|
||
Başkanlık Felaketi ! | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
Bizim ülkemiz için “Büyük Felaket!”, Tayyip Bey’in Başkan olması ise, “Felaket Üstüne Felaket!” olur. Bu milletin, aklını başına alması lazım. Sonradan pişmanlığın ve dizleri dövmenin, kimseye faydası olmayacak. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, peş peşe kazandığı seçimlere güvenerek, partisiyle ilişiği resmen kesilmesine rağmen AKP’yi destekliyor ve yeniden ve tek başına iktidar olmasını istiyor. Hem de, şiddetle ve hararetle. Bunun, iki sebebi var. Birincisi; AKP iktidarı kaybettiği takdirde, bir “Hesap sorma ve hesap verme” dönemi başlayacak. Yalnız kendisi değil, kurduğu partinin yolsuzluğa bulaşan bütün fertleri bir bir hesaba çekilecekler. Hesap vermeleri ise, öyle pek kolay olmayacak. Olmayacak, çünkü bütün yolsuz ve kanunsuz işler ortada. Sorulacak hesaplar hep akçeli işler üzerine, hep soygun ve talan üzerine, hep sebepsiz zenginleşme üzerine. Ve, hep din ticareti ve din istismarı üzerine… İkinci sebep ise, çok özlediği Başkanlık Sistemi’ni Türkiye’ye getirmek ve ilk Başkan olmak. Böylece, yandaşlarıyla birlikte hesap vermekten de kurtulmak. Beyanlarına bakılırsa, Tayyip Bey’in arzu ettiği sistem, ne demekse ve nasıl oluyorsa, “Türk Usulü Başkanlık” olacakmış. Benim anladığım kadarıyla, tamamen keyfilik ve despotluk üzerine kurulan ve astığı astık, kestiği kestik bir sistem. Tayyip Bey, bu işin bir torba kanun çıkarmak kadar kolay olduğunu sanıyor. OLURSA, NE OLUR? Değerli okuyucularım, bunun hayalini kurmak bile ülkemiz için çok zararlı olur. Fransa’yı, hele Amerika’yı örnek alıp, böyle bir sistemi getirmeye kalkışmak, ülkemizin ve halkımızın felaketi olur. Bu görevin Tayyip Bey’e verilmesi ise, “felaket üstüne felaket” olur. Bizim gibi ülkelerde Başkanlık Sistemi, diktatörlük getirir ve onu eline geçiren, bir daha bırakmaz. Sistemleri öyle olmadığı halde, Mısır’ı gördük, Irak’ı gördük, Libya’yı gördük. Başkanlığa benzeyen, öteki Arap ülkelerini gördük. Daha bir çok örnekleri var. Hangisi yarar gördü? Hangi ülkenin halkı bu sistemden hoşnut oldu? Biz, Amerika ya da Fransa ile kendimizi nasıl bir tutabiliriz? Böyle bir sistemi, bizim için hayal etmek bile insanı ürkütüyor. Demokratik Parlamenter sistemin suyu mu çıktı? 70 senede, ne zararını gördük? İrademizi özgürce sandığa yansıttıktan sonra ve dilediğimize “güle-güle” diyebildikten sonra, daha ne istiyoruz? Bir kere daha açık söyleyeyim. Bizdeki bir Başkanlık Sistemi, bu ülkeyi önce Eyaletlere böler, sonra da topraklarımızı alır götürür. Sistem, bölünmek için 30 seneden beri savaş veren terör örgütünden başka, hiç kimsenin işine yaramaz. BU SEÇİM ÖNEMLİ VE SON FIRSAT! 7 Haziran seçimleri, o sebeple çok önemli ve bizim için son fırsattır. Bir türlü kopmadığı eski partisine önce 400, şimdi de 335 Milletvekili isteyen Tayyip Bey, Başkanlık hayali ile yatıyor, Başkanlık hayali ile kalkıyor. Görünen o ki, muhalefet partileri kapıdaki bu felaketi halkımıza bir türlü anlatamıyor. Kimi halkımız da -kusura bakmasınlar ama- bir türlü anlamak istemiyor. Devletin bütün imkanlarını elinde bulunduran iktidar partisi ve Cumhurbaşkanı, bu seçimi kazanmak ve tekrar iktidar olabilmek için bütün güçlerini kullanıyorlar. Tekrar kazanmak için seçim hileleri dahil, her yola başvuracaklar. Elektrik trafolarına sokulacak kediler hazırlanmış bile. Seçmen listeleri ve Sandık müşahitleri için her türlü önlemi almış vaziyetteler. Gelen haberler, hep böyle. Seçimler, Seçim Kurulları ve muhalefet tarafından iyi denetlenmediği takdirde, bu hayalciler amaçlarına kavuşabilirler. Burada, Ana Muhalefet Partisi’ne büyük görev düşüyor. Halkımız, artık yandaş ve yalaka yayın organlarının yazdıklarına, söylediklerine itibar etmemelidir. Bu organlarda kümelenen insanlar, (daha doğrusu yalakalar) korkunç boyutta paralar alarak, yalan haber ve yorumlar yapıyorlar. Halkı, yeniden kandırmaya çalışıyorlar. Keza, paralı anketlerle iktidarın oylarını yüksek gösteren ve gerçeği yansıtmayan anket kuruluşlarına da, itibar etmemek gerekiyor. Oylarını iktidara veren emeklilerin o % 70’inin, artık akıllarını başına toplaması lazım. İktidara oy verip de “Geçinemiyoruz.” diye bağırana kimse inanmaz ve bir dilim ekmek vermez. İşçi kesimi, memur kesimi, açlıkla, yoksullukla mücadele eden halk kitleleri, kaderinizi artık kendiniz çizin ve sizi ezenlerden yakanızı kurtarın artık. Bir kere daha söylüyorum. “Yeni Türkiye” dedikleri Başkanlık Sistemi, Türkiye için felaket olur. Halkımızı iki kampa ayıran Tayyip Bey’in Başkan olması ise, “Felaket üstüne felaket” olur. |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.