Moved Permanently

Saray’da belediyelerin durumu belli bu konuyu sık sık işlemek yerine bir de madalyonun diğer yüzüne bakmak gerekir, yani devlet/hükümet yatırımlarına. Saray uzun yıllar boyunca devlet/hükümet yatırımlarından istediği payı pek alamadı bu bir gerçek. Son dönemlerde Ak Parti İl Teşkilatında Saray’ı iki ismin temsil etmesi ve hükümetin Saray için değişen bakış açısı bu yatımların artmasında önemli bir yol oynadı. Son yıllarda Saray Devlet Hastanesinin yeni binasının yapılması, Saray Kapaklı Çevre yolunun yapımının nihayet rayına oturması ve dere ıslahı çalışmaları Saray için önemli yatırımlar olarak görülüyor. Bu yatırımlar bir yandan sevindirirken bir yandan da amaları, soru işaretlerini beraberinde getiriyor. İlk örnek olarak Saray’a kazandırılan ve mimari açıdan gerçekten çok güzel olan yeni devlet hastanesi. Yapımı süresince ve ilk açıldığı günlerde yeni doktorlar gelecek ümidi bir hayli fazlaydı. Sadece yeni doktorlar değil mevcut doktorların vatandaşa karşı zaman zaman kötü davranışlarının, ilgisizliklerinin son bulacağı görüşü vardı. Yeni doktor konusunda son olarak Ak Parti Tekirdağ Milletvekili Mustafa Yel açıklama yapmış Saray’a doktor geleceğini bildirmişti. Fakat değişen bir şey olmadı, hastane hala neredeyse bir sağlık ocağı statüsünde çalışmaya devam ediyor. Doktor eksikliği ile birlikte hastanede yaşanan sıkıntılar hala devam ediyor. 25-30 milyon liralık bir yatırımın Saray’a şuana kadar bir faydasının olduğunu söylemek hayal olur. İçini doktor ile dolduramadıktan sonra şuan yeni devlet hastanesi elektrik, su ısınma gibi kalemleriyle bence bütçeye zarar olarak işliyor.

9-10 yıllık serüvene sahip çevre yolunda ise geçen yıl çalışmalar tekrar hız kazandı. Bu yatırımda amaları beraberinde getirdi. Çevre yolunun yapı biten kısımlarında meydana gelen kazalarda ölümler yaşandıktan sonra gerekli önemler alınmaya başlandı, o kadar uyarıya rağmen. Bir de aklımı almayan bir durum var ki neden olduğu konusunda en ufak bir bilgim yok. Bağlar’dan çevre yoluna bağlanan kısmı herkes bilir, sanki oraya yol değil de kale suru yapılmış durumda. Yeni yolun yükseltilmesi doğru tarlalar ile aynı hizada kalıp yolun su ile dolmaması için ama yaklaşık 2 metre yükseklik yapmaya ne gerek vardı? O yola o kara taş yığılmasının yani ekstra masraf yapılmasının sebebi ne? Merak ediyorum.

Dere ıslahı ise öyle böyle devam ediyor. Yanlış firma seçilmiş olabilir ama bu yatırımın hayata geçirilme şeklide çok tartışıldı. Bir ara çalışmalar durdu buradaki esnaf alacaklarını tahsil edemediği için zor durumlar yaşadı. Şuan çalışmalar devam ediyor amaa…

Ak Parti Tekirdağ İl Başkanı Cüneyt Yüksel yoğun bir programla çalışmalarını sürdürüyor. Saray’da hemen çözülebilecek sorunları hallettiğine de programlarını takip ettiğim zamanlarda şahit oldu. Zira ilçe yönetimi de buradaki sıkıntıları raporlayarak gerekenlerin yapılmasını talep ediyor. Buraya kadar her şey yolunda ama önemli sorunların halledilmesi konusunda o kadar söze rağmen bir gelişme yaşanmıyor. Ecek-Acak’tan öteye gidilebilmiş değil. Saray sadece belediye değil devlet yatırımlarına da aç bir ilçe. Ve devletin yapacağı çok şey var burada, kapalı spor salonu, tarihi hamamın restorasyonu, hazineye ait binaların elden geçirilmesi, kurumlarda yaşanan personel eksikliğinin giderilmesi. Çöp olan zarar yazan bir ucube gibi duran öğretmenevi inşaatını ve Saray Sahası yanında uzun yıllardır ucube simgesi olan spor salonu hakkında ise söylenecek söz yok. Oranın mahkemesi sonuçlanmak üzereydi ve yeni bir spor salonu yapılacağı bilgisi veriliyordu ama şu anlık bir gelişme yok.

Velhasıl Saray’a devlet yatırımları için Ak Partili temsilcilerin üstlerine düşen görevleri daha çok yapması ve yatırım için doğru noktalara baskıların yapılması gerektiğini düşünüyorum, yoksa Saray’da bir başarı beklemek, Saray’ın yaşanabilir bir ilçe olmasını beklemek hayal ile sınırlı kalır. Neydi o slogan, “Onlar Konuşur Ak Parti Yapar”  

Milletvekilinin TDK’da ki karşılığı; “Anayasaya göre millet meclisine seçimle giren millet temsilcisi, mebus, parlamenter, vekil” demem o ki oyu kimden istiyorsan ve isminin önünde taşıdığın sıfat nedeniyle milletin vekili olmak gerekiyor; bir kişinin, bir şirketin veya bir zümrenin değil. En azından ara sıra bile olsa milletin vekili olmayı becerilebilirse o dahi yeter. Aksi takdirde “Neden başarılı olamıyoruz” sorunun cevabı hep boş kalır. Halkı temsil etmesi için meclise gönderilen vekillerin bu gerçeği hatırlamalarında kendilerine faydası var…