Başarı aslında insanın çok yakındadır, uzaklaştırmamak kişinin elindedir. Hedefini belirleyeceksin ki, adım adım ilerleyip, hedefine ulaşasın. Hedefin yoksa nereye gideceğin belli olmaz. Hedefiyle ilgili emin olmayıp tereddütlerini gösteren, kendilerini tanımayan, hedeflerini net belirlemeyen ya da hedefleri için gerek üniversite olsun gerekse iş hayatı için olsun hiçbir hazırlık yapmamış isen, ve en önemlisi de kendine hiçbir yatırım planlamamış isen, hayatında başarılı olman mümkün değildir.
İnsanın kendini gerçekleştirmesinin ilk adımı insanın kendisini tanımasından geçer. Bazen şunları düşünürüz: “Evet ben yalnız başıma bir iş yapmaktansa insanlarla bir arada çalışmayı tercih ederim, ben güzel sanatlara çok ilgi duyarım. Düzenli bir ortamda daha verimli çalışırım, masa başında çalışmaktansa elimde çanta dolaşmak isterim, insanlara hükmetmek isterim ya da sorumluluk almak yerine tanımlı bir işi birinin önderliğinde yapmak isterim. Ben kendini tekrar eden işlerden sıkılırım, açık havada iş yapmak bana daha cazip gelir. İlgilendiğim bir konuda çalışmak isterim, ben de para isterim, bende güç isterim, statü isterim vb.” Evet insanoğlu geleceği için ortaya bir hedef koyar. Bu hedefe nasıl hangi şartlara ulaşacağı için mücadele verir. Eğer doğru kararlar istikrarlı şekilde yoluna devam ederse hedefine kesinlikle ulaşır. İnsan yaşamının doğumdan ölüme kadar uzanan bir süreç olduğu ve herkese sadece kendini yaşama hakkı verildiğine göre bu hakkımıza sahip çıkmamız çok önemlidir. Bu demek değildir ki kendi yaşamı süresince insanlar toplumsal bir varlık olduklarını unutarak istediklerini yaparak yaşayacaklar. Toplumsal beklentiler ve değer yargıları da zaten bizim kişiliğimizin bir parçasıdır. İnsan yaşamı günümüzde çok karmaşık bir hale geldi. Önce avlanıp karnını doyuran ve mağaralarda yaşayan insan, elbise olarak da post giyip bazı şeyleri çiğ yiyordu, gelişmeler sonucu bir yere yerleşti, alet yaptı, onu kullandı yerleştirdiği yerde bitkileri yetiştirdi, onları takas etti, ateşte yemeğini pişirdi, herşey son derece özgür ve doğanın bir parçası olarak yaşanırken, gelişmeler sonucu insanlar kurumlar oluşturdu, yasalar yaptı, evler farklı mimariler, yemek pişirmek için çeşitli cihazlar yaptı, okul ve meslekleri icat etti diyelim. Ve insanlar kendi elleri ile bizlere kulvarlar oluşturdu, ya da oluşturduk. Zamanın bu noktasında biz çeşitli farklı ırk ve ülkeye mensup insanlarla bu küçülen dünyayı paylaşıyoruz ve atalarımızın bize uygun gördüğü gelişmeler ve beklentilere göre yaşamımızı planlıyoruz. İnsanların ihtiyaçlarını göz önüne aldığımızda bu konuda klasikleşmiş bir bilgiden yararlanırız. En temelde yemek, içmek gibi fiziksel varlığımızı sürdürmemiz için gerekli ihtiyaçların giderilmesi yer alır, sonra gene yaşamın ön koşulu olarak korunma ve barınma, sonra sosyal bir varlık olmak sebebiyle sosyal kabul ve insanın kendini gerçekleştirmesi, ruh ve beden sağlığı ve mutlu olmak için önemli bir faktör İnsanı mutlu eden faktörlerden önemli bir tanesi de kendini gerçekleştirmek.
|