|
||
“Dünya Var Oldukça Bu Topraklar Türk Yurdu Olmaya Devam Edecektir” | ||
“Dünya Var Oldukça Bu Topraklar Türk Yurdu Olmaya Devam Edecektir” | ||
SARAY Haberi | ||
18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 104. Yıl Dönümü nedeniyle Atatürk Alanında düzenlenen çelenk töreninde günün anlam ve önemi hakkında konuşma yapan Yüzbaşı Oğuz Yazıcı, “Dünya Var Oldukça Bu Topraklar Türk Yurdu Olmaya Devam Edecektir” ifadelerini kullandı. Çelenk töreni 09.30’da Atatürk alanında başladı. Sırasıyla Saray Kaymakamı Adnan Tezcan, Saray Garnizon Komutanı Fatih Solmazlar ve Saray Belediye Başkanı Nazmi Çoban çelenk sunumunu gerçekleştirdi. Ardından saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla günün anlamı ve önemi hakkında konuşmaların yapılmasına geçildi. İlk olarak kürsüye gelen Saray Garnizon Komutanlığı’ndan Yüzbaşı Oğuz Yazıcı konuşmasını gerçekleştirdi. Yazıcı’nın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde; 18 Mart 1915’de İtilaf Devletleri donanması Çanakkale Boğazı’nı geçmek için büyük bir taarruz başlattı. Ancak bir süre sonra, müttefik donanmasının 3 zırhlısı, iki muhrip ve yedi mayın tarama gemisi Nusret mayın gemisi tarafından boğaza döşenen mayınlara çarparak ya da tabyalardan yapılan top atışlarıyla batırıldı. Bu durum karşısında panikleyen İtilaf Devletleri donanması boğazı terk etti. Yaşadıkları bu hüsranın ardından Çanakkale Boğazının denizden geçilemeyeceğini anlayan İtilaf Devletleri, 25 Nisan 1915 tarihinde Gelibolu Yarımadasında çıkarma yaparak boğazı geçmeyi denemişler ancak Çanakkale savaşlarında askeri bir deha olarak ön plana çıkan Yarbay Mustafa Kemal’in çok isabetli ve ileri görüşlü muhakemesi neticesinde hedeflerine ulaşamamışlardır. Çanakkale Zaferi, biricik evlatlarını şefkat ve merhametle bağrına basıp “Oğul Seni Yetiştirdim Hizmet Eyle Vatana, Ak Sütümü Helal Etmem Saldırmazsan Düşmana” diyerek cepheye uğurlayan cefakar anaların ve analarının elini öperek “Hakkını Helal Et Şefkatli Ana, Canım Feda Olsun Kutsal Vatana” sözleriyle karşılık veren yiğit ve kahraman Mehmetçiğin, tarih sahnesine çıkan ebedi Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk ile birlikte yazdığı destandır. Aziz Şehitlerimiz yattıkları yerde şunu hmelidirler ki: Ülkemizin birliğine göz diken düşmanlarımızın ve terör örgütlerinin kutsal vatan topraklarına yönelik tüm tehditleri, dün olduğu gibi bugünde, Türk Milleti ve onun bağrından çıkmış Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından bertaraf edilecektir. Üzerinde yaşadığımız toprağı vatan yapan, Bayrağımıza rengini kanlarıyla veren Kahraman Şehitlerimiz; Manevi varlığından aldığımız güçle, vatanımıza yönelik her türlü tehdide karşı, her şart altında üzerimize düşen görevi yapacak ve size layık olmaya çalışacağız. Türk Vatanının kutsallığını, Türk Milletinin Namusunu ve Türk Bayrağının şanını canından üstün tutan Aziz Şehitlerimiz; Sizleri bizden ayıran ölüm, size olan bağlılığımızı asla koparamayacak, kutsal emanetiniz olan Türk Vatanı, ilelebet hür kalacaktır. Sizlere siz veriyoruz ki; Çanakkale’ler sonsuza dek geçilemeyecek, gök kubbeden Ay Yıldızlı Al Bayrak hiç inmeyecek, dünya var oldukça bu topraklar Türk yurdu olmaya devam edecektir.” “KINALI KUZULARIN GÜL BAHÇESİNE GİRERCESİNE ŞEHADETE ATILDIĞI BİR YERDİR ÇANAKKALE” Yazıcı’nın ardından kürsüye gelen Türkiye Muharip Gaziler Derneği Saray Temsilcisi Abdurrahim Yorulmaz ise “Bir büyük mücadelenin adıdır Çanakkale, kınalı kuzuların gül bahçesine girercesine şehadete atıldığı bir yerdir Çanakkale” ifadeleriyle konuşmasına başlarken, şunları söyledi; . “Çanakkale de öyle bir mücadele verilmiştir ki yorgun düşmüş milletin varlığını, bağımsızlığını devam ettirmek amacıdır. Osmanlı Devletinin yıkılış sürecinde olan bu savaşı dünya savaşında önemli bir cephesi oluşturmaktadır. Bir tarafta yıllardır süren savaşların etkisiyle yorgun ve yılgın silahları eski ve yetersiz durumda olan Osmanlı ordusu varken, diğer yandan güçlü sanayi ve teknolojiyle beslenen benzeri görülmemiş bir gücün emsali olan ve kolay zaferin peşinden koşan düşman kuvvetleri vardı. Bu sebeple zamanın en güçlü deniz filosu oluşturulmuştu. Çanakkale denizinden girecek ve imparatorluğu tüm yenme gücü kırılıp ülke parçalanmak müşterek hedefe ulaşılacaktı. Asırlardır hükmettiği toprakları tek tek elden çıkaran yorgun düşmüş Osmanlı imparatorluğunun o zaman ki hal düşman kuvvetlerine zaferi yakın göstermekteydi. Ama unuttukları bir şey vardı. Savaş başladığında bir ayağı kopan Mehmetçik diğer ayağıyla, bir kolu kopan diğer koluyla, vücudu parçalanan kafasıyla son nefesine kadar inançla, imanla vatanın korumuş Çanakkale’yi zalimlere vermemiş, Çanakkale Geçilmez demiştir. 19 Şubat 1915’te başlayıp 1916 yılının Ocak ayı başlarında sonlanan bu faciada yüz binlerce Türk genci şehit ve gazi olmuştur. Ama bunun yanında milli ruh sağlanmıştır. Anafartalar’da Kurmay Yarbay Mustafa Kemal’le şaha kalkan bu ruh, boynumuza takılmaya çalışılan esaret zincirini kırmış, milletin istiklal ve onurunu kurtarmıştır. Çanakkale Zaferi zor şartlar altında binlerce şehit verilerek kazanılmış, mukaddes bir zafer olarak tarihte ki yerini almıştır. Bizlere böyle bir zaferin gururunu yaşatan şehit ve gazilerimizi şükranla anıyorum. Gençlerimizin ruhu şad olsun sözlerimi onlara verilecek en güzel hediyeyi veciz bir şekilde dile getiren milli şairimizin şu iki dizesiyle noktalamak istiyorum. ‘Ey Şehit Oğlu Şehit, İsteme Benden Makber Sana Kucağını Açmış Duruyor Peygamber’ der saygı ve sevgilerimi sunarım.” Konuşmaların ardından çelen töreni sona erdi. Törene Saray Kaymakamı Adnan Tezcan, Saray Garnizon Komutanı Albay Fatih Solmazlar, Saray Belediye Başkanı Nazmi Çoban, Saray Cumhuriyet Savcısı Mustafa Kürşad Çetinkaya, İlçe jandarma Komutanı Emrah Kaya, Saray Emniyet Müdürü Oğuz Günhan, Türkiye Muharip Gaziler Derneği Saray Temsilciliği, Siyasi Parti Temsilcileri, kurum amir ve müdürleri katıldı. GÖLGE OYUNU BÜYÜK BEĞENİ TOPLADI Çelenk töreninin ardından heyet Saray Anadolu İmam Hatip Lisesi konferans salonuna hareket etti. Burada hazırlanan programda öğrencilerin hazırladığı ‘Son Yoklama’ isimli gölge gösterisi büyük beğeni topladı. Konferans salonundaki program okul öğretmenlerinden Cihat Cintaş’ın şehitlerimiz için Kur’an-ı Kerim Tilaveti ve İlçe Müftüsü Abdullah Eroğlu’nun şehitlerimiz için duası ile başladı. Yurt sevgisi ve şehitlik konulu konuşmayı okul öğretmenlerinden Ayhan Güllü gerçekleştirirken, yapılan şiir yarışmasında birinci olan İmam Hatip Ortaokulu Öğrencisi Hayrunnisa Güngör şiirini okudu. Yine İmam Hatip Lisesi Öğrencilerinden Harika Kara birinci olan kompozisyonu okurken, öğrenciler büyük alkış aldı. Şiirlerin okunmasının ardından “Bir Hilal Uğruna” isimli kum sanatı gösterisi ve ‘Son yoklama’ isimli gölge gösterisi katılımcıların büyük beğenisini kazandı. İlçe de günün anlam ve önemi nedeniyle yapılan yarışmalarda dereceye giren öğrencilere ödülleri Saray Kaymakamı Adnan Tezcan, Saray Garnizon Komutanı Fatih Solmazlar ve Saray Belediye Başkanı Nazmi Çoban tarafından verildi. Çanakkale Savaşı’nın Ruhu konulu, şiir kompozisyon ve resim yarışmalarında dereceye giren öğrenciler ve dereceleri şu şekilde; Birinciler: Saray İmam Hatip Ortaokulu öğrencisi Hayrunnisa Güngör, İmam Hatip Lisesi Öğrencisi Harika Kara, Yeni Mahalle İlkokulu öğrencisi Yağmur Gürbüz. Müftülükçe düzenlenen Çanakkale Şehitlerine isimli şiiri güzel okuma yarışmasında birinci olan ise Özel 2015 Saray Anadolu Lisesi öğrencisi Öykü Ökçün İkinciler; Atatürk Ortaokulu’ndan Melike Kuyucu, Ali Naki Erenyol Anadolu Lisesi’nden Esim Kırtay, Mehmet Uygun İlkokulu’ndan Ceylin Topaloğlu ve Saray Anadolu İmam Hatip Lisesi’nden Züfer Soydan. Üçüncüler; İhsan Uzun Ortaokulu’ndan Azra Dursun, Büyükyoncalı Şehit Zafer Çan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nden Derya Taşçı, Yeni Mahalle İlkokulu öğrencisi Rana Akdeniz, Mustafa Elmas Arıcı Anadolu Lisesi’nden Barış Kırlı. Ödül töreninin ardından program sona ererken katılımcılar programda emeği geçenleri tebrik etti.
|
||
|
||
Etiketler: “Dünya, Var, Oldukça, Bu, Topraklar, Türk, Yurdu, Olmaya, Devam, Edecektir”, |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.