|
||
Adaletin olmadığı yerde | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
Aptallar ne affeder ne unutur. Saflar affeder ve unutur, akıllılar ise affeder; ama asla unutmaz. Siyaset aptalların değil, akıllı insanların yaptığı bir iştir. Uyanık siyasetçiler aptalları sadece ve sadece kullanılır ve işi bittikten sonra, kirli bir bez gibi sıkar bir kenara atı verir. Uyanık siyasetçiler seçildikten sonra yediği önünde yemediği arkasında tüm hayatlarını garantiye alıyorlar. Milletvekili veya belediye başkanı olarak seçilirse yedi sülalesini garantiye alıyorlar. Bir milletvekili 5 yıl görev yaptı mı bir daha aday olmasına hiç gerek yok; 6-7 bin TL' ye yakın emekli maaşı alırken, normal bir vatandaş 30 yılda canını dişine takarak emekli olmaya çalışıyor. Bir vekil 5 yılda emekli oluyor, böyle bir saçmalık dünyanın, hiç bir yerinde yok. Hiç bir masrafları yok. Dokunulmazlık desen hava o biçim, alayına kim olursa gider yapıyorlar. Meclisin tüm imkanlarında en düşük ücretten yararlanıyorlar. Böyle bir çiftlik henüz görülmemiştir. Bu açıdan bakıldığı zaman vekil olmak dünyanın en akıllı olaylarından birisidir. Adaletin olmadığı, fakirliğin kol gezdiği, cehaletin hüküm sürdüğü, herhangi bir gruba ait insanların, toplumun geri kalanının onlar üstünde baskı yaptığına, soyduğuna ya da aşağıladığına inandığı bir ülkede hiçbir insan ya da mal güvende değildir demektir. Bizim problemimiz halkın itaatsizliği değil. Bizim problemimiz halkın itaatkarlığı. Bizim problemimiz dünyanın her tarafında hükümetlerinin, liderlerinin, diktalarına itaat edip savaşa giden insanların sayısı ve bu itaarkarlık yüzünden ölen milyonlar... Bizim problemimiz dünyanın her tarafında insanların sefalete, açlığa, aptallığa, savaşa ve acımasızlığa karşı itaatkarlığı. Bizim problemimiz hapisler küçük hırsızlarla doluyken, büyük hırsızlar ülkeyi yönetirken insanların itaatkarlığı. Bu bizim problemimiz. Ölümün karşısında ve Tanrı ile adaletin huzurunda bulunduğumuz şu anda, Atatürk’e övgüler yazmak için kaleme sarılan şair kadar vicdanımız rahat mı? Uğruna can verecek adamlar bulunduğuna göre, davamızın daha güçlü olarak yaşayacağına inanıyor muyuz? Ve diyorum ki Atatürk ölmüştür ama var olmaya devam ediyor. Günü geldiğinde biz de öleceğiz ama Atatürk ilkeleri, var olmaya devam edecek. SİYASETÇİLERİN AMAÇI MİLLETİN VEKİLİ OLMAK MI? İstisnasız, hepsinin gerçekten milletin vekili olmak gibi bir derdi olmaması. Milletin vekili olan, milletin derdini de bilir. Sorsan hiçbiri ekmeğin fiyatını bilmez. Diğeri de meclis yemekhanesinin ucuz ve çok güzel yemek çıkarması. Milletinin yiyemediği yemeği vekilin yemesi ne aptalca. Bir İçişleri Bakanının anayasayı tanımadığını meclis kürsüsünde bağıra bağıra söylemesi. Dini bir partinin vatanperverliği başka bir partinin Kemalizmi ve laikliği de başka bir partinin tekelindeymiş gibi görmek. İnsanları birbirine kırdırmaktır. İnsanları sağcı solcu diye birbirine düşman etmek. Atatürk'ün alkol içmesinden kime ne? Ya da siz bu kadar dindarsınız kime ne? Hani İslam hoşgörü diniydi. O savunduğunuz İslam dininin gereklerini yerine getiremiyorsunuz. Veya saygı duyuyor musunuz? Herkesin dini, inancı kendinedir.
|
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.