Enstitüsünde (MIT)görevli
Prof.Dr: Morse bilir" deyip mektupla ona gönderir. Prof. Morse'den de şöyle
bir cevap gelir; "Hüseyin'in bu yaptığını 5 sene önce bir gurup buldu , ama bunu
Hüseyin'in tek başına bulması olağanüstü bir şey. Biz Hüseyin'in tüm masraflarını
karşılayacağız, Amerika'ya gelsin" der. Anne-Baba yok. Köyünün insanları son
derece fakir. Bir gazete kampanya yapar ve toplanan parayla Hüseyin Amerika'ya
giden bir gemiye bindirilir. Hüseyin (MIT)'te Prof. Morse'unun karşısına geçer.
Morse Hüseyin'in tez hocası olacak ama Hüseyin'in İngilizcesi de iyi değildir.
Anlayamıyor pek. Morse'unun dediklerini. Hocasına "Write on the blackboard"
(Türkçesi: "Kara tahtaya yaz" der. Prof Morse'de Hüseyin'in tez konusu olacak
konuyu tahtaya yazar ve Hüseyin'de bunu defterine geçirip Üniversiteden ayrılır.
MIT'de genelde tez konuları 5 senede, 9 senede bitiriliyor olmasına rağmen
Hüseyin çalışmasını 3 ay sonra bitirip hocasının karşısına çıkar. Morse bir kaç
gün sonra tezi inceleyip Hüseyin'i çağırır. " Senin tezin bitti.Ancak burası MIT.
Biz burada böyle hemen doktora diploması veremeyiz. Sen git istediğin dersleri
al, 2 sene sonra gel" der. Hüseyin iki sene sonra gelir doktorasını alır ve bu kezde
Princeton Üniversitesine gider. Orada ünlü Fizikçi Albert Einstein ile birlikte
çalışmaya başalar.
*Hüseyin; bir kaç yıl sonra Boston'a geri dönüp icatları destekleyen bir firmada
çalışmaya başlamıştır. Burada bilgisayarlar ile konuşmanın onlara talimat vermeye
yönelik projeler yürütür. Sesle kumanda edilen bilgisayarı ilk defa 1960'lı yılların
başında Hüseyin Yılmaz yapmıştır. Bu arada çalışmalarını yakından takip ettiği
Albert Einstein 'in kendisi kadar ünlü fonksiyon teorisinde eksikler tespit eder ve
bunu bir mektupla kendisine bildirdiği iddia edilmektedir. Ancak mektup ulaşmadan
Einstein'in öldüğü söylenmektedir. Hüseyin Yılmaz bu hatayı ünlü bir bilim dergisinde
yayımlayınca akademik dünyada adeta kıyamet kopar. Bilim dünyası ikiye bölünür ve
Einstein'in kuramına karşı Yılmaz; kütle çekim kuramı da literatüre girer. Bu gün
dünyada çok popüler olarak kullanılan ( Siri, Google Now, Cortana) gibi bütün
programlarda ki sesli komut siteminin mucidi Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz'dır. (Alıntı)
|
|||
Etiketler: ALBERT, VE, PROF.DR, HÜSEYİN, YILMAZ, , |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.