|
|||
BİLİME ÇAĞRI: TOPLUMSAL YAŞAMI DOĞADA ARAMAK-41 | |||
İbrahim GEDİK | |||
gozlem_ajans@mynet.com | |||
İnsanlığın Kültürel Evrimi: Avcı-Toplayıcılıktan Tarım-Hayvancılığa (Yerleşik Yaşama) Geçiş Günümüzden 10-12 bin yıl (Holosen başı: 11700 yıl) kadar önce küresel ısınmayla birlikte Son Buzul Devri sona ermiş, bitki ve hayvan varlığı çoğalmaya başlamıştır. İnsanlar bu bitki ve hayvanların çoğaldığı yaşam alanlarında kalıcı yerleşimler kurmaya başlamışlar, böylece bitki-hayvan evcilleştirme sürecine yani tarıma ve hayvancılığa başka bir deyişle besin üreticiliğine geçilmiştir. Bu değişim-dönüşüm sonucunda tarıma bağlı yoğun bir “köyleşme” meydana geldi; köy, tarımcı hayatın temelini oluşturdu(1). İnsanlık yaşamının bu dönemine “Neolitik Dönem” [M.Ö. 10.000-6.000 yılları arası (2)] ve gerçekleşen büyük değişim-dönüşüme de “Neolitik Devrim” ya da “Evcilleştirme Devrimi”, bazen de “Tarım Devrimi” denilmektedir. Söz konusu devrimle sıçranan tarımcı ve hayvancı yaşam tarzıyla birlikte avcı-toplayıcı hayat gerilemeye başladı. Bu yaşam biçimine günümüzde dahi Dünya’nın ücra köşelerinde rastlanabilmektedir (Güney Afrika’da Kalahari Çölü’nde yaşayan Kung San’lar gibi)(1). Burada durup, kendimize şu soruyu soralım: İnsanlık yaşamında tutuculuk/muhafazakârlık baskın gelseydi, dolayısıyla “hükmetme” ve “söz üstünlüğü” muhafazakârlıkta ya da muhafazakâr kesimde olsaydı, acaba avcı-toplayıcılıktan tarım ve hayvancılığa geçilebilir miydi? Başka bir deyişle, gelenek ve göreneklerine bağlı bulunan ve bunların devam etmesinde ırarcı olacak olan o dönemin muhafazakârları o küçücük toplu yaşamda ağır bassaydı, acaba “yerleşik” yaşama geçilir miydi? O dönem muhafazakârlarının geçit vermeyecekleri, günümüz yaşam pratiğinden bilmekteyiz. Bu durumda da insanlık bugünkü aşamada/düzeyde olmazdı ve avcı-toplayıcı olarak mağarada yaşamaya devam ederdi. İnsanlığın günümüze kadar olan yaşamı bunun böyle olmadığını yani yaşamın “hükmetme” ve “söz üstünlüğü”nü ya da “baskın/dominant” olmayı muhafazakârlığa veya muhafazakârlara vermediğini göstermektedir. Yaşamın pratiği/kendisi, tercihini “değişimden/ilerleme”den ve dolayısıyla “ilericilik”ten ya da “ilericiler”den yana yapmıştır. Bu durumu, kozmolojik ve biyolojik süreçlerde de görmekteyiz. Yaşamı iyileştirmek ve kolaylaştırmak adına yapılan/gerçekleştirilen doğadaki değişimler (bitki-hayvan evcilleştirme), yeni –coğrafî- keşifler ve icatlar (her türlü yaşam aracının yapımı ve geliştirilmesi) ve bunlardan bağımsız olarak doğayı ve onun işleyişini anlama “merakı” ilericiliğin “karakteristiği” ya da “özü” olmuş ve bu özellik, ilericiliği insanlık yaşamının/toplumsal yaşamın “lokomotif”i hâline getirmiştir. Böylece, ilericilik, durağanlığı/tutuculuğu temsil eden “vagon” misali muhafazakârlığı -açtığı yolda- taşıma/değiştirme misyonunu üstlenmiştir. Bu bağlamda ilericilik toplumsal yaşamın merkezinde, muhafazakârlık da çevresinde yer alır. Bitki ve hayvanı evcilleştirmek, taşı yontmaktan daha üst seviyede ve gelişkin bir “bilgi kümesi”nin varlığına işaret eder. Buna göre son (evcilleştirme) bilgi kümesi, önce oluşmuş olan (yontma) bilgi kümesinden daha “güçlü”dür ve ondan “üstündür”. Bundan dolayı üstün bilgi kümesi baskın/dominant olup “merkez”de, diğeri “çevre”de yer alır ve üstün olan küme diğerine hükmeder; dolayısıyla “söz üstünlüğü”ne sahiptir. Bu bağlamda önceki/eski/basit bilgi kümesi muhafazakârlık, sonraki/yeni/gelişkin bilgi kümesi de ilericilik ile özdeştir. Daha güçlü olması nedeniyle de son bilgi kümesi, önceki bilgi kümesiyle sürdürülen yaşamı kendi oluşturduğu yeni yaşama taşır. Böylece, insanlık daha gelişkin bir yaşam biçimine geçmiş yani evrilmiş olur. Bu durum, bize, bir yaşam biçiminin ilelebet/sonsuza dek korunamayacağını/muhafaza edilemeyeceğini gösterir. DEVAM EDECEK (1) Antropoloji. (2) Arkeoloji ve Sanat Tarihi. |
|||
Etiketler: BİLİME, ÇAĞRI:, TOPLUMSAL, YAŞAMI, DOĞADA, ARAMAK-41, |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.