Dedikodu boş iştir, ayıptır, günahtır. Dedikodu, dürüst insana yakışmaz. Halk arasında konuşulan bir söz var. “Çamuru at, tutmasa da izi kalır.” Bu tür insanlar, toplumda sevilmezler.
Toplum, bu tür insanlardan uzak durur ve yanlarına dahi sokulmazlar. Değerli okuyucularım; Hayatta hem güzel, hem de ibret verici hikayeler var. Ben de, daha önce yaptığım gibi, bu hikayeleri bu köşemde sizlerle paylaşmak istiyorum.
Buyurun hikayeyi birlikte okuyalım... Zamanın birinde iki adam, bir Bilge adamın huzuruna çıkmışlar… Bilge, karşısında duran adamları ilgiyle süzerek, -Derdiniz nedir? diye sormuş. Adamlardan biri, diğerini işaret ederek, - “O, yaptığı dedikodularla sadece bana zarar vermekle kalmadı, bu köydeki pek çok insanın da canını yaktı!” demiş. Öteki hemen atılmış: -“Üzgünüm… Böyle olsun istememiştim. Tüm söylediklerimi geri alıyorum.” -“Bunun, gerçekten her şeyi düzelteceğini mi sanıyorsun?” diye söze katılmış bilge ve devam etmiş: Yarın köy meydanına kuş tüyü yastığınla gel. -Nasıl yani?… -“Dediğimi yaparsan anlayacaksın.” Ertesi gün köy meydanında buluşmuşlar. Bilge, adamın eline bir makas vermiş ve yastığı kesip içindeki tüyleri boşaltmasını söylemiş. Yastıktan boşalan tüyler, rüzgarla birlikte etrafa savrulunca, -Şimdi, demiş Bilge; “Bunların hepsini toplayıp bana getir.” Adam şaşkınlıkla, -“Ama, bu mümkün değil! Baksanıza, duvarların ardındaki bahçelere kadar savruldular. Öyle geniş bir alana yayıldılar ki, bunların hepsini toplamak imkansız…”diye cevap vermiş. İşte o zaman Bilge adam: -“Tıpkı, başkalarının hakkında sarf ettiğin sözler gibi” demiş ve eklemiş: “Yaptığın dedikoduların nerelere, ne kadar uzak mesafelere kadar gittiğini ve nelere sebep olduğunu bilebilir misin, söylesene?…” İşte öyle, çok duyarsızlar için böyle hikayeler, ibret verici, tiksindirici yalanlar ve karalamalar oluyor. Bir de, dost görünüp te haince davrananlar, arkandan kuyu kazıp, hakkında kalleşçe düşünen hainler var. Onların sayısı, her geçen gün artıyor. Arkanı döndün mü, seni arkadan hançerleyenlerin ardı arkası kesilmiyor. Dedikodu yaparak: "Ahmet şunu dedi. Mehmet şöyle dedi”, diyerek hakkında konuşulan, yersiz ve gereksiz suç atanlar, bitmez bu gibi insanların nesli. Bakın, her bilgiyi öğrendiğimiz Wikipedi ve Ekşi Sözlük dedikoduyu nasıl tanımlamış: Wikipedi: Dedikodu, başkalarının kişisel ve özel konuları hakkında yapılan konuşmalardır. Dedikodu, bazen gerçek olaylar ve konular hakkında olsa da, genellikle kişiler arasında konuşulduğundan, kişilerin birbirlerine olayı veya haberi iletimi sırasında yanlışlıklar ve çarpıklıklar içermektedir. Ekşi Sözlük: ”dedi ve koydu” diye bir söz var, ”zeki insanlar fikirlerden, orta seviye zekaya sahip bireyler olaylardan, düşük zeka seviyesindekiler ise, insanlardan konuşurlar”… Bu anlamda dedikodu zeka seviyesini minimale indirgeyip iletişim kurma şekline verilen isim oluyor. İşte, gördüğünüz gibi, dedikodu ile ilgili: “güzel bir şeyler konuşmak”, “faydalı şeyler anlatmak”,” insanı motive edici cümleler kurmak.” Aslında toplum içinde bu gibi insanlar yüz kızartıcı ve yanlış davranış olarak anılıyor. Özellikle iş hayatında yaptığımız dedikodular dostlukları bitirmekten öte, yanınızda çalışanlar için maalesef oldukça sıkıntılı anlar yaşanmasını sağlar. Sonuç itibariyle dedikodu yapan insan, insanlık vasıflarını kaybetmiş demektir. Kalın sağlıcakla...
|