İyi bir lider; geleceği doğru değerlendirebilen, şekillendirebilen, bunun için gerekli stratejik yönetim anlayışını oluşturan, yenilikçi ve yaratıcılığı yapan liderdir. Lider, beyinde devrim yapan, toplumu kendine inandıran ve herkesi peşinden sürükleyen, başkalarının ihtiyaçlarını kendi ihtiyaçlarının üzerinde tutabiline, bir amaç uğruna, sorgusuz sualsiz kendine inanılan ve hayat pahasına arkasından gidilen, başarılarına rağmen diktatör olmayan, insanlara saygılı ve değer veren liderdir. Lider, şaibeden uzak, ölümünden sonra bile ebediyete kadar unutulmayan kişi, halkından korkmayan, korunmaya, koruma ordusuna ihtiyacı olmayan, kendine inananların haklarına saygılı olan liderdir. Lider, her zaman arkasından gidilen, milleti benden-senden diye ayırmayan, gençlerine her anlamda, o kadar ki vatanın geleceğin bile düşünmeden emanet eden, güvenen, komşuları ile dost, düşmanları tarafından saygı duyulan, liderdir.
Dr. Uğur Tandoğan'ın kaleme aldığı, “Liderlikte 7 Öldürücü Günah" yazısını siz değerli okuyucularımla paylaşmak istiyorum. Yöneticiler de insandır. Hangi seviyede olursa olsun, insan hata yapar. Ancak başkalarına da zarar veren hatalar günah sınıfına girer. Eğer yönetici organizasyonun tepe noktasında ise, bazı günahları öldürücüdür. Başında bulunduğu organizasyona, çevresindekilere ve kendisine büyük zarar verir. William A. Cohen, Peter Drucker’ın yanında yetişmiş birisi. Liderlik üstüne yazdığı kitabının (Drucker on Leadership) bir bölümünde buna değiniyor. Liderlikteki öldürücü olarak nitelendirilecek 7 günahı sıralamış. Çevremde gördüğüm yöneticilerde bu günahların bir kısmına çok rastlıyorum. Bakalım sizin çevrenizdeki yöneticiler ne kadar günahkar?
1-Kibir Bu yedi günahtan belki de en ciddisi budur. Çok masum gibi görünür. Ancak diğer günahlara, bu günahtan yol geçer. Kişilerin yaptıkları işlerle gurur duyması doğaldır, duymalıdır da. Ancak bu günahın yoluna sapanlar kendilerini çok özel olarak görmeye başlarlar. Bu günahı işleyen yöneticilerde “Alçacık dağları ben yarattım, yüksek dağların da projesini yaptım” diyen söylemleri, zamanla “Yüce dağlar da benden sorulur” söylemine dönüşür.
2-Şehvet “Benim en önemli sorunlarımdan birisi yeni atanmış üst-düzey yöneticilerdi. Bir adamı üst yönetici yapar yapmaz, kendisini tanrının kadınlara bahşettiği bir nimet olarak görmeye başlıyordu”. Bunu, 1 milyona yakın çalışanı olan bir kuruluşun emekli olmuş CEO’su söylemiş. Ben de meslek yaşamımda yöneticiler arasında bu tür hatalara tanık oldum. Bu günah, işletmede kıskançlık, kayırmacılık, güven kaybı ve ilişkilerin bozulmasına neden olur.
3-Doymazlık Yazar, “Doymazlık günahı, aşırılık günahıdır; güç ile başlar.” diyor. Liderin elinde gücü vardır, imkânları vardır. Gücün de insanı yozlaştırmaya eğilimi vardır. Yönetici, çevresine bakar; “Onların varlıkları benden daha fazla. Onlar benden daha mı üstün?” sorusunu kendisine sormaya başlar Güç sahibini çevresindekiler baştan çıkarır, harama alıştırır. Haram tabağından yemeğe başlayan, baştan çıkmış kişinin iştahı katlanarak artar.
4-Uyuşukluk Liderlik, eylem demektir. Lider, başında bulunduğu organizasyonu ilerilere taşıyan kişidir. Hedefi koyar, bu hedefe varacak yolları planlar, yapılacak işleri organize eder ve kaynakları harekete geçirir. Eğer bunları yapmıyorsa başında bulunduğu organizasyonun önünü tıkar. Liderin uyuşukluğu, tembelliği kuruluşlara büyük fırsatlar kaçırtır. Bu nedenle, uyuşukluk da öldürücü günahlardan birisidir.
5-Hiddet Kontrol edilemeyen öfke liderlikte çok tehlikelidir. Öfkesini kontrol edemeyen kişi, çevresine zarar verir, yaralar. Liderin çevresindekiler onun hiddetinden, gazabından korkarlar. Korkunun hüküm sürdüğü organizasyonlarda sadece yöneticinin sesi duyulur. Herkes sadece yöneticinin hoşuna gidecek şeyler söyler. Bir tür oto-sansür devreye girer. Bu da çok sağlıksız bir organizasyon demektir. Öfkesini kontrol edemeyen yöneticinin verdiği kararlar çoğu kez rasyonel değildir. Korkudan bu kararlara karşı çıkılmayınca, rasyonel olmayan kararlar birbirini kovalar.
6-Kıskançlık Takdir duygusunun kaybolduğu yerde kıskançlık başlar. Başka birisinin, bir başka bölümün, bir başka kuruluşun başarısını takdir edebilmek çok önemli bir meziyettir. Ama takdirin yerini kıskançlık alırsa bu zararlıdır. Çünkü liderin davranışları ve kararları bu sağlıksız duygu ile yönlenmeye başlar. O zaman da kararlar kuruluşun çıkarları doğrultusunda olmaz.
7-Oburluk Oburluk denince akla, yiyecek ve içecek geliyor. Burada liderlikteki 7 günahtan birisi için kullanılıyor. Peter Drucker, özellikle de CEO’ların çok yüksek maaşlarını kast ediyor. Ancak bu kavram daha geniş yorumlanabilir. Oburluk, güce doymama biçiminde de kendisini gösterir. Bu günahın pençesindeki yöneticiler, sürekli kişisel gücünü artırma peşindedir; güçlerini kimse ile paylaşmaya yanaşmazlar. |