|
||
Din Adamı Dönek Olur mu | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
Olmaz! Olursa, o kişi sözüne güvenilmez, kaypak, iki yüzlü biri demektir. Dahası var, ama ayıp kaçar. İşte bu sözler, dönek bir din adamı için söyleniyor ve söylenenler az bile. İşin kötü yanı, adama vaktiyle Müftülük bile yaptırmışlar. CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes’ten söz ediyorum. Adam, İlahiyat tahsil etmiş. Dinde, dönekliğin ne demek olduğunu çok iyi biliyor. İmamlık yapmış. Hutbe okumuş, vaazlarda bulunmuş. Dönekliğin, İslam dininde yeri olmadığını anlatmış. Peygamberden, sahabeden örnekler vermiş. Kur’andan sureler, ayetler okumuş ve dönekliğin hiçbir dinde yeri olmadığını söylemiş. Sonra terfi ettirilip, dini lider pozisyonunda İlçe Müftüsü yapılmış. Din adamlarını denetlemiş, saygınlık görmüş. Ve nihayet İstanbul’un gözde ilçelerinden Beyoğlu’na Müftü olarak atanmış, o önemli görevi bu ilçede de yapmış. Sözüne güvenilir, doğru bir insan olarak tanınmış. Yüce Yaradan’a da kendini öyle tanıtmak istemiş. Onun bu halini gören ve duyan siyaset adamları, “Gel, biraz da bizimle çalış. Sana duyulan güven, siyasete de örnek olsun” demişler ve onu partilerine almışlar. Yani Cumhuriyet Halk Partisi’ne. İlk seçimde de, onu İstanbul Milletvekili olarak Meclise sokmuşlar. İHSAN ÖZKES, MECLİS KÜRSÜSÜ’NDE Eski Müftü İhsan Özkes, hırsızlık ve yolsuzlukları ayyuka çıkan, hepsinden önemlisi çalarken suçüstü yakalanan iktidar partisi mensuplarına, “Mukaddes dinimizi kullanıp, hırsızlık yapıyorsunuz. Bunun hiçbir dinde yeri yok. İslam dininde ise, hiçbir yeri yok.” diyerek, burada da Kur’an-dan ve Hadislerden örnekler verip, iktidarı sürekli eleştirmiş,. Eleştirmekten öte, suçlamış. Hem de, çok haklı olarak bunu yapmış. 17-25 Aralık Yolsuzluk Operasyonlarından sonra, Mecliste pankart açan İhsan Özkes; Hz Peygamberin; “Hırsızlık yapan kızım Fatıma da olsa, kolunu keserim.” Hadisini Meclis salonunda, herkesin gözünün önüne sermiş. AKP’ye ve iktidara en iyi muhalefet yapanların önünde gelen Özkes, daha sonra kendisine umut bağlayan partisi tarafından Üsküdar Belediye Başkan adayı yapılmış. Rivayet o ki, bir seçim katakullisine kurban edilip, Başkanlığı kıl payı kaybetmiş. Başkanlığı kaybetmiş ama, itibarını hiç kaybetmemiş. Meclise dönüp, tek başına muhalefet partisi gibi hareket etmiş. AKP’nin ve onun iktidarının yolsuz ve kanunsuz işlerini takip etmekten ve iktidara meydan okumaktan, bir adım geri atmamış. EEE… SONRA NE OLMUŞ? Herkesin güvendiği ve bel bağladığı eski Müftü İhsan Özkes, yakın bir geçmişte, aniden partisinden istifa edivermiş. Soranlara; “Bu, ailevi bir mesele” demiş ve hem partisini, hem de sevenlerini, oldukça üzmüş. Amaaa… İşin aslı öyle değilmiş. İhsan Özkes, AKP için yanıp tutuşuyormuş da, kimsenin haberi yokmuş. Tam bir Recep Tayyip Erdoğan hayranı olduğu, meğer fark edilememiş. İki gün önce, iktidar ve Recep Tayyip Erdoğan hakkında söylediklerini, şahsen AKP’ ilerden bile az duymuştum. O ne methiyeler, o ne övgüler, o ne yağlar, o ne yalakalıklar… Neredeyse, AKP Düzce Milletvekili’nin bir zaman söylediği gibi, “Recep Tayyip Erdoğan, Allah’ın bütün vasıfları taşıyor.” diyebilecek noktaya gelmiş. Şükürler olsun ki, onu demedi. Tayyip Beyi överken, Kaçak Saray’ını da göklere çıkarıyordu. İhsan Özkes, kuşkunuz olmasın ki 1 Kasım seçimi için AKP’den aday gösterilecektir. Muhtemeldir ki, seçilip tekrar Meclise girecektir. CHP’lilere, buradan küçük bir tavsiyem var. Özkes kürsüde yemin ederken; “Hz. Peygamber yaşasaydı, böyle döneklerin önce yollarını, sonra kollarını kestirirdi.” yazılı bir pankart açsınlar. Cuk oturur. |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.