DOLAR 35.50 ₺
EURO 36.43 ₺
STERLIN 43.40 ₺
G.ALTIN 3,047.87 ₺
BTC 94,638.40 $
ETH 3,272.35 $
BİST 9,733.17

Tekin Sönmez

Tekin Sönmez

“Din Sömürüsü, Karı Satmaktan da Kötü !”

Yayınlama: 30 Mart 2019 Cumartesi 18:29 Okunma: 2875

“İster Ehl-i bidat, ister Ehl-i sünnet mensubu olsun, din sömürüsü yapan, Allah’ın ayetlerini ucuza ya da pahalıya satan, karı satandan daha alçak ve daha çirkin bir günahtadır.”

     Değerli okurlarım;  Bu sözler, İslamcı yazar Mehmet Şevket Eygi’ye ait. Eygi, Milli Gazete’deki yazısına, işte bu cümlelerle başlıyor. Ve devam ederek diyor ki, “Adam aktör (yani, rol yapmasını iyi biliyor), kendisini dindar gösteriyor ve hizmet perdesinin arkasına saklanıp, zengin oluyor”

    Yazar, bu çizgiyi takip edip, ülkemizdeki din ticaretini ve din sömürüsünü (din istismarını) bütün yanları ile anlatıyor ve çok anlaşılır bir ifadeyle olup bitenleri yazıyor.

                            SÖMÜRÜYÜ, SİYASETE  ERBAKAN SOKTU

   1960 darbesinden sonra yeniden şekillenen siyasette, öteki partilerle beraber, Necmettin Erbakan’ın öncülüğünde bir de Milli Selamet Partisi kuruldu.

    İşte, ne olduysa ondan sonra oldu. Adnan Menderes’in gıdıkladığı din sömürüsü, hem gülünecek hem de acınacak bir hal aldı. Çünkü, mübarek dinimiz, bu parti kurulduktan sonra çıkarcıların oyuncağı ve tam bir sömürü malzemesi haline gelmişti.

    Filvaki parti kapatıldı, ancak aynı çizgide hep yenileri kuruldu ve bu günlere gelindi. Oysa, laik devlet düzeni ve yürürlükteki Anayasa bu istismara izin vermiyordu, ama oy avcılığı yapan bu din tüccarlarının din sömürüsü, halkın nezdinde onları itibarlı kılıp taraftar bulunca, ne düzen kaldı, ne de Anayasa hükmü, hepsinin üstünü çiğneyip geçtiler.

     Daha sonra, din sömürüsünün siyasetin en kazançlı kapısı olduğu anlaşılınca, halkın da desteği sağlanarak sömürü büyüdükçe büyüdü ve bugünlere gelindi.

                                ANAYASA’DAKİ “LAİKLİK” NE OLDU?

     Anayasa kitapçığının içinde yazılı olarak duruyor, ama uyan ve uygulayan yok. Hele şimdiki Cumhurbaşkanı’nın “Hem laik, hem de Müslüman olunmaz.” söyleminden sonra, Müslümanım diyenler, “laik”liği kökünden reddettiler.

    Laiklik kabul görmeyince de, din sömürüsü daha uygun bir zemin buldu ve o sömürü en yoğun bir biçimde devam etti ve ediyor.

     Mehmet Şevket Eygi diyor ki; adam, dini ve dinin kutsallarını kullanıp her türlü dalavereyi çeviriyor. Zenginleşmek için, dinin kapadığı ve yasakladığı bütün kapıları aralıyor ve içeri girip zenginleşiyor.

    Kısacası, İslam Dini’nin bütün kutsallarını kullanıyor. Günahlardan sakınmayıp, korkmayıp dünyalığını yapıyor. Ona sorarsanız, en iyi Müslümanlardan biri olarak kendisini gösteriyor. Herkese din öğretmeye kalkıyor, ancak bu mübarek dine en büyük kötülüğü yapıyor. Kendisi gibi düşünen ve davrananlardan da, büyük destek görüyor. İşte, Türkiye’nin hali.

     Siz hiç seçim meydanında, kutsal kitapları ”İncil’i-Tevrat’ı” eline alıp, sahneye çıkan bir siyasi lider gördünüz mü? Ama biz, Kur’an-ı Kerim’i eline alıp sahnede sallayan Türk lider gördük ve şaştık.

     Bu manzarayı görünce, Muaviye’nin Hz. Ali’ye karşı yaptığı Sıffın Savaşını kaybedeceğini anlayınca, askerlerin süngülerinin ucuna Kur’an-ı Kerim’in yapraklarını  taktırdığı  aklıma gelmişti.  Çok, ama çok üzülmüştüm.

      Ülkemizde din sömürüsüne dair o kadar çok örnek var ki, bu konuda kitap yazılsa ciltlere sığmaz. Bunlardan bazıları var ki, sömürüyü yapana hiç yakışmıyor.

      Alın size Eski Savunma ve Eğitim Bakanı ve de Meclis Başkanı olan zatın, “Partimize vereceğiniz oylar, ahirette kurtuluş belgeniz olacaktır.” sözleri. Alın size; “Bu iktidara oy verenlere, ahirette Allah hesap sormayacaktır.” gibi sözler ve daha niceleri.

     Camilerimizin ve öteki ibadet mahallerinin iktidarın seçim propaganda mekanları yapılması, Cami duvarlarına ve minarelere iktidarın afişlerinin asılması. Genç dimağların, dindarlık kandırmacası ile siyasetin içine sokulmaları. Televizyonlarda salt din sömürüsü ve bu sömürü ile sözüm ona ilaç(!) satıp çıkar sağlayanların yaptıkları yayınlar ve bunlara dokunulmaması. Sayın sayabildiğiniz kadar.

       Saf ve samimi bir Müslüman olarak, bütün bu olup bitenlerden büyük üzüntü ve rahatsızlık duyuyorum. Daha beterlerini görmekten, Allah’a sığınıyorum.

   Mehmet Şevket Eygi’nin; “Dinimizi sömürenler, karı satmaktan daha alçaklar  ve daha büyük günah işliyorlar.” demesinin nedenini şimdi anladınız mı?

 

 

 

google-site-verification=uSnnSC5jUTWittUtiCokfxv6706ikL65px5KxiN1Mg4