|
|||
YAŞANMIŞLIKLAR | |||
*Çin'in Guangdang Eyaletinde: 21 yaşında tanışıp nişanlandığı
sevgilisi ile evlenme hayalleri kuran bir kadın, düğünden hemen
önce rahatsızlanarak komaya girmiştir.
*Beyni hasar gören talihsiz kadın, tam iki yıl komada kalır. Yaşam
destek ünitesine bağlı olarak yaşatılan kadından ümit kesilince ,
gelinlik giydirilmiş, yatağının başında bir düğün töreni düzenlenmiştir.
Sonrada gözyaşları içinde yaşam desteği sonlandırılmıştır.
*Ailesi, düğünden sonra yapılan bir ameliyatla kadının organlarının
alındığını ve ihtiyaç sahiplerine bağışlandığını söylemişti. Nişanlısı
ise durumu şöyle anlatmıştı: "Hep özel bir düğün istemiştik. O yüzden
para biriktirmek için fazla mesai yapıyorduk. O hayalimizde ki düğünü
gerçekleştirmek için hastalandı. Ben ona istediği gibi bir düğün yaptım...
demişti. İşte bunlar çok zor şeyler ama hayatın içinde var maalesef...
Sağlıklı bir nefes alıp verdiğiniz her anın değerini bilin ve birini
seviyorsanız onu mutlu edin . Geç kalmadan.(Alıntı)
******************
*"1960'lı yıllar: Elazığ akıl hastanesinden personelin bir ihmali sonucu
bütün deliler kaçar...Elazığ'ın cadde ve sokaklarına dağılırlar...Toplam
423 deli kaçmıştır. Mülki makamlar panikler, Başhekime koşup, "Doktor
bey ne yapalım ?" diye sorarlar. O zamanın ünlü doktoru Mutemet Bey
hastanenin Başhekimi'dir. Mutemet bey : "bana bir düdük verin arkama
yapışarak gelin" der. Doktorlar önde bir kaç personeli arkasında "Trencilik"
oynayarak bütün Elazığ'ı "çuf-çuf" nidalarıyla dolaşırlar. Başhekimin
tahmini tutmuştur, bütün deliler bu kuyruğa girer ve vagon olurlar.
Lokomotif ; Yani Başhekim: Mutemet Bey yönünü hastaneye çevirince
tüm kaçan deliler hastaneye geri dönmüş olurlar. Sorun çözüldüğü için
Mülki Makamlar ve Doktorlar, trencilik oynayıp hastaneye döndükleri
için içinde deliler hallerinden çok memnundur. Ancak esas sorun akşam
yoklama yapıldığı zaman ortaya çıkar; hastaneye trencilik oynayarak
gelenlerin sayısı 621 kişidir" Alıntı: fb.com./En TerSanBİLgiler.
*******************
-"Bir Profesör: Sosyoloji sınıfında ki öğrencilerini Baltimore ABD şehrinin
kenar mahallelerine göndermiş ve o bölgede yaşayan 200 erkek çocuğunun
durumlarını araştırmalarını ve her bir çocuğun geleceği hakkında bir değerlendirme
yapmalarını istemişti. Öğrencilerin hemen hepsi bu çocukların gelecekte hiç bir
şanslarının olmadığını dile dile getirmişlerdi. Bundan tam yirmi beş yıl sonra bir
başka sosyoloji profesörü tesadüfen bu çalışmayı buldu ve öğrencilerinden bu
projeyi sürdürmelerini ve aynı çocuklara ne olduğunu araştırmalarını istedi.
Öğrenciler, o bölgeden taşınan yada ölen 20 çocuk dışında ki 180 çocuktan
176'ısının olağanüstü bir başarı gösterip, avukat, doktor yada iş adamı olduklarını
ortaya çıkardılar. Profesör çok etkilenmişti. Ve bu konuyu izlemeye karar verdi.Birer
yetişkin olan o çocukların hepsi o bölgede yaşadıkları için, her biriyle buluşma şansı
oldu. " O koşullarda nasıl bu kadar başarılı oldunuz ?" sorusuna verdikleri cevap hep
aynıydı: "Mahalle okulunda bir öğretmenimiz vardı. Onun sayesinde."
-Profesör bu öğretmeni çok merak etmişti. Hala hayatta olduğunu öğrendiği yaşlı
öğretmenin izini bulması zor olmadı. Kendisini ziyaret etmek evine kadar gitti.
Karşısında yılların yüzüne eklediği kırışıklıklara rağmen hala dinç duran bir yaşlı
kadın buldu ,merakla yaşlı kadına bu çocukları kenar mahallelerden kurtarıp,
başarılı birer yetişkin olmalarını sağlamak için kullandığı sihirli formülün ne
olduğunu sordu. Yaşlı öğretmenin gözleri parladı ve dudaklarının kenarında bir
gülümseme belirdi: "Çok basit" dedi. "Ben o çocukları çok sevdim" dedi.
-Baltimore, ABD'nin Maryland eyaletinde bulunan en büyük 20'inci şehridir.
Chesapeake körfezinin batı kıyısında , yer alan şehir. ABD'nin başkenti olan
Washington DC'den 64 km uzaklıktadır. Aynı zamanda önemli bir liman şehridir.
******************
*Saatin Değeri: Ölmeden önce bir baba oğluna şöyle der. "Bu saati bana
büyük baban verdi. 200 yıldan eski bir saat...Ancak bunu sana vermeden
önce bir iki şey yapmanı istiyorum" der.
-"Şimdi git sokağın başında ki saatçiye bu saatin kaç para ettiğini sor."
Oğlu saatçiye gider sorar ve döner...Babasına "5 dolar verdi çünkü eski
bir saat dedi" der.
-Babası "tekrar şimdi köşedeki kafeye git ona sor" der. Oğlu hemen kafeye
gider sorar ve döner...Babasına "oda 5 dolar verdi" der.
-Babası bir kez daha "şimdi müzeye git sor" der. Oğlu vakit kaybetmeden
müzeye gider bu antika saat ne kadar eder diye sorar ve döner. Babasına,
"baba bu saat için tam bir milyon dolar verdiler" der.
Ve baba oğluna derki: "Doğru yer senin değerini belirler..." Doğru olmayan
bir yerdeysen ve değerli hmiyorsan buna üzülme...Senin değerini kim
biliyor seni takdir ediyorsa orası senin için en doğru yerdir...Senin için
doğru olmayan yerde kalma:!!! "Kendi değerini bil" der. Sizler değerinizi
ne kadar biliyorsunuz ?
*******************
-"Gelmiş geçmiş en iyi reklamlardan biri: [3 M] firmasının 2005 yılında
Vancouver'de ki bir otobüs durağına koyduğu, kurşun geçirmez cam
içinde ki 3 milyon dolardı. Firma ürettiği kırılmaz cama o kadar güveniyordu ki,
eğer camı kıran birileri çıkarsa parayı alabileceğini duyurmuştu. Sonuç mu ?
Camı kimse kıramadı." Vancouver , Kanada'nın Britanya Kolumbiyası eyaletinde
bulunan bir şehirdir. Batı Kanada'nın en büyük ülkeninde üçüncü büyük
metropolüdür. Farklı etnik gurupların bir arada yaşadığı kozmopolit bir kenttir.
|
|||
Etiketler: YAŞANMIŞLIKLAR, , |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.