Bir kişiye gerçek isminin dışında bir isimle hitap etmeye Lakap diyoruz. Bunlardan biride Kurtuluş Savaşımıza damgasını vurmuş, Deli Halid Paşa kişilere takılan lakapların sebepsiz olmadığı o kişinin biyografisini okuduğumuzda veya değişik kişilerden o kişinin hayatını dinlediğimizde
doğru olduğunu anlıyoruz ama Deli Halid Paşanın ki çok başka; Tarihe ismini yazdıran ve 1910 yılında İtalyanların Trablusgarp,a saldırmasıyla yüzbaşı rütbesiyle oraya gitmesiyle başlamış, üç ay orada kaldıktan sonra balkan savaşına katılmak üzere Çatalca'da şark ordusuna atanmıştır.
-Deli Halid Paşa o kadar başaralı bir komutan, ki o cepheden o cepheye hiç dur durak bilmeden gidiyor ve her gittiğinde başarıyla ve kazanımlarla dönüyordu, beklenmedik çıkışları ile düşmana karşı vermiş olduğu zararlardan dolayı olacak, ki kimsenin cesaret edemeyeceği şeyleri gerçekleştirdiği için kendisine Deli Halid Paşa denmiştir. Paşanın katıldığı savaşlar; Balkan savaşları, Birinci dünya savaşı ve Türk kurtuluş savaşıdır.
Kurtuluş savaşında, Gemlik’ten başlayarak Bandırmaya kadar olan sahil şeridinde düşmana tek kaçış noktası bırakmayan ve durumu Fahrettin paşadan öğrenen Mustafa Kemal Atatürk gururla gülerek "Bu mutlaka bizim Deli Halid'in işidir" demiştir. Vatan için savaşan yiğit askerlere baba gibi şefkatli davranır, vatan hainlerine karşı acımasız bir komutandır. Deli Halid Paşa düşmanlarını sağ tarafında taşıdığı "Namuslu" diye adlandırdığı tabancasıyla cepheden kaçan askerleri ise sol tarafında taşıdığı "Namussuz" diye adlandırdığı tabancasıyla vurabilecek kadar kararlı bir asker ve komutandır Halid Paşa.
Deli Halid Paşanın (Halid Karsıalan) "Bildiği doğrularla ilgili en son söylenecek şeyi en başta ve karşısında kim olursa olsun en üst perdeden söylemesi, vatanı ve milletinden başka bir şey düşünmemesi" olacak ki kendisine deli denmiştir. Deli Halid Paşaya Mustafa Kemal Atatürk Mebusluk teklif eder. Deli Halid Paşa "İstemem ben mebusluk yapamam pek asabi bir adamım, kürsüye çıkar bir şey söylerim. Bir mebus itiraz eder. Ben itiraza alışmamışım. Tabancayı çıkarır vurum. Beni yapmayınız" der. 1923 Haziran seçimlerinde ikinci TBMM'ye Ardahan mebusu olarak girmiştir. Deli Halid Paşa TBMM'de kürsüye çıktığında "O kürsüdeyken mecliste çıt çıkmazdı" denilmiştir. Belki de bu yüzden Deli Halid Paşa denmiştir kendisine.
Ne yazık ki Deli Halid Paşa 9 Şubat 1925'de Meclis koridorunda vurulmuş ve 14 Şubat 1925'de vefat etmiştir. Bu hadisenin günümüze kadar farklı bakış açılarıyla anlatılmıştır. Deli Halid Paşa ise, son nefesine kadar kendisini "Rauf bey'in" vurduğunu söylemiştir. Halid Paşayı ölüm yıl dönümünde saygıyla anıyorum. |