|
|||
HANİ KADINLARIMIZ BAŞIMIZIN TACI İDİ | |||
-"Kocaeli'nin Darıca ilçesinde talihsiz bir kadın kazma sapı ile dövülerek
öldürüldü. A.Ş isimli kadın memleketi Tokat'ın Niksar ilçesinde toprağa
verildi. Talihsiz kadın ,çocuğunun babası O.Ş isimli şahıs tarafından kazma
sapı ile dövülerek öldürüldü. Memleketi olan Niksar'da gözyaşları arasında
toprağa verilirken A.ş 'nin babası Ali Yılmaz kızının geçtiğimiz ay kocasından
kaçıp yanına geldiğini ancak daha sonra ikna olup tekrar Kocaeli'ye
döndüğünü anlatmış olup "kızımı sopa ile döve döve öldürmüş. Benim
içim yanıyor, başkalarının da içi yanmasın. Devlet bu tür durumda olanları
korusun" demiştir. Alıntı:[hurriyet.com.tr.]
-Kadın, deyince akan sular durur ya şimdilerde pek öyle değil. Kadına şiddet
var. İşkence var. Hürriyetini alıkoyma var. Hani kadın başımızın tacı idi. Hani
çocuklarımızın anası idi. Dünyaları verseler sana hiç bir hiç şeyi değişmem
diyen kişiler, bir anda bakıyorsunuz canavarlaşıyor. Kadınlar ölmesin onları
savunmasız görerek onlara yapılan vahşet, insanlık adına yapılan çirkinlikten
öteye gidemez. Kadınları öldürmeyin hey erkek hegemonyası, unutulmamalı
varlığımızın yegane nedeni kadınlardır.
-"Oğlum evden çıkarken bana topuklu giyme, babam görürse kaçamazsın"
diyor. "Sesimi ölmeden önce duyun Özgecan ve Emine Bulut gibi olmak
istemiyorum" diyen Zeliha Erdemir "eski eşi tarafından sürekli tehdit ediliyor,
46 kez şikayette bulunmasına rağmen sonuç alamadı. Zeliha "ne olur sesimi
ölmeden duyun" diye yardım çığlığı atmaktadır. "Didim'de yaşayan 32 yaşındaki
bir çocuk annesi Zeliha Erdemir, erkek şiddetine maruz kalan , canıyla tehdit
edilen onlarca kadından biri. Erdemir, 2016 yılında boşandığı eşinden yıllardır
kurtulamadı. Savcılığa yüzlerce kez şikayette bulundu. Sosyal medyadan yardım
çığlığı attı." Alıntı: Sözcü Gazetesi 17.12.2019
-Zeliha'nın sesini duyan oldu mu? sesine kulak veren oldu mu? yoksa oda diğer
kadınlar gibi ölüp gidecek mi? dört yıldır eşinin tehditleri ile yaşamaya çalışıyor
sizce buna yaşamak denir mi? her gün, her saat, her dakika hatta her an ölebilir.
Onun için "Sesimi ölmeden önce duyun" diyor. Zeliha ölmesin, Zeliha yaşasın
oğlu için yaşasın, devlet Zeliha'nın sesini duysun. Erkek terörünün ülkemizde
devletin yeni çıkaracağı yasalar ile önüne geçilsin.
-"Tartıştığı kadını tüfekle öldürdü." Balıkesir, Edremit'te iddiaya göre bir ekmek
fırınında çalışan ve boşanma aşamasında olan M.B[46] birlikte alkol aldığı N.C[35]
ile tartıştı. İki çocuk babası M.B tüfekle N.C' a ateş açtı ve talihsiz kadın olay
yerinde öldü. Zanlının ise silahı ateşlediği sırada tetiğe sıkışan parmağı koptu.
M.B 'inin tedavisinin ardından sorgulanacağı öğrenildi." [DHA] Alıntı: Sözcü
Gazetesi. 19.12.2019
-Cinayet geliyorum demez, geldim der. "Talihsiz kadın olay yerinde öldü." demek
bir cinayet haberini anlatmaya yetiyor ve artıyor bile. Burada talihsiz kadının
neden nasıl öldürüldüğü ile ilgilenmemiz gerekir. Erkek tartışmayı yaparken tartışma
esnasında üstün olmayı istediği için, kadının tartışma esnasında söylemleri erkek için
pek önemli değildir. Yani kadın bir "küçük bir ceviz kabuğunu doldurmayacak" sebepten
cinayete kurban gidebiliyor. İşte burada erkek hegemonyası tekrar devreye giriyor.
Bir cinayetin işlenmesi için özel bir zemin hazırlanmasına gerek, böyle zamanlı
zamansız bir tartışma yüzünden hatta "niye yan baktın" kelimesinden dahi bu
ülkede cinayetler işlendi işlenmeye de devam ediyor.
-"Kadın katilleri kravat takıp kurtulmasın" Chp Adana Milletvekili Burhanettin
Bulut, "Kadın cinayetlerinde iyi hal indirimi uygulanmasın" dedi ve yasa teklifini
TBMM'ine sundu. Bulut, kadına yönelik şiddetin her geçen gün arttığını ve
kadınların "ölüm kalım mücadelesi verdiğini" belirterek, kadınların kocaları,
sevgilileri, babaları, kardeşleri ve yakınları tarafından katledildiğini yeniden
hatırlattı. Bulut ; şöyle devam etti. 2019 yılının ilk 11 ayında en az 430 kadın
öldürülmüş; bu ay ise cinayete kurban giden kadın sayısı 39 olmuştur. Ülke
geneline baktığımızda kadınların yüzde 39'unun fizikse i, yüzde 15'inin cinsel
şiddet, yüzde 42'isinin de bu iki şiddetten en az birini yaşadığını da belirtmiştir."
Alıntı: Sözcü Gazetesi 17.12.2019
-Bu iyi hal uygulaması neden yapılıyor. Sonuç itibariyle kişi bir cinayet işliyor ve
bu cinayeti işleyen kişi bir cana kıydığı için katil sayılıyor. Öyleyse iyi hal demek,
ne demek. Özellikle de bu uygulamanın kadın cinayetlerinde daha fazla uygulandığını
görüyoruz. Adana Milletvekili Burhanettin Bulut'un anayasa teklifini destekliyorum.
Takım elbise giyip, kravat takıp iyi hal uygulanması yapılmasının ne kadar doğru
olduğunun tekrar tekrar gözden geçirilmesi gerekmektedir. Takım elbiseye veya
kravata bakılmaksızın kişinin işlemiş olduğu suça bakılarak kişiler cezalandırılmalıdır.
|
|||
Etiketler: HANİ, KADINLARIMIZ, BAŞIMIZIN, TACI, İDİ, , |
|