Tekin SÖNMEZ : Saray’da yere tükürmek bir alışkanlık hale gelmiş diyebilirim. Büyüğünden küçüğüne yere tükürmek marifetmiş gibi hareket etmeleri insanı çıldırtır hale getirmekte. İnsan bu garip ve iğrenç sorundan dolayı sokakta rahat adım atamaz oluyor. Her an bir yandan sürpriz bir tükürük gelebilir korkusuyla tedirgin olmamak elde değil. Galiba yerlere tükürme alışkanlığı, bizim ilçede salgın bir hastalığa dönüşmüş. Bu hastalık yaşlılarda var ama özellikle de gençlerde daha da yoğun.
Üstelik uzmanlaşıyorlar tükürük konusunda. Kimi önüne, kimi olabildiğince ileriye, bazılarıysa sağına veya soluna tükürüyor. Ok gibi giden, püskürtülen ve aşırtma tükürükler de var.
Acaba tükürük çeşitlerine göre insanların psikolojik yapılarını, karakterini ya da siyasi eğilimlerini saptamak mümkün mü? Bu soruyu kimseye sormaya cesaret edemiyorum. Sonra ne derler adama! İşin mi yok kardeşim?..
Aslında kimsenin önemsediği yok bu gelişigüzel yollara serpilen tükürük ve balgamları. Herkesin daha önemli işleri var. Geçmişten gelen bu iğrenç hareket insanları görgü ve kültür seviyesini de ortaya koyarken, tükürme yandaşlarıyla karşıtları arasındaki mücadele, toplumsal gelişmeyi etkileyen ciddi bir çelişki olmadı ve herhalde olmayacak tavırlarda ortaya konulmakta.
Tükürenler tükürmeye devam edecekler hep. Hatta korkarım, sayıları artacak. Böyle bir rahatlama yönteminden yararlanmak fena mı? Üstelik bedava! Cezası falan da yok.
Bakıyorum bazı gençlere: Bir havalara giriyorlar ki tükürürken, ya da tükürdükten sonra... Kendilerine olan güvenleri pekişiyor sanki.
Böyle sık tükürdüklerine bakılırsa, bunun doğal bir gereksinimden kaynaklanmadığı ortada.
|