The document has moved here.
|
|||
KADIN-EVLİLİK-ŞİDDET | |||
-Dramatik mi yoksa aile faciası mı bilemiyorum. Ama tek bildiğimiz
mutlu bir yuvanın dağılması, yok olması olaylarını günümüz
koşullarında sıkça rastlıyoruz. Türkiye'de ortalama her yıl çeşitli
nedenlerle 300'ün üzerinde kadın cinayete kurban gidiyor. Büyük
bir aşkla başlayan birleşme ,büyük veya normal şartlarda yapılan
düğünlerin ardından bal ayları ,cicim ayları derken bir gün gazete
manşetlerinde kocası eşini 28 yerinden sokak ortasında bıçakladı
diye bir haber okuyabiliyoruz. Bu nasıl bir öfke , bu nasıl bir kin
belkide daha 10 gün önce birbirlerini deli gibi seven iki insan nasıl
böyle düşman olabiliyorlar 'o kerem ile aslı aşkı' nasıl bitiyor nasıl
böyle dehşet saçan birisi olabiliyorlar inanılır gibi değil.
-Evliliğin sonu neden facia ile bitiyor, neden modern iki insan gibi
ayrılıp kendilerine yeni hayatlar kurmaya çalışmıyorlar. Bir süre
sonra terk edilmiş erkek ayrılmış olduğu eşini tehdit etmeye
başlıyor, sokak ortasında sözlü tacizlere başlıyor, zaman zaman
kendisinden ayrılmış olan eşini cadde ortasında darp ediyor. Bir
sürü tehditler falan sonuç planlayarak kusursuz bir cinayet.
-Kadın Örgütleri Türkiye'nin kadına yönelik şiddetle mücadele
politikalarını ve uygulamalarını bir gölge rapor hazırlayarak masaya
yatırmıştı. Kadına yönelik şiddete karşı hemen alınması gereken 50
acil önlemleri şu şekilde sıralamışlar dı.
-"Türkiye yasa yapım ve uygulama süreçlerinde kadınlar,sözleşme
hükümlerine uygun olarak,ailenin bir parçası gibi değil özerk bireyler
olarak görülmeli, kadınların aile içerisindeki haklarının korunması ve
şiddetin ortadan kaldırılması için gereken adımları ivedilikle atmalıdır."
-"Toplumsal cinsiyet ,yaş,sağlık durumu,azınlık olma durumu,engelilik,
göçmen yada sığınmacı olma ,cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği
Anayasanın 10. maddesine ayrımcılık yapılmayacak koşullar olarak
açık bir şekilde eklenmelidir."
-"Kadınların haklarını ilgilendiren yasama ve yürütme süreçlerine
bağımsız kadın örgütlerinin anlamlı katılımı sağlanmalıdır."
-"Şiddete maruz kalan kadınlar, destek için başvurdukları tüm kurumlarda
yasal haklarının bütünüyle ilgili etkili bir şekilde bilgilendirilmelidir"
denmektedir. Türkiye'de kadına şiddet maalesef yeterince önlenemiyor
kadın toplumun her kesiminde şiddet görmeye devam ediyor.
-Kadına şiddet dünyanın en utanç verici insan hakları ihlalidir. Uzmanlar
Kadına şiddet ,insanlığa şiddet açıklamasında bulunurken "Kadına şiddet
Birleşmiş Milletler tanımına göre; Kamusal yada özel hayatta kadınların
fiziksel ,cinsel veya zihinsel olarak zarar görmesine sebep olan yada
olma potansiyeli taşıyan cinsiyet temelli her türlü şiddet eylemi. Dolayısıyla
kadına şiddet deyince, akla ağırlıklı kaynak olan eş tarafından fiziksel
zorbalık gelse de, aslında kayıtların yetişeceği kadar çeşitli formlar da var
şüphesiz. Malum kadınlar ailenin diğer bireylerinden kamusal alan kadar
uzanan mecralarda diğer erkeklerinde baskısına maruz kalıyor. Ve sözlü
saldırı ile ayrımcılık da şiddet tanımının içine giriyor" denilmiştir.
-"Kadına şiddete hayır" cümlesi Türkiye'de bir kampanya olmaktan öteye
gidemiyor veya götürülemiyor. "Kadına şiddete hayır" her kesin dilinde
olmasına rağmen sanki bir reklam kampanyası gibi görülmektedir. İşte
bu yüzden ülkemizde (Münevverler, Özgecanlar, Ayşeler, Fatmalar) daha
hayatlarını henüz yaşayamadan gençliklerin baharında iken yaşamları
çirkin eller tarafından alınmıştır. Türkiye'de "Kadına Şiddete hayır" bir
dizi yasa çıkarılmasına rağmen şiddetin önüne geçilemiyor. Asıl dikkat
edilmesi gereken ise bütün bunlara rağmen bu şiddetin boyutunun
düşmemesidir.
|
|||
Etiketler: KADIN-EVLİLİK-ŞİDDET, , |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.