Saray 75. Yıl İlkokulu’nda iki öğretmen arasında çıkan tartışmanın ardından, Pazartesi saat 10.30 sıralarında E.Ç. adında bir öğrenci velisi henüz bilinmeyen bir nedenle okulu af tüfeğiyle bastı. Okulda korku dolu anlar yaşanırken, olaya emniyet güçleri tarafından müdahale edildi.
E.Ç. adındaki veli emniyet güçleri tarafından gözaltına alındı. Olay ile ilgili soruşturma devam ediyor.
Türk Eğitim-Sen yetkilileri ise okul önünde bir basın açıklaması yaptı. Son yıllarda öğretmenlere saldırılarda büyük artış olduğunu söyleyen Tekirdağ Kamu-Sen Sen ve Türk Eğitim-Sen Başkanı
Kamuran Varma’nın, basın açıklaması işe şöyle:
“Değerli öğretmen arkadaşlarım, kıymetli velilerimiz, sevgili öğrenciler, basınımızın güzide temsilcileri! Hepinizi Türk Eğitim Sen Tekirdağ Şubesi adına saygıyla selamlıyorum.
Eğitim camiası son dönemlerde öğrenci ve veliler tarafından hemen her gün sözlü ya da fiziki şiddetle karşı karşıya kalmaktadır.
• İzmir’de pompalı tüfekle kıymetli bir okul müdürümüz öldürülmüştür.
• Malkara da bir öğretmenimiz öğrencisi tarafından yumruklanmıştır.
• Ağrı Patnos ilçesinde, Kayseri’de öğretmenlerimiz bıçaklanmıştır.
• Çorlu Ahievran Endüstri Meslek Lisesi’nde öğretmenimizi öğrencisi kündeye getirmiştir. Öğretmenimizin onuru ayaklar altına alınmıştır.
Ve son olarak da okulumuza bir velimiz pompalı tüfekle gelerek okul idaresini ve öğretmenlerimizi tehdit etmiştir.
Öğretmenler arasında eğitim ve öğretimle ilgili farklı çözüm arayışları devam ederken bu saldırı okul idaremize, öğretmenlere ve öğrencilere korku salmıştır.
Okul ve öğretmenlere karşı yapılan şiddet, tehdit ve baskılara Türk Eğitim Sen olarak tüm gücümüzle karşı çıkıyoruz.
İnandığı dininin ilk ayeti oku diye başlayan,
Hz Ali nin, “Müslümanlara ilim Çin’de bile olsa gidip alınız!” dediği, Hz. Ali’nin “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum.” dediği,
Atatürk’ ün ülkemizin sorunlarını eğitim ve öğretim çözecektir diyerek, eğitim-öğretim ve öğretmenlik mesleğine verdiği önem ortada iken… Son günlerde ülkemiz ve milletimize ne olmuştur ki bu üzücü olayları her gün yaşıyoruz.
Bu olaylar öğretmenin motivasyonunu bozmaktadır. Ülkemizi Eğitim ve öğretim alanında gelişmiş ülkelerin gerisine atmaktadır. Sorunun teşhisini yapmadan çözümünü bulamayız. Sorunun kaynakları şunlardır:
• Öğretmenlere son dönemlerde performans değerlendirmesi adı altında veliler ve öğrenciler tarafından not verdirtilerek onurunun ayaklar altına alınmak istenmesi,
• Öğretmenlerin dayanağı olmayan suçlarla, karalama kampanyaları ile karşı karşıya bırakılması.
• Siyasi ve bürokratik makamlarda bulunan kimselerin öğretmenleri öğrenciler ve velilerin önüne atmaları,
• Öğretmenleri rotasyonla, ya da sürgün etmeyle tehdit etmeleri,
• Eğitimcileri özgürce dayanabilme iradelerinin ipotek altına alınması.
• Birtakım sendika görünümlü, işveren güdümlü kuruluşların idareci atamalarında tek belirleyici unsur olmaları,
• Mülakat yoluyla liyakatsiz idareci atamaları, buna bağlı olarak mülakatın liyakati öldürmesi,
• Torpilin ve yandaş kayırmacılığının had safhalara ulaşması…
Yaşanan bu vakalar biz eğitimcilerin onurunu ayaklar altına almaktadır.
Öğretmenin huzurlu olmadığı yerde eğitim ve öğretimden başarı beklemek hayal olacaktır.
Türk Eğitim Sen olarak Milli Eğitim Bakanlığı’na diyoruz ki; öğretmenin itibarı ve onuru Milli Eğitimin namusudur.
Artık sabrımız tükendi… Öğretmenlere ve kamu çalışanlarına yönelik şiddet vakalarını önleyebilmek için mevzuat değişikliklerini bir an önce hayata geçirin.
Onurlu insanların itibarı en değerli hazinesidir. Bu yüzden, “MEB öğretmeninin itibarına ve onuruna sahip çık! Öğretmenini kurda kuşa yem etme, kurda kuşa destek olma. Adli makamları işletin. Hukuki düzenlemeleri bir an önce düzenleyin. Bundan sonra yaşanacak şiddet vakalarının sorumlularını, tedbir almayan makamlar olarak göstereceğiz. Burada medya kuruluşlarına büyük işler düşmektedir. Asılsız yayınların önüne geçilmesi, öğretmenin onurunu yükselten yayınlar yapılmasını istiyoruz.”
Öğretmene yapılan şiddet ve baskıyı nefretle kınıyor ve reddediyoruz. Öğretmene şiddet konusunda, tüm eğitim çalışanlarının dimdik ayakta olduğunu tüm kamuoyuna ilan ediyoruz. Çözüm olarak;
• Öğretmenin rencide olmasına neden olan alo 147 hattının kaldırılması,
• BİMER ve CİMER in kapatılması,
• Okullarımızda güvenlik birimlerinin oluşturulması, işlevsel hale getirilmesi
• Hukuki ve adli yaptırımlarının gücünün arttırılması sorunun çözümüne katkı sağlayacaktır.
Unutmayınız ki öğretmene sahip çıkmak geleceğimize sahip çıkmaktır.”
|