|
||
Bunları | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
· Başbakan’a yakın olabilmek için, oğlunun kurduğu Vakıfa bağış yapmak isteyen kimi yalakaların sıraya girdiğini, · TÜRGEV adlı Vakfın ise, hizmetlerinin paralı olduğunu, parayı bastıranın ancak Vakıf hizmetlerinden yararlanabildiğini, · Başbakan’ın oğluna laf atan bir gencin akıbetinin ne olduğunun, hala bilinemediğini, · Bölücü örgütün Güneydoğu’da hakimiyeti tamamen ele geçirdiğini ve uçan kuşun önünü kesip, kimlik denetimi yaptığını, · Bölücü örgütün bütün kanunsuz eylemlerine karşı silahlı askerlerin ve polislerin sadece seyirci kaldıklarını, · Örgütün bu tavrı karşısında, Başbakan’ın B ve C Planları’ndan başka, bir de Ğ (yumuşak G) Planı’nın olduğunu, · Başbakan plan yaparken, Maliye Bakanı’nın Batman’daki Vergili Köyü’nün Türkçe olan adını değiştirip, köyün girişine Kürtçe Becirman tabelasını astığını, · Kürt-Türk ayrımı bıçak sırtında iken, iktidarın durduk yere bir de Alevi-Sünni Ayırımı ortaya çıkardığını, · Soma’da, canı yanan bir vatandaşa tekme atan Başbakanlık Danışmanı’nın, bu hizmetine(!) karşılık terfi ettirildiğini, · Soma’da pisi pisine can veren 301 madencinin öldükleriyle kaldığını ve yavaş yavaş unutulmaya yüz tuttuğunu, · 1999 depremzedeleri için toplanan 50 milyar liranın, tek kuruşunun mağdurlara verilmeden buhar olup uçtuğunu, bu depremzedeler için ayrılan alanlara da, Rezidans ve AVM’lerin yapıldığını, · Sözüm ona, herkesin kabullenebileceği bir Cumhurbaşkanı adayı aradıklarını söyleyen CHP ve MHP’nin bu kafayla giderlerse, bu makamı Tayyip Erdoğan’a yakında altın tepsiyle sunacaklarını, · Kimi Bakanlara rüşvet dağıtan Altın kaçakçısı Reza Zarrab’ın, yurt dışına henüz kaçmadığını, · Zarrab’ın rüşvet verdiği eski Bakanların marifetlerinin (!) daha fazla kokmaması için buzdolabına konduğunu, yani hakkındaki fezlekelerin Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasına bırakıldığını, bu kişiler çamaşır suyuyla yıkanıp paklandıktan(!) sonra, kendilerine hırsız diyenlerden hesap soracaklarını, · İktidarın borazanı olan ve para havuzunda yüzen Sabah Gazetesi’nin, 2008 yılından beri devlete tek kuruş vergi ödemediğini, · Bu memlekette, ölen bir memurun ailesine 415 lira cenaze yardımı yapılırken, Milletvekili’nin ailesine 95 bin lira yardım yapıldığını, · Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, sırf oğlunun mezuniyet törenine katılmak için eşiyle birlikte Amerika’ya devletin imkanlarıyla gittiğini, · Başbakan’ın, mahkemenin yıkım kararına rağmen Ankara Atatürk Orman Çiftliği’nde yaptırdığı Başbakanlık Sarayı’nın bitmek üzere olduğunu, Başbakan’ın burada oturup oturamayacağını herkesin merak ettiğini, · Oğlunun cenaze töreninde dua eden Hoca Efendi’ye kızıp duayı kestiren Fenerbahçe Eski Başkanı Ali Şen’in cenazesinde, hiç bir Hoca Efendi’nin dua yapmak istemediğini, · Tekirdağ’ın Büyükşehir olmasıyla büyüyen Saray Belediyesi’nin, yerel seçimin üstünden iki ay geçtiği halde, kış mevsiminin rehavetinden ya da uyuşukluğundan henüz kurtulamadığını, · Belediyenin, bozulan şehir içi yollarının yapımı ya da onarımı için kılını bile kıpırdatmadığını, bozulan ve hasta sevki için tehlikeli hale gelen hastane yolunu ise, hiç dikkate almadığını, · İlçemizin göbeğinde herkese ciddi rahatsızlık veren Otogar’ın nakli için vaatte bulunan Belediye Başkanı’nın, bu konuda da henüz parmağını oynatmadığını, · Hemşerimiz Muzaffer Çınar’ın, Saray’a üç yıldızlı bir Otel kazandırmak için gece-gündüz çalıştığını, Otogar’ın karşısındaki otelin son hazırlıklarının yapıldığını ve önümüzdeki Bayram’da hizmete açılacağını, · İlçe merkezinde kimi hemşerilerimizin, çöp niteliği taşımayan inşaat enkazına ait molozlarla, budadıkları ağaçların dallarını çöp kutularının kenarına bıraktıklarını, kutuların içine boyalı sıvı atıkları döktüklerini, · Saray’da çorbaya dönen araç trafiğinin düzeltileceğinden hemşerilerimizin umutlarını tamamen kestiğini, Belediye destek vermediği takdirde, Emniyet’in bu sorunu çözmesinin mümkün olmadığını, · Saray’ın Bağlar Mevkii’nde inşaatı devam eden Meslek Yüksek Okulu’nun kaba inşaatının 5 katının tamamlandığını, inşaatın kısa sürede bitirilmesi için Kaymakam’ın büyük gayret gösterdiğini, şimdiye kadar yapılanların, vatandaşlardan toplanan yardımlarla yapılabildiğini, vatandaşları yolunacak kümes canlısı gibi gören devletin (Namık Kemal Ünivesitesi yetkililerinin), herhangi bir maddi yardıma henüz yanaşmadıklarını, · Yüksekokul inşaatı toplanan yardımlarla devam ederken, inşaatı yarım kalan Öğretmenevi binasının ise, 8 yıldan beri çürümeye yüz tuttuğunu; Biliyor musunuz? |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.