Sınırlarımızın dışında oluşan bu savaştan, hemen her gün şehitler geliyor. İçimiz her gün yanıyor. Sınırlarımızı teröre karşı koruduğumuzu anladık da, kimin dost, kimin düşman olduğunu neden ve hala anlamadık?
Değerli okuyucularım; “Ateş, düştüğü yeri yakıyor.” Giriştiğimiz bu savaşta, hemen her gün şehitler geliyor. Ve o ateş, öncelikle düştüğü yeri yakıyor. “Ah ! Vah!” ile geçiştirilmeye çalışılan bu durumu, bir de o şehit analarına ve babalarına sormak lazım.
“Sınırlarımızı teröre karşı koruyoruz, korumalıyız.” Diyerek, sınırlarımız dışında oluşan bir savaşa bulaştık. Daha doğrusu “Dost (!), Müttefik(!), Stratejik Ortak(!) dediğimiz ve bildiğimiz Amerika’nın gazına gelerek, bu bataklığa saplandık. “Bataklığa” diyorum, çünkü çık çıkabilirsen.
AMERİKA, TERÖRİSTLERİN DOSTU !
Amerika denilen bu “Kaypak” ülke, “Tavşana kaç, tazıya tut” diyerek, düşmanımız olan teröristlere her türlü yardımı yaparken ve bunu gizlemezken, bize de, “Kendinizi savunun” demekten başka hiçbir şey demiyor, hatta bazen de “Fazla ileriye gitmeyin” diye azarlayabiliyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Bey, olup bitenlere karşı her gün esip gürlerken, olumlu bir sonuç bir türlü alınamıyor ve şehitler gelmeye devam ediyor.
Genelkurmay da, hemen her gün öldürülen terörist sayısını açıklasa da, bizim için önemli olan, vatan evlatlarının ölmemesidir. Bayrağa sarılı tabutların sürekli gelmesi, bizi kahrediyor. “Zeytin dalı” denilen harekat, iki ay’a doğru gidiyor ve ne zaman biteceği de belli değil.
SURİYE, NEDEN DÜŞMAN?
Neden olacak? Amerika istediği için düşman. Bir zamanların önemli ve yakın dostumuz olan Suriye’nin ve liderinin birden düşman gibi görünmesi aramızı açınca, olanlar oldu.
Oysa bizim Suriye ile, sınır ihtilafı dahil hiç bir sorunumuz yoktu. Amerika’nın isteğine uymamız, bizi Suriye’ye düşman etti ve bu günlere geldik.
Dış siyaseti çok iyi bilenler ve izleyenler ve de Amerika’nın kalleş tutumunu bilenler artık açıkça diyorlar ki, bu sorunun çözümü Suriye rejimi ile anlaşmaktır.
Ülkemizin çıkarları için, dostu dost, düşmanı düşman bilmek gerekir ve gereksiz düşmanlıklardan kaçınmak lazımdır.
Suriye lideri Esat ile dolaylı değil, artık doğrudan temas kurmak, iki ülkenin de lehinedir. Amerika’nın aleyhine olsa bile. Kaldı ki, Rusya bile bunu istiyor. En çok isteyenler de, ülkemize sığınan o 3.5 milyon vatansız Suriyeliler.
Türk halkı, hükümetten şimdi ısrarla bunu bekliyor. Şehit cenazelerini artık beklemiyor.