Moved Permanently

Geçtiğimiz günlerde bir televizyon programına konuk olarak katılan Çoban, söz verip yapamadığı projeler için Saraylılardan özür diledi. Yapamadıkları için af dileyen Başkan Çoban, şimdi de yeni yeni  projelerle karşımızda. Başkan sadece biraz daha samimi ve gerçekçi olmayı deneseydi özre ve gaflara gerek kalmazdı. Zaten vatandaşlarımız Saray için nelerin yapılabileceğini az çok biliyor.
Başkan, 2009 yerel seçimlerinde 14 projeden hiç birini hayata geçiremedi. Borçsuz belediyeyi 5 yıl içinde çok ciddi anlamda borca soktu. Son dönemlerde finansman sağlamak için bocaladığı da oldu. Ama hala hayali projeler üretip vatandaşlara sunuyor. 

Biliyorsunuz,  geçtiğimiz Aralık ayı içinde çok zor şartlarda özel bir bankadan kredi kullandı. Bu kadar borcu olan bir belediyeye hiç bir banka kredi veremez. Ama hala 2014 projelerini ve yarım kalmış işlerini yapmak için vaatlerde bulunuyor.

KANALİZASYON VE İÇME SUYU ŞEBEKESİ
Başkan Nazmi Çoban, kanalizasyon ve içme suyu şebekenin yenilenmesi için proje hazırlayarak yetkili mercilere sundu. Yetkili merciler projeleri onayladı.
Şebeke hattının toplam uzunluğu yaklaşık 90 kilometre. İçme suyu projesi finansmanının %50'si HİBE olarak SUKAP ( BELEDİYELERİN SU VE KANALİZASYON ALTYAPI PROJESİ) tarafından karşılanırken, %50'si İLBANK A.Ş.’den 08.11.2013 tarihinde onaylanan kredi ile karşılanacak.
Projedeki su ihtiyacı da Elmas Pınarı kaynağı, Kavacık kaynağı ve ayrıca D.S.İ tarafından yapılacak olan Ayvacık İçme Suyu Göletinden temin edilecek. Bu proje sayesinde, ilçemizin kronikleşen içme suyu problemi gelecek 50 yıl için çözüme ulaşmış olacak. Şunu da hatırlatmak isterim ki; Ayvacık göleti 30 yıldır yapılmadı. Bundan sonra da yapılacağına ihtimal bile vermiyorum.

MAHALLENİN İÇİNE BÖYLE BİR TESİS KURULUR MU? 
Saray’ın altyapı sorununu tamamen ortadan kaldıracak Kanalizasyon Projesi’ne geçtiğimiz yıl başlandı. Kanalizasyon çalışmasına başlayan Ecay İnşaat adlı firma Ayaspaşa, Kemalpaşa  ve Yeni Mahallenin bir bölümünde çalışmalara başladı. Gidişata baktığımızda bu iş 3 yıl değil, 10 yılda tamamlanırsa büyük bir başarı elde edilecek. Kanalizasyon işini alan firma Saray'a bir tesis kurdu. Firmanın kurmuş olduğu bu tesis hangi şartlarda ve neye dayanarak o bölgede kuruldu? O tesisin kurulduğu alan bu iş için müsait mi, değil mi? Müsait değil ise, hangi güç buna izin verdi? Bu sorular da merak edilenler arasında.  O bölgede oturan vatandaşlar tesisin çalışmalarından rahatsız oluyor. Firmanın asıl amacı iş yaptığı bölgelere mal üretip başka yerlere nakil etmek. Bu da Nazmi Başkanın Saray'a attığı büyük bir kazık.
 
MEZBAHAYA NEDEN SAHİP ÇIKAMADINIZ?
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından tüm Türkiye genelinde olduğu gibi Saray'da da Belediyeye ait mezbahanın AB standartlarına uygun olabilmesi için 27.12.2011 tarihinde bilgilendirmek amaçlı bir uyarı yazısı gönderilmişti.  Belediye aradan tam iki yıl geçmesine rağmen hiç bir girişimde bulunmadı. Süre 31.12.2013 tarihinde doldu ve mezbaha kapandı. Saray'da hayvancılık yapan vatandaşlar ve kasaplar şoke oldu. 10 gün kapalı kalan mezbaha İl Tarım Müdürlüğü tarafından yeniden açıldı. Ancak bizim başkan, "Nasıl olsa mezbaha büyükşehre geçiyor" diye umursamadı bile.
Bir sürü borç yapan Başkan Çoban, bu borçlar nasıl olsa büyükşehre geçecek diye seviniyor. Yalnız yaptığın borçlar ile değil temiz bir kesimhaneyle de büyükşehre geçseydik olmaz mıydı Başkan Çoban?  Belediye başkanın vurdum duymazlığı apaçık ortada. 47 bin nüfuslu bir ilçenin mezbahası neden kapansın ki?
Ayrıca futbol sahasına bir buçuk milyon lira harcadın. Buna bir itirazım yok. Ama öncelikli görevin Saray Mezbahasının onarım ve bakımını yapılıp AB standartlarına uygun şekle getirmekti.

FUTBOL SAHASI TABİ Kİ YAPILSIN
Saray'ın bir futbol sahasına elbette ihtiyacı var. Ancak toplumun temel ihtiyacı olan mezbaha çok daha önemli. Bu tarz temel ihtiyaçlar giderildikten sonra diğer hizmetler yapılmalı. Kaldı ki, bu saha zaten Spor Bakanlığı tarafından programa alınmıştı ve yapılacaktı.  Ama Başkan Çoban bu ipi göğüsledi. Şunu da belirtmek isterim ki; futbol sahası ihalesi yapılırken kamuoyu zarar uğratıldı. Bu da unutulmuş değil.
Ayrıca, futbol sahasının açılışında hiç mi belediye meclis üyelerinin emeği geçmedi. Bu sahayı yaparken, tek başına karar almadın. Meclis üyelerin oy birliği ile karar aldın ve yapımına başlandı. Açılış konuşmasında başkalarına teşekkür etmesini biliyorsun da, neden belediye meclis üyelerine de teşekkür etmiyorsun Başkan Çoban.

Gelelim Duraklı Cephesine

Saray'da 30 Mart yerel seçimlerinde altı belediye başkan adayı yarışacak. Adaylar hakkında bir durum değerlendirmesi yapma gereği duyulduğunda genelin aklına şu geliyor: Yahu bütün adaylarımız iyi ama, "Bizim Özgen" çok parti değiştiriyor be. Herkes bunu konuşup duruyor. Diğer adaylardan Nazmi Çoban, İbrahim Duraklı ve Hakan Özgül de Bizim Özgen kadar parti değiştirdi ama ne hikmetse hiç biri Bizim Özgen kadar konuşulmuyor.  Neyse asıl konuya gelelim.

DURAKLI SEÇİMLERE 6 AY KALA ORTAYA ÇIKIYOR
İbrahim Duraklı her dönem olduğu gibi bu dönemde seçimlere 6 ay kala ortaya çıkıyor.  Hani derler ya, "Yenilen pehlivan güreşe doymaz" diye işte İbrahim Duraklı'da yenilmeye doyamadı. 
Duraklı, yaklaşık 6 aydır meydanlarda konuşup duruyor. Her gittiği yerde yaptığı konuşmalarda mutlaka arkasında bir iz bırakarak geliyor. Ama vatandaşlar Duraklı'nın bu konuşmalarına alışık olduğu için hiç kimse onu dikkate almıyor.

DURAKLI OLTAYI BU SEFER İSKİ BARAJINA ATTI AMA BALIK TAKILMADI
Hepiniz hatırlıyorsunuzdur. AK Parti belediye meclis üyesi adaylarının listesi hazırlanırken Duraklı, "Bana birinci sıra için 500 bin lira teklif ettiler ama ben kabul etmedim" diye konuşmuştu. Ben de bu olayın üstüne çok gittim. Duraklı bu teklifi yapan kişinin ismini bir türlü açıklayamadı. Çünkü böyle bir teklifin yapılmadığını kendisi de biliyor. Duraklı'nın bu oyunu Saray'da tarihe geçecek türden...
Duraklı ayni oyunu şimdi İSKİ'de oynamaya başladı. Tüm hesabı oy avcılığı. Duraklı seçim çalışmaları sürecinde yaşadığı ekonomik kriz ve oy avcılığı nedeni ile bu sefer de oltayı İSKİ barajına attı. Ama balık yine takılmadı. Çünkü, vatandaşlar Duraklı'nın bu oyunlarına artık toklar. 
Aldığım duyumlara göre Duraklı, herkese söz verip duruyormuş,"Seni belediyeye ya da İSKİ'ye alacağım" diye. Şimdi de,"Ben eskiden insanlara gelin sizi İSKİ'ye alayım diyordum. Kimse gelmiyordu. Şimdi ise, bana 50 bin lira para teklif ediyorlar ama ben yine bu teklifi kabul etmiyorum" diyormuş.

DURAKLI'NIN PROJELERİNE GÜLESİM GELİYOR
Siyaset o kadar ucuz, o kadar basit değil. Yani yapabileceğin işi vaat et ki, insanlar sana güvensin. Yahu kardeşim sen 5 yıl içerisinde bu projeleri nasıl, kiminle ve hangi güçle yapacaksın? Böylesine de artık pes denir. Hem senin yıllık bütçen ne ki? AK Parti iktidar partisi tamam, ama tüm Türkiye'de yapılacak işler bırakılacak da Saray'a mı yatırım yapılacak? Sonra neden bu kadar yatırımı Saray'a yapsınlar ki?
Duraklı, İstanbul belediyelerinden yardım alacakmış gibi konuşuyor. İstanbul belediyeleri yiyecek ve giyecek yardımının ötesinde olsa olsa  asfalt ve benzeri yol malzemeleri için yardım yapabilir. Bu belediyeler tüm hizmetlerini durduracaklar da, "Aman Saray Belediye Başkanı  kardeşimiz İbrahim Duraklı'ya yardım edelim" mi diyecekler. Bu belediyeler yardımlarını yapsalar dahi belirli ölçüde yaparlar. Herkes senin gibi yapamayacakları üzerinden konuşmaz İbrahim Duraklı.
Hatırlarsınız, Büyükyoncalı eski Belediye Başkanı Nureddin Yılmaz, İstanbul belediyelerinin birisinden asfalt almıştı. Ancak asfalt almakla işin bitmediğini, onu taşımanın da başlı başına büyük bir masraf olduğunu Nureddin Yılmaz iyi bilir.
Sayın Duraklı, şayet belediye başkanı olursan bu projeleri 5 yıl içerisinde hayata geçirip geçirmediğini göreceğiz. Getirmediğin takdirde senin de boş vaatlerin ortaya dökülecektir.
  Neyse  geldik bu sürecin de sonuna. 30 Mart yerel seçimlerinde tüm adaylarımıza başarılar diliyorum. Kim daha dürüst ve samimi olacaksa kim daha çok hizmet edecekse o kazansın...