Moved Permanently

Saadet Partisi Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkan adayı Feti Pehlivan basınla buluştu. Süleymanpaşa ilçesinde gerçekleşen kahvaltılı programda Tekirdağ’ın 11 ilçe Belediye Başkan Adayları yer aldı. İl Başkanı Mehmet Ayhan, ilçe Belediye Başkan Adaylarını takdim etti. Saadet Partisi Çerkezköy Belediye Başkan Adayı Erol Kaya, Çorlu Belediye Başkan Adayı Murat Vakitçi, Ergene Belediye Başkan Adayı Oktay Çalışkan, Malkara Belediye Başkan Adayı Enes Kiremitçi, Marmaraereğlisi Belediye Başkan Adayı Mehmet Kalyon, Muratlı Belediye Başkan Adayı Tarık Eğcin, Kapaklı Belediye Başkan Adayı Hasan Karakoç, Saray Belediye Başkan Adayı Halil Gören, Süleymanpaşa Belediye Başkan Adayı Atakan Yaşar, Şarköy Belediye Başkan Adayı Levent Çotuk basını selamlamasından sonra Saadet Partisi Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Feti Pehlivan takdim edildi. Tekirdağ’ın yeni bir anlayışa, yeni bir yönetime ihtiyacı var diyen Pehlivan konuşmasına şöyle devam etti “Yandaşa ve yan cebe değil vatandaşa hizmeti önceleyen ‘cepsiz ceketleriyle’ yola çıktık. Dürüst başkan dürüst yönetim anlayışını Trakya’nın incisi Tekirdağ’ımıza hakim kılacağız.

BUGÜN TARİHİ BİR GÜNDÜR

Bugün Tarihi bir ana tanıklık ediyoruz. Yarım asırlık yürüyüşün son temsilcisi Saadet Partimiz tertemiz mazisi, tertemiz kadrosu  ile tüm vatan sathında olduğu gibi Tekirdağ Büyükşehir, ilçeler ve dahi Çorlumuzda da kadirşinas halkımızın karşısına çıkmaya hazır. Öncelikle davamızın rahmetli lideri Prof. Dr. Necmeddin Erbakan Hocamızın da vefat yıldönümü sebebiyle Allah’tan rahmet diliyorum, Mekanı cennet olsun.

SAADET PARTİSİ, SÖZÜNDEN DÖNMEYENLERİN PARTİSİDİR

 Biz bugüne kadar çizgimizden, duruşumuzdan en ufak bir taviz vermedik. Yolumuzdan dönmedik. Rüzgâra, konjonktüre, makama, mevkiye göre yön değiştirmedik. İstikrardan bahsedenlere sesleniyorum. İstikrar görmek isteyen bu salona baksın; çünkü bu salonda yolundan dönmeyenler var. mBu salonda şartlar ne olursa olsun sözünden vazgeçmeyenler var. Bu salonda hakkı gördüğünde ona sahip çıkanlar, hakka teslim olanlar var. Diklenmek değil ama dik durmak nasıl olur, görmek isteyen bu salona baksın; Çünkü bu salonda, bütün haksızlıklara, bütün imkânsızlıklara, bütün engellere rağmen duruşundan taviz vermeyenler var. Bu salonda hiçbir makam, hiçbir menfaat beklemeden tavizsiz bir gayretle çalışan inanmış kadrolar var. İşte bu kadro Tekirdağ’ın güvencesi, sigortası, teminatıdır”

AYNI KARARLILIKLA YOLUMUZA DEVAM EDİYORUZ

Elli yıl önceki aşk, azim ve kararlılıkla tekrar besmele çektik Kollarımızı sıvıyor ve işe koyuluyoruz. Bugün Türkiye’mizin kalbi de gözü de Trakya’da, Trakya’nın incisi Tekirdağ’dadır. ‘Rantı değil insanı esas alan’ dürüst belediyecilik anlayışını Tekirdağ’ımıza hâkim kılacak kadroları milletimizle buluşturuyoruz. Hayırlı olsun. Nasıl ki, 1969 yılı maddi ve manevi kalkınmamızın, yerli ve milli duruşun başlangıç yılı olduysa 2019 yılı yaşanabilir bir Tekirdağ, Yeniden Büyük Türkiye ve Yeni Bir Dünya’nın adımı olacak inşallah.

HAK DİYORUZ, HUKUK DİYORUZ, ADALET DİYORUZ

Biz dün ne dediysek, bugün de aynısını söylüyoruz, Hak diyoruz, hukuk diyoruz, adalet diyoruz, üretim diyoruz, liyakat diyoruz. Kalkınma diyoruz. Önce ahlak ve maneviyat diyoruz. Düşmanlaştırma ve ötekileştirme değil, kardeşlik ve kucaklaşma diyoruz

BELEDİYECİLİKTE 3 DÖNEM

31 Mart seçimleriyle yeni bir dönem başlayacak3Ç; ÇÖP-ÇUKUR-ÇAMUR. 3Y: YALAKALIK-YOLSUZLUK-YANDAŞLIK son bulacak Tıpkı 94 ruhunda olduğu gibi, ‘çalmadan çalışan’, dürüstlüğü şiar edinen bir belediyecilik anlayışı yeniden hâkim olacak.

RUH ÇAĞIRMAKLA RUH GELMEZ

 94 ruhuna yeniden döneceklerini ifade eden başka siyasiler de var. Ama şunu iyi bilsinler ki ruh çağırmakla ruh gelmez. 94 ruhu ancak Milli Görüş zihniyeti ile gelir. Çünkü hizmet ve başarının temelinde kişiler değil, zihniyetler yatar. Milli Görüş’ün içerdiği ilkelere inanan ve bu ilkelere göre çalışan idareciler ancak efsanevi hizmetlerin altına imza atarlar. Hakkı üstün tutanlar, ibadet aşkıyla çalışanlar, ülkesine ve insanlığa büyük hizmetler yaparlar. Milli Görüşçüler başarılıdır. Çünkü Milli Görüş’ün temelinde dürüstlük vardır, samimiyet vardır. Öfke değil şefkat vardır. Zulüm değil adalet vardır. Kibir değil, tevazu vardır.

RÜŞVET ALAN DA VEREN DE MEL’UNDUR DEDİK ONLAR MEMNUNDUR YAPTILAR!

Milli Görüş 50 yıllık geçmişinde birkaç kez koalisyon ortağı oldu. En önemli bakanlıkları yönetti. 1994 yılında yerel yönetimlerde iktidara geldi. Peki, ne belediyelerimiz hakkında ne de bakanlarımız hakkında bir tane şaibe duydunuz mu? Bir tane usulsüzlük gördünüz mü? Bir tane yolsuzluk imasına şahit oldunuz mu? Hayır! Tam tersine, Milli Görüşçü kadrolar genel ve yerel yönetimlerde, rüşveti, iltiması, kayırmacılığı ve yolsuzluğu tarihe gömdüler. Hepiniz hatırlarsınız, yerel yönetimlerde iktidara geldiğimizde ilk işimiz; belediyelerde, ‘Rüşvet alan da veren de melundur’ anlayışını hakim kılmış, hatta bu düsturu belediyelerin girişine tabela olarak asmıştık. Ne yazık ki bugün manzara ortada. Rüşvet alan da veren de melundur anlayışı gitti. Rüşvet alan da veren de memnundur anlayışı geldi. Geldiğimiz noktada belediyecilikte durumumuz; ‘helâlin adı kaldı, onu gören yok, haram kapışıldı hâlâ doyan yok... Bizim bu söylediklerimizi kuru birer seçim vaadi zannedenler geçmişimize bir baksınlar. Milli Görüş, yerel yönetimlerde birçok kere belediyeleri devraldı. Bu belediyelerde insanımıza parmak ısırtan icraatlarda bulunduk. Biz milletin, değil parasını, o paranın tozunu bile üzerine kondurmayan, harama tenezzül etmeyen bir zihniyete mensubuz. Bundan sonra da bu örnekler devam edecek inşallah.

İLKELERİMİZE SADIK KALACAĞIZ

Huzurlarınıza ‘dürüst belediyecilik anlayışıyla’ çıktık. İşi ehline vereceğiz. Ayrımcılık ve partizanlık yapmayacağız. Kapalı kapılar ardında iş görmeyeceğiz. Adil olacağız. Yolsuzluk ve israfa geçit vermeyeceğiz. Hizmetlerimizi doğru, hızlı ve estetik biçimde yapacağız. Yöresel imkân ve kaynakları harekete geçireceğiz. Kültürel değerleri koruyacağız. Sorunlara çare olacak bir anlayış tesis edeceğiz. Biz belediyecilik anlayışımız ile üniversite öğrencilerimizin ve akademisyenlerimizin dertlerine çare olacağız. Biz belediyecilik anlayışımız ile kadınlarımızın dertlerine çare olacağız. Biz belediyecilik anlayışımız ile çocuklarımıza ve gençlerimize umut dolu yarınlar inşa edeceğiz. Hayvan barınakları ve buna dair her türlü unsur yeniden düzenleyeceğiz.  Dost bir belediyecilik kuracağız.31 Mart bu konuda bir milat olacak.

HUZURLARINIZDA SÖZ VERİYORUM

Allah’ın izniyle ilk iş olarak, Belediye binamıza ‘Rüşvet alan da veren de melundur’ tabelasını takacağız Tüyü bitmemiş yetimin hakkına sahip çıkacağız. Yolsuzluğun, usulsüzlüğün kökünü kazıyacağız.   Yandaş belediyeciliğinden vatandaş belediyeciliğine geçeceğiz. İsraf etmeyeceğiz, ettirmeyeceğiz. Çalmayacağız, çaldırmayacağız. Çalıyorlar ama çalışıyorlar anlayışını yıkıp, çalmadan nasıl çalışılacağını göstereceğiz. Yerel sanayileşmeye öncülük edeceğiz.. Rantsal dönüşüm değil, gerçek kentsel dönüşümü gerçekleştireceğiz.  Stres şehri değil, huzur şehri inşa edeceğiz. Şunu unutmayalım. Vereceğimiz her bir oyla, Tekirdağ’ımızın yolunu, istikametini belirleyeceğiz. Tekirdağ’ımızın  geleceğine karar vereceğiz.

TÜRKİYE’NİN BİR DEĞİŞİME İHTİYACI VAR

Gelinen noktada yerel yönetimlerimiz tıkanmıştır” yerel yönetimlerimizin, başta Tekirdağ’ımızın, yeni bir değişime, yeni bir dönüşüme ihtiyacı vardır. 31 Mart seçimleri bunun için tarihi bir fırsattır. Aziz milletimiz; Adam kayırmayı ve torpili; liyakat ile değiştirecektir Yolsuzluğu ve  rantı; alın teri ile değiştirecektir Umutsuzluğu umutla değiştirecektir Kasvet şehirlerini huzur şehirleri ile değiştirecektir  Kibir belediyeciliğini tevazu belediyeciliği ile değiştirecektir 31 Mart bir fırsattır. Bu fırsatı kaçırmayınız.

NASIL ÇALIŞACAĞIZ

Yılmak yok, bıkmak yok, yorulmak yok. Gelecekten ümidi kesip yılgınlığa düşmek yok. Biz bu ülkenin geleceği için, Tekirdağ’ımızın geleceği için, daha güzel yarınlar için 31 Mart’a kadar mahalle mahalle, sokak sokak, cadde cadde,, ev ev dolaşacağız. Sokaktan caddeye, Twitter’dan YouTube’a, gazeteden televizyona her yerde olacağız. Her sahada en aktif çalışmayı biz yapacağız. Her kapıya gideceğiz, her eli tutacağız, her yüreğe dokunacağız. Hiçbir ayrım gözetmeksizin Tekirdağ’da yaşayan bir milyon yirmi dokuz bin kardeşimizi kucaklayacağız. Kardeşlik destanı yazacağız. İnşallah 1 Nisan sabahı yeni bir güne, yeni bir döneme, , yeni bir Tekirdağ’a, yeni bir Türkiye’ye uyanacağız. ‘Allah şimdiden mübarek etsin. Zafer inananlarındır ve zafer yakındır.”