|
||
Saray lı Hemşerilerimi Kutluyorum | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
Geçtiğimiz Salı günü bu köşede yayınlanan “Saray’daki T.C’ler Ne Zaman Kalkacak?” başlıklı yazım, hemşerilerimi heyecanlandırdı ve büyük ölçüde ilgi çekti. Arayanlar, neler söyledi? Biliyor musunuz?
Hükümetin “Kürt Sorunu” üzerine başlattığı “Çözüm Süreci”, kısa sürede “Çözülme Süreci” ne dönüşünce, Türk halkının kabul edemeyeceği eylemler de başlamış oldu. Bunlardan en dikkat çekenleri, “Türk” sözcüğü ile “Türk Milliyetçiliği”ne karşı takınılan tavır olarak ortaya çıktı. Bu meyanda devletimizi simgeleyen “T.C” logosu da, kimi Valiliklerin önünden silinince, halkın tepkisi giderek büyümeye başladı. Ve, tepkiler büyüyünce de, logolar tekrar yerine konuldu. Değerli okuyucularım, bu hareket aslında iktidarın bir “sınama” eyleminden başka bir şey değildi. Biliyorsunuz, Milli Bayramların kutlanmalarına kısıtlama getirilince, halkın fazlaca bir tepkisi görülmedi. Böylece uygulama yaygınlaştırıldı. Her eylemden önce kamuoyu önce sınanıyor, verdiği tepkiye göre, alınacak tavır belirleniyordu. Basın yayın organlarının % 80’i iktidarın emrine girince de, hükümetin yadırganan ve tasvip görmeyen bu tür icraatı, halka hep doğru işler olarak anlatıldı ve anlatılıyor. Bununla da yetinmeyen iktidar şimdi de, adına “Akil İnsan” denilen bir ucube ortaya çıkardı. Hemen hepsi “Kürtçü” olan ve iktidarı destekleyen bu kişileri toplumun içine salarak, icraatına kılıf bulmaya çalışıyor. Fakat ne yapsa, Türk halkı iktidarın bu konudaki icraatına artık “kuşku” ile bakıyor. “AKİL İNSANLAR” SEÇİMİ VE UYGULAMASI YANLIŞTI Bu tanımı, onlar da artık kabullenemiyor. Ancak, bir kere bulaşmış oldular. İktidar, ilk hatayı bu kişilerin seçiminde yaptı. Seçilen kişilerin iktidar yanlısı olması bir yana, hemen hepsi aynı zamanda “Kürt Yanlısı”ydı. Bir konuya taraftar olan bir kişinin ya da kişilerin, o konunun hakemi olması, zaten düşünülemezdi. İşte, ilk hata burada yapıldı. İkinci hata ise, bu kişilerin liyakatine bakılmadan seçilmiş olmalarıydı. Bir Sinema Artisti, bir Tiyatrocu ya da bir Şarkıcının, böyle girift bir sorunun çözümüne ne katkısı olabilirdi ki? Hukuki hiçbir yanı olmayan bu uygulama ile, bu kişilere devletin bütün imkanlarının sunuldu. 45 bin lira aylık aldıkları söyleniyor. Bu tavır, onlara menfaat karşılığı bir takım işlerin yaptırıldığı anlamına gelir ki, bu da üçüncü bir hata olmuştu. Görülen, görülmeyen başka hatalar da vardı, ama işin tutulacak hiçbir yanı olmadığı için, hangisini yazayım ki? AKİL İNSANLAR(!), ZOR DURUMDA İki hafta içinde popülaritesini kaybeden “Akil İnsanlar” uygulamasının hiçbir sonuç vermeyeceği, artık iyice anlaşılıyor. Çünkü, bu insanlar gittikleri her yerde protestolarla karşılanıyorlar. Çünkü, bu insanlar vatandaşların sordukları hemen hiçbir soruya doyurucu bir cevap veremiyorlar. Çünkü, sorulan soruların cevaplarını, onlar da bilmiyorlar. Tek bildikleri, söyledikleri ve sordukları; “Akan kanlar, akmaya devam etsin mi? Şehit cenazeleri, hala gelsin mi? Analar, yine ağlasın mı?” Barış gelmesin mi? Bu sorulara kim “Evet” diyebilir ki? Halk, bu sorulara pek tabii ki “Hayır” diyor. Bu soruların hiçbiri, halkın duygularını sömürmekten başka bir amaç taşımıyor. İşin öteki yüzüne bakmak ve asıl onlara sormak lazımdı. Ey Akiller! Peki, şu sorulara siz ne cevap veriyorsunuz? Daha doğrusu, şu soruların cevaplarını siz biliyor musunuz? · Bu açılım ya da çözüm sürecinin sonunda, Bölücübaşı ve Bölücüler için bir af çıkarılacak mı? · Bölücübaşı, önce ev hapsine çıkarılıp, daha sonra tamamen serbest bırakılacak mı? · Türkiye Eyaletlere bölünüp, ülkeye bir Federasyon Sistemi gelecek mi? · Türk Milleti, Türk Milliyetçiliği ve Türkiye Cumhuriyeti (T.C) ifadeleri ile Atatürk Milliyetçiliği Anayasadan çıkarılacak mı? · Bu süreçte, Türk Bayrağı’nın bir çok yerde açılması ve asılması, acaba neden yasaklanıyor? T.C.logosu, resmi kurumların tabelalarından acaba neden kaldırılıyor? · Bölücü örgüt elemanlarının sınır dışına çıkması karşılığında, acaba ne gibi tavizler verildi? · Bu açılım ya da çözüm sürecinin sonunda, Parlamenter Sistem yerine Başkanlık Sistemi mi getirilecek? · İktidar ile BDP’nin sıkı işbirliği, Anayasayı değiştirme maksatlı olup, acaba gerekli oyu bulabilmek için mi yapılıyor? Değerli okuyucularım, Akılı geçinen bu kişilerin bu soruların tek bir tanesine verebilecekleri bir cevaplı yoktur. Çünkü, bu soruların hiç birinin cevabını onlar da bilmiyorlar. Halkımız da, işte bu soruları soruyor ve bu soruların cevaplanmasını istiyor. Aslında, bu soruların cevaplarını bulmak için öyle “Akil İnsan” olmaya filan ihtiyaç yok. Soruları dikkatli okuyunca, cevaplarının ne olduğunu çok iyi anladığınızı tahmin ediyorum. GELELİM, SARAY’LI HEMŞERİLERİME Üç gün önce, yine bu köşede yayınlanan “Saray’daki T.C. ler Ne Zaman Kalkacak?” başlıklı yazım üzerine, Saray’lı hemşerilerim büyük ilgi gösterdiler. Telefonla arayan ya da yolumu kesen hemşerilerimin hepsi, ağız birliği edercesine, “Hiçbir Zaman Kalkmayacak!” dediler. Bu Vatanın nasıl kurtarıldığını, bu Devletin nasıl kurulduğunu bana ders verircesine, ancak büyük bir heyecanla anlatan hemşerilerimiz, özetle şöyle dediler. “Bizim hiç kimseye, hele bir terör örgütüne verilecek bir karış toprağımız yok. Bu toprakları biz savaşarak kazandık, ancak savaşarak kaybedebiliriz. Nafakamızdan keserek beslediğimiz, koskoca bir Ordumuz var. Büyük Kurtarıcı Atatürk, bu toprakların nasıl korunacağını, bu devletin nasıl yaşatılacağını, bize daha yolun başındayken söylemiş. Ve bu vatanı, Türk Gençliğine emanet etmiş. Yaşımız ne olursa olsun, aslında hepimiz birer Türk Genciyiz. Bu kutsal toprakları korumayı, şeref ve namus borcu biliriz. Birilerinin makam, mevki ve saltanatı uğruna, hiç kimsenin masasına “meze” yapmayız.” İfadeler, aynen böyleydi. Ben, sadece bir kısmını özetledim. Heyecanla öyle sözler söylediler ki, benim heyecanım daha çok arttı ve içim bir nebze olsun rahatladı. Saray’lı hemşerilerimi ve aziz Vatanımızın uyanık bekçileri olan Türk halkını, buradan heyecanla kutluyorum. |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.