Belediye meclis üyesi adaylığı sıralaması için kendisine 500 bin TL teklif edildiğini söyleyen İbrahim Duraklı'ya şimdi ben soruyorum. Sayın Duraklı, 500 bin lirayı beğenmedin de ne kadar aldın veya birinci sırayı bir başkasına ne kadara sattın? Kamuoyu bunu merak ediyor. Saray'da bu parayı verecek adam kim? Eğer verecek birileri var ise, bu para ne amaçla veriliyor Sayın Duraklı? Bunun doğruluk payı nedir? Kamuoyu bunun için senden bir açıklama bekliyor. Aksi halde birilerini zan altında bırakmış oluyorsun. Doğru değil ise, özellikle ben sizi yalancı belediye başkan adayı olarak her defasında vurgulayacağım. Ha diyeceksin ki; bu siyasettir. Evet ben de diyorum ki, siyaset temizdir. Ancak siyaseti kirletenler çıkarcı ve menfaatçilerdir. Yalancı ve dolandırıcılardır. Ayrıca ilk üç meclis sıralamasını ne kadara sattın? AK Parti Belediye Meclis Üyesi ve Belediye Meclis Üyesi Adayı Muzaffer Sevencan'a, ilk sıralama çalışmalarında üçüncü sırada yer verilmişti ve Sevencan bu umutla senin yanında yer almıştı. Daha sonra ne oldu da Sevencan'ı dördüncü sıraya attın. Senin sağ kolun olan ve aynı zamanda senin gizli kasan olan Sevencan'ı ne kadara sattın? Muzaffer Sevencan, kaç gündür sırasını kaybetmenin yasını tutuyor. Mahalli seçimlerde gözler, partilerin meclis üye listelerine çevrildi. 18 Şubat 2014 tarihinde listelerin hazırlanması süreci son bulurken, kimi adaylar listedeki yerini beğenmeyerek istifa ettiler. AK Parti Saray Belediye Başkan Adayı İbrahim Duraklı'nın adaylığı gelir gelmez listelerdeki sıralamalar için pazarlıklar da başladı. Duraklı'nın ilk üç sıralama için çok büyük bedeller aldığı gelen bilgiler arasında. Yani bunun asıl adı, "RÜŞVET." Biliyorsunuz rüşvetin belgesi olmaz. Ama seçimin kaybedildiği an her şey ortaya dökülecektir. Bunlar 2004 ve 2009 yıllarında yaşandı. Kimileri mahkemelik dahi oldular. Bildiğim kadarıyla kimilerinin mahkemeleri de hala devam ediyor. Bu konu ile alakalı bilgi edinmeye kalktığımızda da davalarının bittiğini söylüyorlar. Ne hikmetse herkes suçsuz.
Hatırlayacaksınız 2009 yerel seçimlerinde yine AK Parti aday adaylarından para alınmıştı. Parayı veren aday adayları, adaylıkları gelmeyince şikayetçi olmuşlardı. Hatta yaşanan olaylar mahkemeye intikal etmişti. Bu konuda kimi yöneticilere kesin olmamakla birlikte bir takım cezaların verildiğini de öğrenmiştim. O dönemin ilçe teşkilatı aday adaylardan para alarak, "Senin belediye başkan adaylığının gelmesi için çalışacağız" diyerek pazarlık yapmış. Bu olaylar her dönem yaşanıyor. Ancak bu dönem biraz daha fazla yaşanmakta. Verilen sözler yerine gelmeyince de o zaman işin şekli değişiveriyor, olay mahkemeye vermeye kadar varabiliyor. |