|
||
Vekalet le Kurban Caiz mi? | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
Halktan para toplayıp, onların yerine kurban kesmek isteyenlere göre, caiz. Kurbanlık alıp, onu kesme külfetine katlanmak yerine, parasını verip kurtulmak isteyenlere göre de caiz. Peki, Şer’i hükümlere göre, acaba caiz mi? Önce, bu köşeyi izleyen kimi okuyucularımın, zaman zaman dini konulara girmemi yadırgadıklarını bilerek, küçük bir hatırlatmada bulunayım. Değerli okuyucularım, ben ilahiyatçı değilim. Bu alanda, akademik anlamda öğrenim de yapmadım. Ancak, tam 9 yıl süreyle İmam Hatip Liseleri’nde ders verdim. Müspet bilimler üzerine ders okuturken, İslami bilimleri de yakından izledim. Sadece aydınlanmakla kalmadım, çevremi de aydınlatabilecek ölçüde doğru bilgiler edindim. O nedenle çizmeyi aşmadan, zaman zaman bunları okuyucularımla paylaşmaya ve çevreme sunmaya çalıştım, çalışıyorum. Ancak, benim esas amacım; yoğun biçimde “din ticareti” yapılan bu ülkede; saflığı, temizliğinden gelen değerli halkımızı, bu tüccarlara karşı uyarmaktan ibarettir. İşte, kimi zamanlarda yaptığım bundan başka bir şey değil. ŞİMDİ, GELELİM KURBAN KONUSUNA Kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’in Kevser Suresi 2’nci ayetinde yüce yaradan; “Rabbin için namaz kıl ve kurban kes.” diyor. Hac Suresi 36’ncı ve 37’nci ayetlerinde de; “Kurban keserek, Allah’ın adını anın. Etinden yiyin, fakirlere de yedirin. Onların etleri değil, sizin takvanız Allah’a ulaşır.” buyuruyor. O halde kurban, gücü yetenler için dini bir yükümlülüktür. İslam Terminoloji’sine uyarak, aynı üslupla konuyu biraz daha açarsak; Kurban; Allah Teala’ya takarrüp (yakınlaşmak) için kesilen hususi hayvandır. Kurban Bayramı’nda bu niyetle kurban kesmek, hür, mukim, Müslim ve zengin olan kimseler için bir vecibedir. (vaciptir) Kurban kesmek için, fitir sadakası vermekle yükümlü olan kimseler zengin sayılırlar. KURBAN KESMENİN DOĞRU OLAN YOLU Doğru olan yolu, eski Diyanet İşleri Başkanlarından Ömer Nasuhi Bilmen, Büyük İslam İlmihali adlı kitabında bakın nasıl anlatıyor. “Kurbanı, elinden gelirse ‘Bismillah Allahüekber’ diyerek, sahibi kesmelidir. Elinden gelmezse, elinden gelen münasip bir Müslüman’ı tevkil edip, ona kestirmelidir. Kendisi de, başında bulunmalı ve her ikisi ‘Bismillah Allahü ekber’ demelidirler. Besmeleyi, biri bile terk etse, o kurbanın eti yenmez. Kurbanın sahibi, elini kasabın elinin ya da kurbanın üstüne koyduktan sonra kurban kesilmelidir.” (Büyük İslam İlmihali, Sayfa 412, Bap 22) Ömer Nasuhi Bilmen, Fatih Medreseleri’nde Müderris sıfatıyla dersler vermiş ve Cumhuriyet döneminde Diyanet İşleri Başkanlığı yapmış, namlı bir Din Bilgini’dir. Onun, “Büyük İslam İlmihali” adlı kitabı, vatandaşların başucu kitabı olduğu gibi, Diyanet’in de başvurduğu temel kaynaklardan biridir. Dikkat ederseniz Hoca; 1. Kurbanı, elinden gelirse sahibi kesmelidir. 2. Gelmediği takdirde, vekil tayin ederek bir Müslüman’a kestirmelidir. 3. Kesim sırasında, kendisi de kurbanın başında bulunmalıdır. 4. Besmele, kesiciyle müştereken çekilmelidir. 5. Kurbanın sahibi, elini kurbanın ya da kesicinin elinin üstüne koymalıdır. Diyor. Öte yandan büyük muhaddis Buhari’nin, Hz. Ali (r.a) dan rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (s.a.v); “Kurbanda develer kesilirken, başında durun. Derilerini ve sırtlarındaki çullarını da paylaştırın.” diye buyuruyor. VEKALET’LE KURBAN KESTİRMEYE GELİNCE Hoca “vekalet”in, sadece kesim sırasında kesiciye verilebileceğini ifade ediyor. Bu ünlü kitabında, başka türlü bir vekalet’ten ya da vekalet’le kurban kesiminden hiç söz etmiyor. Öteki Din Bilginleri de, bu görüşü paylaşıyor. Ne var ki, özellikle son yıllarda uzaktan kumanda ederek, vekaletle kurban kesmek ya da kestirmek, adeta moda oldu. 10 gün sonra Kurban Bayramı. Başta, kimi Vakıflar olmak üzere, kimi Hayır Kurumları “kurbanlık fiyatları” ilan ederek, belirledikleri paranın Banka hesaplarına gönderilmesini, bu parayla gönderenler adına kurban keseceklerini ilan ediyorlar. İstedikleri ve bekledikleri parayı da topluyorlar. Normal bir küçük baş kurbanlık fiyatı 700-800 lira olduğu halde, onlar 450-500 lira ile yetiniyorlar. Bayram, 4 Ekim günü. Bu kuruluşlar, 3 Ekim akşamına kadar hesaplarına para yatırılabileceğini söylüyorlar. Biz de merak ediyoruz. Ertesi günü, bu kurbanlıkları acaba nereden ve nasıl bulabilecekler? Değerli okuyucularım, burada iki önemli husus öne çıkıyor. Birincisi, toplanan bu paralarla kestiklerini söyledikleri kurbanların, yukarıdaki ölçütlere göre kurban olup olamayacaklarına siz karar verin. İkinci olarak da, kendinize şu soruyu sorun. Benim paramla gerçekten kurban alınıyor mu ve alınıp kesiliyor mu? Bunu denetlemek mümkün olmadığına göre, acaba ben kurban kestiğimden emin olabilir miyim? İsterseniz, emin olabilirsiniz. Takdir, size aittir. Ancak, birkaç yıl önce vekaletle kurban kesen kimi Vakıf yöneticilerinin, topladıkları paralarla kurban kesmedikleri ve bu paraları yolsuz biçimde kullandıkları anlaşılarak, haklarında tahkikat açılmış ve kimileri tutuklanmıştı. Vekaletle kurban caiz mi, değil mi? Bundan sonrasına artık, siz karar verin. Din Ticareti yapılan bir ülkede, bunları görmeyen ve yazmayansa, o ticareti yapanlar kadar vebal altındadır. |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.