|
||
Yeni Yıl Yine Umutsuz ! | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
Geleceğe güvenle bakamayan Türk halkı, yeni yıla yeni umutlarla girmek istiyordu, ama Nafile! Ülkeyi yönetenler, duyulan güvene rağmen, halkın umutlarını hep tükettiler. İŞTE, İLK “10” A GİREN, SADECE BİR KAÇ ÖRNEK 1. İktidarın emriyle, sürekli % 10’un altında gösterilen ekonomik enflasyon, % 30’ları çoktan geçmiş durumda. Bu durum, bir elleri yağda, ötekisi balda olan iktidar mensupları ve yandaşlarının, umurunda bile değil. Geliri sabit olduğu için, zorunlu ihtiyaç maddelerine yapılan zamlara artık katlanamayan yoksul halk ve emekliler, sokağa düşmemek için onurlu bir yaşam savaşı veriyorlar. Artırılan ve yeni konan vergilerse, “insaf” sınırını çoktan aştı. 2. Adam kayırma, israf ve yolsuzluklardan “tiksinti” duyan halk, ahlakı düzgün olan siyasetçileri mumla arıyor. “Ben, sporcunun zeki, çevik, aynı zamanda ahlaklısını severim.” diyen Atatürk eğer sağ olsaydı, “Siyasetçinin de zeki ve çevik olanını severim, ama az çalanını daha çok severim.” derdi. Baksanıza, iktidar mensubu veya yandaşı olup da, yolsuzluktan idari ya da adli takibata uğrayan tek bir Allah’ın kulu yok! 3628 numaralı Kanun nerede? 3. Terör, kimi zamanlarda fasıla verdiği halde, can almaya devam ediyor. İktidar, çözüm üretip, ülkeyi bu beladan kurtarmak yerine, bölücülere taviz vermeyi ve onların gururunu okşamayı sürdürüyor. 4. Hatalı dış politika sebebiyle, bölgemizdeki eski güvenirliğimizi kaybettik. ABD ve AB’ye karşı tam bağımlılık, tam bağımsızlığımızı ortadan kaldırdı. Buna karşın, ne ABD, ne de AB, bizi artık eskisi kadar ciddiye almıyor. ABD’ye güvenip, durduk yere Suriye’nin iç işlerine karışmamız, başımıza büyük “gaile”ler açtı. Kimi halk, çöp kutlarından çarşı-pazar atıklarını toplarken, biz her gün 150 binin üstündeki sığınmacıyı besliyoruz. Üstelik, cep harçlıklarını da vererek bunu yapıyoruz. Bunun, kabul edilebilir hiçbir yanı yok! 5. Güvendiğimiz ve övündüğümüz Ordumuza, büyük ölçüde güven ve itibar kaybettirildi. Bunun, düzeltilmesi lazım, ama nasıl?
6. Ülke yönetiminde “Demokratik Parlamenter Sistemi” biraz daha güçlendirmek varken, bazı hırsları ve duyguları tatmin etmek için “Başkanlık Sistemi” diye tutturuldu. Ülkeyi, bölünmeye ve diktaya götürebilecek olan bu sistemde ısrar edilmesi yanlıştır, halkımızın ve ülkemizin zararınadır. 7. Siyasi literatüre göre devlet adamlarının, “Cesaretli, Basiretli ve Güvenilir” olması gerekirken, hükümetin içinde bu nitelikleri taşımayanlar var. Biri ortaya çıkıyor, bölücülere acıyıp, “Ben de onlar gibi olsam, dağa çıkardım.” diyor. Başbakan, “Ben, çıkmam.” deyince, o da sözünden çark edip, “Ben de çıkmam.” diyebiliyor. Hani cesaret, hani basiret, hani güvenirlik bunun neresinde? Başka biri, koltuğunu sağlama alabilmek için yağcılığa tavan yaptırıp; “Başbakan isterse, çıkıp bu binanın camlarını bile silerim.” diyebiliyor. Başka örnekler de çok. Hangisini yazayım ki? 8. Yargı, bu dönemdeki gibi hiçbir dönemde bu kadar tartışılmadı ve iktidarın denetimine girmedi. Adalet böylece, güvenilen değil, korkulan bir güç haline getirildi. 9. Devletin çok kıymetli malları, “özelleştirme” adı altında, ucuz-pahalı, yerli-yabancı denmeden satıldı. Alınan paraların nereye harcandığı, hala bilinemiyor. Yurt dışındaki Türk azınlıkların hakları gözetilmeden, Türkiye’deki Azınlıkların ve Azınlık Vakıfları’nın korkunç bir serveti yansıtan malları, tapularıyla birlikte iade edildi. 10. Varlığımızı ve bugünlerimizi borçlu olduğumuz Büyük Atatürk, kişiliği ve eserleriyle okul kitaplarından ve yeni yetişen neslin hafızasından yavaş yavaş silinmeye başladı. Bütün ülkeler, kurtarıcılarıyla övünüp, yetişen nesillere onları örnek gösterirken, bizde tersinin yapılması, halkımızı ürkütüyor ve geleceğimiz için endişelendiriyor. Değerli okuyucularım, bunlar yeni yılda da umutsuz olmamıza sebep, sadece birkaç örnek. Bunları bilen ve gören bir insanın, geleceğe umutla bakması hiç mümkün müdür? Ben, bunları umutsuz olmanız için yazmadım. Sadece ve bir kere daha hatırlamanız için yazdım. Biz yine de, karamsar olmak yerine düzelmesini umut edip, bekleyelim bakalım. Yeni yılınız kutlu olsun. Sevim Hamdi Alp’e, Benden de Selam Olsun ! Sevim Hamdi Alp’i, Saray’lı hemşerilerim benden iyi tanırlar. Yakın ve uzak çevresinde, kısaca dünyada nelerin olup bittiğini çok iyi izleyen, “entelektüel” bir kişi. Daha çok tanıyanların, “vefalı bir dost” olarak niteledikleri, Türkçe söylemle “ aydın” bir insan. Saray’da doğmuş ve benim gibi, zor şartlarda okumuş. Küçük yaşta babasını kaybedince, yaşadığı zorluklara yeni zorluklar eklenmiş. Hayata, Bankacı olarak atılmış ve 30 yıla yaklaşan bir hizmetten sonra, Banka Müdürlüğü’nden emekli olmuş. Ama, yaşam savaşından kendini hiç emekli etmemiş. Şimdi, yazıyor. Doğduğu yeri ve yaşadığı bu çevreyi seviyor ve yazılarında hayranlıkla anlatıyor. Daha çok şiire meraklı olan Hamdi Bey’in, peş peşe çıkardığı iki kitabı da şiir ağırlıklı. Kitaplarına, “Istırancalar Sevdası” ve “Istıranca Sarısı” adlarını vermiş. Birer tane imzalayıp, bana da göndermiş. İkisini de, bir solukta okudum. Bu şiirlerin sonuna, Atatürk’ün Saray’a gelişinde karşılayanlar arasında olmanın mutluluğuyla, Çanakkale Savaş alanlarına defalarca yaptığı ziyaretleri de koymuş ki, okuyana kimliğini böylece daha kolay tanıtma imkanı bulmuş. Hamdi Bey, şiirlerini lafı dolandırmadan kısa mısralarla, ancak duygularını çok yalın ifade ederek yazmış. Sonuna, kimi anılarını da eklemiş. O sebeple, ortaya çıkan yapıtlara, “Şiirle Süslenmiş Anılar ya da Omzunu Anılara Yaslamış Şiirler” de diyebiliriz. Şiirlerin arasına kimi aile bireylerini, dostlarını ve dostluğun huzur veren o sıcaklığını da eklemiş, iyi de yapmış. Şiir olsun, anı olsun; bütün yazdıklarında sanat var, dostluk var, vefa var, özlem var. İnsanı geçmişin derinliklerinden alıp, geleceğin sonsuzluklarına taşıyan huzurlu bir yol var. İşte Hamdi Bey, o yolun yolcusu. Hamdi Bey, bu yeni yılla birlikte 84 yaşına girdi. Sağlıklı ve dertlerden uzak görünmek için, geleceğe umutla bakmaya çalışıyor. Hamdi Bey’e selam olsun, benden de selam olsun. Size, onun bu kitaplarını bulup okumanızı önerirken, ona da sevgili eşi Hatice Hanım’la birlikte, sağlıklı uzun ömürler diliyorum. |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.